Maliye Postası Dergisi
DÖNEM SONU İŞLEMLERİ
Ahmet ESEN
ÖNEMLİ KONU BAŞLIKLARI :
VERGİ HATALARI
DEFTER TUTMA
DEFTER TUTMA HADLERİ
BİLANÇO DEFTERİ YERİNE İŞLETME DEFTERİ TUTULMASI
DEFTERLERİN ELEKTRONİK ORTAMDA TUTULMASI
DEFTERLERİN ZAYİ OLMASI
FATURA ve FATURA YERİNE GEÇEN VESİKALAR
e-FATURA , e-ARŞİV FATURA UYGULAMASI
ENVANTER
DEĞERLEME
KASADA BÜYÜK MİKTARLARDA PARA BULUNDURULMASI
İLK TESİS VE TAAZZUV GİDERLERİ VE PEŞTEMALLIKLAR
AKTİF GEÇİCİ HESAP KIYMETLERİ
PASİF GEÇİCİ HESAP KIYMETLERİ
BİNEK OTOMOBİL GİDER KISITLAMASI
KARŞILIKLAR
AMORTİSMAN MEVZUU
YENİLEME FONU
DEĞERSİZ ALACAKLAR
ŞÜPHELİ ALACAKLAR
ENFLASYON DÜZELTMESİ UYGULAMASI
DÖNEM SONU İŞLEMLERİ
Dönem sonu işlemleri vergi matrahının tespiti ile değil, yıllık ticari kazancın tespitine ilişkin olarak yapılır.
Yıllık “TİCARİ KAZANÇ” vergi maddesi değildir, ticari kazanç her türlü giderlerin, örneğin “Kanunen Kabul Edilmeyen Giderlerin” de dikkate alınması suretiyle tespit edilir ve yıllık beyannameye aynen yazılır.
Vergi matrahının hesaplanması sırasında beyannamede gösterilen ticari kazançtan “Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler” indirilerek vergi matrahına ulaşılır ve bu matrah üzerinden vergi salınır.
BEYAN ESASI
Vergi tarhı, mükelleflerin bizzat beyanları üzerine yapılır ve bu usule “BEYAN ESASI” denir. Faaliyet dönemi zararla kapanmış ise bu zarar aynen beyan edilir, kar beyan edilmez, eğer zarar var iken kar beyan edilir ise bu kar üzerinden vergi salınır, zira mükellefler beyan ile bağlıdır.VUK madde 378’e göre mükellefler, beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere karşı dava açamazlar.
Bunun iki istisnası vardır:
Birincisi; vergi hatası varsa, mükellef düzeltme talebinde bulunabilir, talebi reddedilirse dava açabilir.
İkincisi; vergi beyannamesini ihtirazi kayıtla veren mükellefin dava açma hakkı vardır.
Vergi tarhı mükelleflerin beyanları üzerinden yapılsa bile yapılan beyanların doğruluğu vergi daireleri ile vergi denetmenleri tarafından her zaman incelemeye alınabilir.
Beyanların incelemeye alınması, mükelleflerin önceki yıl beyanları, yıl içindeki kararları örneğin yangın, sel basması ve sair afetlere göre veya genel bir yoklama neticesi üzerine yapılır.
YAPTIRIMLAR
Beyanların incelenmesi neticesinde hatalı, noksan ve eksik hususların ortaya çıkması durumunda, olayın niteliğine göre ikmalen veya resen ek vergi salınır ve bu vergilere duruma göre ya vergi cezası, ya gecikme faizi veya olayına uygun bir yaptırım uygulanır.
KAYITLARIN YERİNDELİĞİ
Dönem sonlarında ilke olarak “KAYITLARIN YERİNDELİĞİ” ve belgelerinin olup olmadığı araştırılır.
Kayıtların yerindeliği, belgelerinin olup olmadığı, bu belgelerin gerçeği gösterip göstermediği, “NAYLON”luğu araştırılır, sahte olanlar kayıttan silinir ve olayına göre ikmalen veya resen vergi salınır, vergi cezası veya gecikme faizi uygulanır ve dahası bu gibi mükelleflerin beyanları genelde her yıl incelemeye alınır. Önerim mükelleflerin bu hususlara itina göstermesi yönündedir.
VERGİ HATALARI
Vergi, bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği safi kazanç ve iratlarının tutarı üzerinden salınır (GVK md.1)
Vergi hatası, mükellefin gerçek bir geliri olmadığı halde, ondan vergi istenmesi veya alınmasıdır. Vergi hatası aşağıda açıklandığı şekilde ortaya çıkar.
Vergi hatası, vergilendirmeye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi ve alınmasıdır. Bu halde hatalı vergi alınmış ise iadesi istenir, vergi istenmiş ise, bu talep iptal edilir. Vergi hataları şunlardır:
1- Matrah Hataları
Vergilendirme ile ilgili beyanname, tahakkuk fişi, ihbarname, tekalif cetveli ve kararlarda matraha ait rakamların hatalı olması veya indirimlerin eksik veya fazla gösterilmiş veya hesaplanmış olması (VUK md. 117)
2- Vergi Miktarında Hata
Vergi nispet ve tarifelerinin yanlış uygulanması, mahsupların yapılmamış veya yanlış yapılmış olması, vergileme ile ilgili vesikalarda verginin eksik veya fazla hesaplanmış veya gösterilmiş olması,
3- Verginin Mükerrer Olması
Ayni vergi kanunun uygulanmasında belli bir vergilendirme dönemi için aynı vergi matrahı üzerinden birden fazla vergi istenmesi veya alınması,
VERGİLENDİRME HATALARI
1- Mükelleflerin Şahsında Hata
Bir verginin asıl borçlusu yerine verginin, vergi mükellefi olmayan başka bir kişiden istenmesi veya alınması, mükellefin şahsında hata anlamını taşır.
2- Mükellefiyette Hata
Açık olarak vergiye tabi olmayan bir kimseden, vergi mükellefi imiş gibi vergi istenmesi veya alınmasıdır.
3- Vergi Mevzuunda Hata
Açık olarak vergi mevzuuna girmeyen bir olayı vergi mevzuuna giriyor kabul ederek vergi istenmesi veya vergi alınması, vergi mevzuunda hata anlamını taşır.
4- Vergilendirme Veya Muafiyet Dönemlerinde Hata
Aranan veya istenen verginin ilgili bulunduğu vergilendirme döneminin yanlış gösterilmesi veya süre itibariyle eksik veya fazla hesaplanmış olması, vergilendirme veya muafiyet dönemlerindeki hatayı ifade eder. (VUK md. 118)
Hataların Meydana Çıkarılması
Vergi hataları çoğu kez bizzat mükellefler tarafından ortaya çıkarılır ve ilgili vergi dairesinden de yazılı başvuru ile düzeltilmesi istenir.
Eksik vergi alınması halinde ise vergi hatasını vergi daireleri re’sen tespit eder ve bir tebliğ ile mükelleften ister.
Düzeltme Yetkisi
Vergi hatasının düzeltilmesine ilişkin yetki, ilgili vergi dairesi müdürünündür. İster mükellef tarafından talep edilsin ister vergi dairesi tespit etsin vergi hatasını vergi dairesi müdürü düzeltir ve eksik alınan vergiyi ister, ya da fazla alınan vergiyi red ve iade eder.
Şikayet Yolu
Vergi hatasını düzeltmek için dava açma süresini geçiren mükellefler, hatalı işlem dolayısıyla kendisinden vergi istenmesi veya alınması halinde Maliye Bakanlığına şikayet yoluyla başvurabilirler, Bakanlıkça da reddedilmesi durumunda ya vergi mahkemesine, ya da idare mahkemesine gidilebilir. (VUK md. 124)
Düzeltmenin Şümulu
Vergi mahkemesi, bölge idare mahkemesi veya Danıştay’da geçmiş olan işlemlerde vergi hatası bulunduğu takdirde, bu hatalar yargı kararları kesinleşmiş olsa bile düzeltilir.
Ancak hataların düzeltilmesi için bu hataya ait yargı yerlerinde bir karar verilmemiş olması gerekir, zira yargı yerleri hatalar hakkında bir karar oluşturmuş ise düzeltme yapılamaz, uygulama karar doğrultusunda yapılır (VUK md. 125)
Düzeltmede Zaman Aşımı
Düzeltme işlemi zaman aşımını geçmemiş ise yapılır, zaman aşımını geçmiş ise düzeltme yapılamaz.
Ancak zaman aşımı;
a) Zaman aşımı süresinin son yılı içinde tarh ve tebliğ edilen vergilerde hatanın yapıldığı,
b) İlan yoluyla tebliğ edilip vergi mahkemesinde dava konusu yapılmaksızın tahakkuk eden vergilerde mükellefe ödeme emrinin tebliğ edildiği,
c) İhbarname ve ödeme emri ilan yoluyla tebliğ edilen vergilerde 6183 sk.ya göre haczin yapıldığı,
Tarihten başlayarak bir yıldan aşağı olamaz. (VUK md. 126)
aynen uygulanması yönündedir, aksi halde daha büyük sorunlarla karşılaşılabilir.
DEFTER TUTMA
Maksat
Mükellefler bu kanuna göre tutacakları defterleri vergi uygulaması bakımından aşağıdaki maksatları sağlıyacak şekilde tutarlar:
Mükellefin vergi ile ilgili servet, sermaye ve hesap durumunu tesbit etmek;
Vergi ile ilgili faaliyet ve hesap neticelerini tespit etmek;
Vergi ile ilgili muameleri belli etmek;
Mükellefin vergi karşısındaki durumunu hesap üzerinden kontrol etmek ve incelemek;
Mükellefin hesap ve kayıtlarının yardımıyla üçüncü şahısların vergi karşısındaki durumlarını (Emanet mahiyetindeki değerler dahil) kontrol etmek ve incelemek. (VUK md. 171)
Defter Tutacaklar
Aşağıda yazılı gerçek ve tüzel kişiler bu kanunun esaslarına göre defter tutmaya mecburdurlar:
Ticaret ve sanat erbabı;
Ticaret şirketleri;
İktisadi kamu müesseseleri;
Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler;
Serbest meslek erbabı; (VUK md. 172)
Çiftçiler
İktisadi kamu müesseseleriyle dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler defter tutma bakımından tüccarların tabi oldukları hükümlere tabidirler.
İstisnalar
Defter tutma mecburiyeti aşağıda yazılı gerçek ve tüzel kişiler hakkında uygulanmaz:
1 - Gelir vergisinden muaf olan esnaf ve gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler,
2- Gelir Vergisi Kanununa göre kazançları basit usulde tespit edilenler
3 - Kurumlar vergisinden muaf olan:
a) İktisadi kamu müesseseleri;
b) Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler.
Yukarıdaki istisna hükümlerinin gelir veya kurumlar vergilerinden muaf olmakla beraber diğer vergilerden birine tabi olan ve bu vergileri götürü usulde tespit edilmeyen mükelleflerin muaf olmadıkları vergiler için tutacakları defterlere şümulü yoktur. (VUK md. 173)
Hesap Dönemi
Defterler hesap dönemi itibariyle tutulur. Kayıtlar her hesap dönemi sonunda kapatılır ve ertesi dönem başında yeniden açılır.
Hesap dönemi normal olarak takvim yılıdır.
Şu kadar ki, takvim yılı dönemi faaliyet ve muamelelerinin mahiyetine uygun bulunmayanlar için, bunların müracaatı üzerine Maliye Bakanlığı 12’şer aylık özel hesap dönemleri belli edebilir.
Yeniden işe başlama veya işi bırakma hallerinde, hesap dönemi içinde bir yıldan eksik olan faaliyet süresi, hesap dönemi sayılır.
Bu maddeye göre özel hesap dönemi tayin edilenlerin ticari ve zirai kazançları, hesap dönemlerinin kapandığı takvim yılının kazancı sayılır. (VUK md. 174)
DEFTER TUTMA BAKIMINDAN TÜCCARLAR
Tüccar Sınıfları
Tüccarlar, defter tutmak bakımından iki sınıfa ayrılır:
I’inci sınıf tüccarlar, bilanço esasına göre;
II’nci sınıf tüccarlar, işletme hesabı esasına göre;
defter tutarlar. (VUK md. 6)
Birinci Sınıf Tüccarlar
Aşağıdaki yazılı tüccarlar, I’inci sınıfa dahildirler: (Aşağıdaki hadler 2025 yılı hadleridir. 2026 yılı hadleri ise aşağıda yaklaşık olarak hesaplanmıştır)
1.Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satan ve yıllık alımlarının tutarı
2024 yılı için 2.000.000 veya satışları tutarı 2.800.000 TL’yi aşanlar;
2.Birinci bentte yazılı olanların dışındaki işlerle uğraşıp da bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi iş hasılatı 990.000 TL’yi aşanlar;
3.1 ve 2 numaralı bentlerde yazılı işlerin birlikte yapılması halinde 2 numaralı bentte yazılı iş hasılatının beş katı ile yıllık satış tutarının toplamı 2.000.000 TL’yi aşanlar;
4.Her türlü ticari şirketleri (Adi şirketler iştigal nevileri yukarıdaki bentlerden hangisine giriyorsa o bent hükmüne tabidir.);
5.Kurumlar Vergisine tabi olan diğer tüzel kişiler (Bunlardan işlerinin icabı bilanço esasına göre defter tutmalarına imkan veya lüzum görülmeyenlerin, işletme hesabına göre defter tutmalarına Maliye Bakanlığı’nca müsaade edilir.);
6. İhtiyari olarak bilanço esasına göre defter tutmayı tercih edenler. (VUK md. 177)
İkinci Sınıf Tüccarlar
Aşağıda yazılı tüccarlar II’nci sınıfa dahildirler:
1. 177’inci maddede yazılı olanların dışında kalanlar;
2. Kurumlar Vergisi mükelleflerinden işletme hesabı esasına göre defter tutmalarına Maliye Bakanlığı’nca müsaade edilenler.
Yeniden işe başlayan tüccarlar yıllık iş hacimlerine göre sınıflandırılıncaya kadar II’nci sınıf tüccarlar gibi hareket edebilirler. (VUK md. 178)
Sınıf Değiştirme
a) I’inciden II’nciye geçiş: İş hacmi bakımından I’inci sınıfa dahil olan tüccarların durumları aşağıdaki şartlara uyduğu takdirde, bunlar, bu şartların tahakkukunu takip eden hesap döneminden başlayarak, II’nci sınıfa geçebilirler:
1. Bir hesap dönemin iş hacmi 177’nci maddede yazılı hadlerden %20’yi aşan bir nisbette düşük olursa, veya;
2. Arka arkaya üç dönemin iş hacmi 177’nci maddede yazılı hadlere nazaran % 20’ye kadar bir düşüklük gösterirse.
b) (II)’nciden (I)’inciye geçiş: İş hacmi bakımından II’nci sınıfa dahil tüccarların durumları aşağıda yazılı şartlara uyduğu takdirde bunlar bu şartların tahakkukunu takip eden hesap döneminden başlıyarak I’inci sınıfa geçerler.
1 - Bir hesap döneminin iş hacmi 177’nci maddede yazılı hadlerden % 20’yi aşan bir nispette fazla olursa, veya;
2 - Arka arkaya 2 dönemin iş hacmi 177’nci maddede yazılı hadlere nazaran % 20’ye kadar bir fazlalık gösterirse. (VUK md. 179)
İhtiyarî Sınıf Değiştirme
II’nci sınıf tüccarlar diledikleri takdirde bilanço esasına göre defter tutabilirler.
Bu suretle I’inci sınıfa dahil olanlar hakkında da evvelki maddenin hükümleri cari olur. (VUK md. 181)
DEFTER TUTMA HADLERİ
2026 yılı defterlerine dair hadler dergi baskıya gönderildiği tarihte açıklanmamıştır.
Defter tutma hadleri genel olarak hep aralık ayı sonlarına doğru açıklanmaktadır. Örneğin 2025 yılı defterlerine dair yukarıda yazılı hadler 30.12.2024 tarihli 2. Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ (SIRA NO: 577) ile açıklanmıştı.
Görüldüğü üzere yılın bitmesine az bir süre kala defter tutma hadleri ilan edilmiştir. Bu süre içinde defterlerin bilanço esasına göre mi yoksa işletme hesabına göre mi tasdik ettirileceği ve ona göre tasdik işlemlerinin yerine getirileceği bir hayli zordur.
Tasdik işlemlerinin zamanında yapılabilmesi için biz her yıl VUK md. 414’de yazılı hükmü esas alarak defter hadlerini yaklaşık olarak belirlemekteyiz. Zira bu konuda VUK mük. md. 414’de bir hüküm vardır ve bu hüküm şöyledir:
Bu Kanunda yer alan maktu hadler ile asgari ve azami miktarları belirtilmiş olan para ile ödenecek ceza miktarları, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak bu Kanun uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Bu şekilde hesaplanan makdu had ve miktarların %5 ini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. (VUK mük.md. 414)
Tekrar ifade etmek isteriz, defter tutma hadleri, genelde aralık ayın sonuna doğru ilan ediliyor ve hangi defterlerin tasdik ettirileceği hususu geç belirlenmiş oluyor, bu da mükellefleri sıkıntıya sokuyor. Bu nedenle biz hemen hemen her yıl VUK md. 414 de yazılı hükme göre defter tutma hadlerini hesaplıyor yayınlıyoruz ve pek de yanılmıyoruz.
Bu maddeye göre, yukarıda yazılı 2025 yılına ilişkin belirlenmiş olan hadleri esas alarak, 2025 yılına ait yeniden değerleme oranı uyarınca 2026 yılı hadlerini hesapladık.
Yeniden değerleme oranı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği Sıra No:585 ile % 25,49 olarak ilan edilmiştir. 2025 yılı için ilan edilen yeniden değerleme oranına göre 2026 yılına ilişkin defter tutma hadlerini aşağıdaki şekilde hesapladık.
BİLANÇO ESASINDA 2026 YILI HADLERİ (Yaklaşık)
1- YILLIK HADLER
Alış Tutarı : 2.500.000 TL
Satış Tutarı (VUK md. 178/1) : 3.500.000 TL
2- Gayri Safi İş Hasılatı : 1.240.000 TL
3- 1 ve 2 numaralı bentlerde yazılı işlerden birlikte yapılması halinde 2 numaralı bentte yazılı iş hasılatının beş katı ile yıllık satış tutarının 2.500.000 lirayı aşanlar bilanço esasına göre defter tutmak zorundadır.
Önemli NOT : 2026 yılında tutulacak defterlere ilişkin hadleri belirleyen Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği bu yazının baskıya verildiği tarihte yayımlanmamıştır. Yukarıdaki hadler okuyuculara bir fikir vermesi için tarafımızca hesaplanmıştır. 2026 yılı defterleri Gelir İdaresi tarafından yayımlanacak tebliğde ilan edilen hadlere göre belirlenecektir.
