Dergiden Seçme Makaleler
YILLIK ÜCRETLİ İZİN - Ali Kırdağ
Ali KIRDAĞ
Baş İş Müfettişi
YILLIK ÜCRETLİ İZİN - UYGULANMA ŞEKLİ VE
İZİN PARASI ADI ALTINDA BİR ÖDEME
VARMIDIR? -II
(Makalemizin birinci bölümü Dergimizin bir önceki sayısında verilmiştir)
Yıllık Ücretli İzin Parçalar Halinde Kullandırılabilirmi ?
Ali KIRDAĞ
Baş İş Müfettişi
YILLIK ÜCRETLİ İZİN - UYGULANMA ŞEKLİ VE
İZİN PARASI ADI ALTINDA BİR ÖDEME
VARMIDIR? -II
(Makalemizin birinci bölümü Dergimizin bir önceki sayısında verilmiştir)
Yıllık Ücretli İzin Parçalar Halinde Kullandırılabilirmi ?
Yıllık ücretli izinler parçalar halinde kullanabilinir. Ancak, yıllık ücretli iznin her yıl verilerek kullandırılması esastır. İşverenler bu yıllık ücretli izni isterlerse parçalar halinde de kullandırabilirler. İşveren yıllık ücretli izni parçalar halinde kullandırmak ister ise, bu işçi ile işverenin anlaşması sonucu, ilk kullanacağı izin süresi 10 günden aşağı olmamak üzere, yıllık ücretli izinler parçalar halinde kullandırılabilir.
Bu durumu bir örnekle açıklayalım. İş yerindeki kıdemi 4 yıl olan bir işçiye, 53’üncü madde hükmüne göre 14 iş günü izin verilerek kullandırılması gerektiğinden, bu işçi yıllık ücretli iznini parçalar halinde kullanmak ister ve işverenin de uygun görmesi halinde, ilk kullanacağı izin süresi 10 günden aşağı olmamak üzere verilerek kullandırılacak ve kalan 4 günlük izin süresi de 1+ 3 = 4 gün veya 2 + 2 = 4 gün şeklinde kullandırılması gerekmektedir. (4856/56’ncı maddesi)
Bu örneğin dışında başka bir şekilde parçalar halinde izin kullandırılması durumunda, işçiye gerçek anlamda yıllık ücretli izninin verilerek kullandırılmadığı sonucu ortaya çıkacaktır.
Diğer taraftan, yıllık ücretli izin süresine rastlayan hafta tatili, genel tatil ve Ulusal Bayram günleri var ise, bu sürelerde, yıllık ücretli izin süresine ilave edilmek suretiyle, işçiye yıllık ücretli izninin kullandırılması gerekmektedir.
İşçi, yıllık ücretli iznini iş yeri dışında başka bir yerde geçireceğini ifade eder ve bunu da kanıtlar ise, işçinin talebi halinde, gidiş ve dönüşündeki yolda geçen süreler dikkate alınarak, 4 güne kadar ücretsiz yol izninin de verilmesi zorunludur.
Bazı iş yerlerinde, yıllık ücretli izinler tüm işçilere toplu olarak kullandırılmaktadır. Bu durumda ise, işverenlerin her yıl “ Nisan ayı başı ile Ekim ayı sonuna kadar “ toplu izin uygulamasını gerçekleştirmesi gerekmektedir. Belirtilen tarihlerin dışında toplu yıllık ücretli izin uygulanması yasal değildir.
Aynı zamanda, işverenler tarafından yıl içinde işçiye verilmiş olan ücretli, ücretsiz izinlerle, dinlenme, hastalık nedeniyle verilen diğer izinlerin de, yıllık ücretli iznin hesabında dikkate alınmaması gerekmektedir.
Ayrıca, yıllık ücretli izinlerin uygulanmasında, iş yerinde kısmi süreli veya çağrı üzerine iş sözleşmesi ile çalışan işçiler var ise, bu işçilere verilecek yıllık ücretli izinler, tam süreli çalışan işçiler gibi değerlendirilerek, farklı bir uygulamaya tabi tutulmadan yıllık ücretli izinlerinin verilerek kullandırılması gerekmektedir.
