Maliye Postası Dergisi
SON DÜZENLEMELER IŞIĞINDA ANONİM ŞİRKETLERDE MAL VARLIĞININ KORUNMASI İLKESİ
Mustafa YAVUZ
1. GİRİŞ
Malvarlığının (sermayenin) korunması ilkesi, ticaret hukukunun ana ilkeleri arasında yer almakta olup, söz konusu ilkenin en temel gayesi, şirketten alacaklı olanları korumak ve böylelikle piyasada itimadı sağlamak ve şirket sermayenin emniyetli bir şekilde oluşmasını temin etmektir. Anılan ilke esas itibariyle anonim şirketler hukukunda geçerli olan sınırlı sorumluluğun, bir başka ifadeyle şirketin borçları nedeniyle alacaklılara karşı sadece malvarlığıyla mesul olmasının bir neticesidir. Malvarlığının korunması ilkesi, yalnızca şirketin borçlu olduğu kişileri değil, bunların yanında uzun süreli menfaatleri açısından şirket ortaklarını da doğrudan etkilemektedir.
1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(1) (TTK), 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanununda(2) (ETTK) yer alan malvarlığının korunmasına dair hükümleri daha işlevsel ve kapsamlı bir şekilde devam ettirmiştir. İşte bu çalışmada, son düzenlemeler ışığında anonim şirketlerde malvarlığının korunması ilkesi tüm yönleriyle ele alınmış ve incelenmiştir.
2. TÜRK TİCARET KANUNUNDA MALVARLIĞININ KORUNMASINA İLİŞKİN YER ALAN KURALLAR
Malvarlığının korunması kapsamında anonim şirketlerin kuruluşu ile faaliyet gösterdikleri döneme ilişkin olmak üzere farklı kurallar kabul edilmiştir. Bu kurallar aşağıda irdelenmiştir.
2.1. Kuruluşa İlişkin Kurallar
2.1.1. Sermayenin Mevzuatta Öngörülen Asgari Tutardan Az Olmaması: TTK’nın 332. maddesinin birinci fıkrasında, “tamamı esas sözleşmede taahhüt edilmiş bulunan sermayeyi ifade eden esas sermayenin 50.000 TL’den ve sermayenin artırılmasında yönetim kuruluna tanınmış yetki tavanını gösteren kayıtlı sermaye sistemini kabul etmiş bulunan halka açık olmayan anonim şirketlerde ise başlangıç sermayesinin 100.000 TL’den aşağı olamayacağı, bu en az sermaye tutarının Cumhurbaşkanınca artırılabileceği öngörülmüştür. Söz konusu yetkiye istinaden 25.11.2023 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 7887 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile 01.01.2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere, TTK’nın 332/1. maddesinde anonim şirketler için 50.000 TL olarak öngörülen en az esas sermaye tutarı 250.000 TL’ye, kayıtlı sermaye sistemini kabul eden halka açık olmayan anonim şirketlerde 100.000 TL olarak öngörülen en az başlangıç sermayesi tutarı da 500.000 TL’ye yükseltilmiştir. Hali hazırda anonim şirketler için asgari sermaye tutarının belirlenmesi ve bu tutarın ekonomik koşullar doğrultusunda artırılmış olması malvarlığının korunması ilkesinin bir yansımasıdır.
2.1.2. Kurucular Tarafından Sermayenin Tamamının Ödeneceğinin Esas Sözleşmede Taahhüt Edilmesi: TTK’nın 335. maddesi uyarınca anonim şirketlerin kuruluşu öncesinde kurucuların, yasaya uygun olarak tanzim edilmiş olan sermayenin tamamını ödemeyi, şartsız olarak taahhüt etmesi ve bunların imzalarının noter tarafından onaylanması ya da esas sözleşmenin ticaret sicili müdürü veya yardımcısı huzurunda imzalanması şarttır.
2.1.3. Ayni Sermaye Olarak Konulan Malvarlığı Unsurlarının Belli Niteliklere Sahip Bulunması: Anonim şirketlerde nakit para dışında ayınlar da sermaye olarak konulabilir. Kanun koyucu, bu şirketlerde sermaye olarak konulabilecek malvarlığı unsurlarına bazı sınırlamalar getirmiştir. Buna göre anonim şirketlerde, üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, tedbir ve haciz bulunan, nakden devrolunamayan ve değerlendirilemeyen malvarlıkları ayni sermaye olarak konulamaz. Bunların dışında kişisel emek, hizmet edimleri, vadesi gelmemiş alacaklar ve ticari itibar da söz konusu şirketlere ayni sermaye olarak tevdi edilemez (TTK md. 342/1).
Bu durumda, anonim şirketlerde, para, kıymetli evrak, alacak ve sermaye şirketlerine ait paylar, her çeşit taşınmaz ve taşınırlar, bunların faydalanma ve kullanma hakları, fikri mülkiyet hakları, ticari işletmeler, haklı olarak kullanılan devredilebilir elektronik ortamlar, adlar alanlar ve işaretler gibi değerler, maden ruhsatnameleri ve bunun gibi ekonomik değeri olan diğer haklar, devrolunabilen ve nakden değerlendirilebilen her türlü değer aynı sermaye olarak konulabilir.
2.1.4. Ayni Olarak Konulan Sermayeye Değer Biçilmesi: