Maliye Postası Dergisi
SAĞLIK TURİZMİ KAPSAMINDA VERİLEN EK HİZMETLERİN VERGİSEL YÖNÜ
Hasan Basri CAN
Medikal turizm, termal turizm, yaşlı turizmi ve engelli turizmi kapsamında ülke değiştiren kişilere sağlık turisti denir. Bir klinik, acente, hastane ya da doktorun sağlık amaçlı turizm hizmeti sağlayabilmesi için çeşitli görev ve yükümlülükleri karşılaması beklenir ve bunlar ilgili devletlerin kanun ve yönetmeliklerince koruma altına alınmıştır.
Sağlık turizminin tek başına, Türkiye’de yerleşik olmayan kişilere tedavi ve ameliyatlarının yapılması şeklinde değerlendirmemek gerekir. Bunların yanısıra, konaklama ve ulaşım gibi konularda rehberlik, danışmanlık ve organizasyon hizmetleri verilmesi de sağlık turizmine yönelik faaliyetlerin tamamlayıcı unsurları olarak kabul edilmektedir. Bu doğrultuda, sağlık turizminden elde edilen ek hizmet gelirlerinin %50’sinin Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendine göre kurum kazancından indirilip indirilemeyeceği, söz konusu hizmetlerin katma değer vergisinden (KDV) istisna olup olmayacağı ve istisna uygulamasına tabi değilse yurtdışında mukim kişilere düzenlenecek faturalardaki KDV oranının ne olması gerektiği konuları yazımız içerisinde incelenecektir.
2. Sağlık Turizmi ve Yetki Belgesi
En basit tanımıyla sağlık turizmi, sağlığına kavuşmak için ikamet ettiği ülkeden başka bir ülkeye herhangi bir sebeple tedavi amaçla gidilmesidir. Sağlık turizmi, özellikle son yıllarda ülkemizde yükselişe geçen büyük bir sektörü kapsamakla birlikte, turizm ve sağlık sektörünün potansiyellerini birleştirmesi sonucu bu sektörlerde bulunan kurum, kuruluş ve özellikle ülkemizin büyümesine imkân veren bir sektör haline gelmiştir. Türkiye Sağlık Turizmi Derneği, sağlık turizminin temel sebeplerini aşağıdaki şekilde sıralamıştır;
1. Ülkesinde yüksek teknolojili sağlık hizmetleri ve profesyonel insan kaynaklarının azlığı veya yokluğu,
2. Tedaviyle birlikte tatil yapma arzusu,
3. Sağılık hizmetlerinin kendi ülkelerinde pahalı olması,
4. Çok daha kaliteli sağlık hizmeti almak istenmesi,
5. Kendi ülkesinde herhangi bir sebepten dolayı ameliyatının bilinmesini, istenmemesi (Estetik Cerrahisi, İnfertilite tedavisi vb.)
6. Ülkesinde iklim ve coğrafi olarak tatil için kısıtlı imkan olduğu durumlarda yapılan turizm hareketliliği (ormanlık, yaylalar, tarihi ve kültürel zenginliği olan ülkelere gidiş), çoğunlukla termal tesisin ve Termal Turizm imkanlarının çok olduğu bir ülkede tatil yapma talebi.
7. Kronik hastaların, yaşlıların ve engellilerin başka ortamlara gitme ve tedavi olma isteklerinin oluşması,
8. Uyuşturucu ve farklı bağımlılıkları olan kişilerin farklı veya daha uygun ortamlarda olma istekleri,
9. Kişinin hayata tutunma ve yaşam isteği.
“Uluslararası Sağlık Turizmi ve Turistin Sağlığı Hakkında Yönetmelik”, 13 Temmuz 2017 tarihli ve 30123 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Yönetmeliğin amacı, uluslararası sağlık turizmi ve turistin sağlığı kapsamında uluslararası düzeyde sunulan sağlık hizmetlerinin asgari hizmet sunum standartlarının belirlenmesi, uluslararası sağlık turizmi hizmetlerinde faaliyet yürütecek sağlık kuruluşları ile aracı kuruluşların yetkilendirilmesi ve bu faaliyetlerin denetlenmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
Yönetmelik kapsamında sağlık amaçlı yurtdışından ülkemize geçici bir süreliğine gelen, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan veya Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan fakat yurtdışında ikamet eden gerçek kişilere verilen her türlü sağlık hizmetlerinde faaliyet gösterebilmek için Uluslararası Sağlık Turizmi Yetki Belgesine sahip olma şartı getirilmiştir. Bu anlamda uluslararası sağlık turizmi aracı kuruluşu; Sağlık Bakanlığınca, uluslararası sağlık turisti ile beraberindeki refakatçi ve diğer yakınlarına konaklama, ulaşım ve transfer hizmetlerinin sağlanması faaliyetlerini yürütmek üzere yetkilendirilen, 1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu uyarınca işletme belgesi alan A grubu seyahat acentaları şeklinde tanımlanmıştır.
Sağlık tesisi haricinde özel şirketler de gerekli şartları sağlamak suretiyle sağlık turizmi alanında faaliyet göstermek üzere Sağlık Bakanlığı tarafından sağlık turizmi aracı kurum yetki belgesi ile yetkilendirilebilmektedirler. Özel şirketlerin sağlık turizmi alanındaki rolü yurtdışındaki hastayı Türkiye’ye getirmek, danışmanlık yapmak, ulaşım ve konaklama işlemlerini organize etmek, tercümanlık yapmak, havaalanı, otel, sağlık tesisi transferlerini gerçekleştirmektir. Aynı zamanda TURSAB A gurubu seyahat acentası yetki belgesine sahip olması gereken bu şirketlerin sağlık turizmi alanında faaliyet gösterebilmeleri için ayrıca Sağlık Bakanlığı’ndan sağlık turizmi yetki belgesi alması gerekir.
3. Sağlık Turizmi Kapsamında Verilen Ek Hizmetler
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Diğer indirimler” başlıklı 10 uncu maddesine 6322 sayılı Kanunla eklenen (ğ) bendinde; Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilerle, işyeri, kanuni ve iş merkezi yurt dışında bulunanlara Türkiye’de verilen ve münhasıran yurt dışında yararlanılan mimarlık, mühendislik, tasarım, yazılım, tıbbi raporlama, muhasebe kaydı tutma, çağrı merkezi ve veri saklama hizmeti alanlarında faaliyette bulunan hizmet işletmeleri ile ilgili Bakanlığın izni ve denetimine tabi olarak eğitim ve sağlık alanında faaliyet gösteren ve Türkiye’de yerleşmiş olmayan kişilere hizmet veren işletmelerin münhasıran bu faaliyetlerinden elde ettikleri kazancın %50’sinin kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurumlar vergisi matrahının tespitinde indirim unsuru olarak dikkate alınabileceği, indirimden yararlanılabilmesi için fatura veya benzeri belgenin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenmesi gerektiği hükme bağlanmıştır.
1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin “10.5. Türkiye’den yurt dışı mukimi kişi ve kurumlara verilen hizmetler” başlıklı bölümünde ise konuya ilişkin açıklamalar yapılmış olup, mükelleflerin bu indirimden faydalanabilmeleri için taşımaları gereken şartlara Tebliğin “10.5.2. İndirimden faydalanma şartları” bölümünde yer verilmiştir.