Yıllık Ücretli İznini Kullanan İşçiden Sigorta Primi Kesilir mi ?
Yıllık ücretli izne ayrılan işçiden, “ İş Kazası ve Meslek Hastalığı “ primleri hariç, işçi ve işveren yönünden kesilmesi gereken tüm prim oranlarının kesilmesi gerekmektedir. İşçi, yıllık ücretli iznini kullanmakta olduğu dönemlerde, iş yerinde çalışmasına devam edemeyeceği için, iş kazası ve meslek hastalıklarıyla da karşılaşmayacağından, bu primlerin kesilmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. (4857/61’inci maddesi gereği)
Bazı işverenlerimiz bunu gözden kaçırmaktadır. Oysa ki, çalışmakta olan işçi sayısının az veya çokluğu dikkate alındığında, işverenlerimize önemli bir oranda ek prim yükü getirmektedir. Bu hususa dikkat edilmesi işverenlerimizin lehine olacaktır.
Yıllık Ücretli İzin Kurulunun Oluşumu ;
Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliğinin 15’inci maddesinde de açıklanmış olduğu gibi, iş yerinde çalışan işçi sayısının yüz veya yüz işçinin üzerinde olması durumunda, mutlaka “ İzin Kurulunun “oluşturulması gerekmektedir.
İzin kurulunun oluşumu ise, işveren veya işveren vekilini temsilen bir kişi, iki de işçileri temsilen seçilen, işçilerden olmak üzere toplam üç kişiden oluşmaktadır. İzin kuruluna, işvereni temsil eden kişi başkanlık eder.
İzin kurulu, işçilerden gelen istek ve dilekleri dikkate alarak izin çizelgelerini hazırlar, işin aksamadan yürütülmesi amacıyla, işçilerin iş yerindeki kıdem durumları dikkate alınarak izin taleplerini değerlendirir ve sıralamasını yapar. Ayrıca, dilek ve şikayetleri de süresi içinde işverene bildirmekle yükümlüdür. Diğer taraftan, her yıl yıllık ücretli izinlerin daha verimli ve eğlenceli geçmesi amacıyla kamplar ve geziler de düzenleyerek, işçileri daha fazla eğlendirme ve dinlendirmenin de yollarını aramak görevleri dahilindedir.
İş yerinde çalışan işçi sayısının yüzün altında olması ve toplu iş sözleşmesinin de mevcut olmaması durumunda, izin kurulunun oluşturulması zorunluluğu bulunmamaktadır.
Ayrıca Yıllık Ücretli İzin Parası Adı Altında Bir Ödeme Var mıdır ?
Makalenin girişinde de açıklamaya çalıştığım gibi, yıllık ücretli izne ayrılan işçiye, izin süresi kadar ücretinin peşin olarak ödenmesi esastır. Bilindiği gibi, genel olarak işçilere aylık ücretleri ayın sonunda ödenmektedir. Diğer bir anlatımla, işçi ücretini hak ederek almaktadır. Kamu kuruluşlarında memur statüsünde çalışmakta olanlar ise, aylık ücrete hak kazanmadan, yani işe başladıkları tarihte ödenmektedir.
İş Yasası kapsamında çalışan işçilere, aylık ücretleri hak edilerek ay sonunda ödendiğine göre, yıllık ücretli izne ayrılan işçiye, Yasa Koyucu bir farklılık getirmiştir. Bu durumda, yıllık ücretli izne ayrılan işçiye, izin süresi kadar ücreti, izin sonunda değil, izne başlarken ödenmesi zorunluluğunu getirmiştir.
İşçinin yıllık ücretli iznini kullandığı dönemde, hafta tatili, genel tatil veya Ulusal Bayram günleri rastlamakta ise, o günlerin ücreti de işçiye peşin olarak ödenmesi gerekir.
Bunların dışında, izin parası adı altında, İş Yasasında bir ödeme söz konusu değildir. Bireysel iş sözleşmeleri ile veya toplu iş sözleşmeleriyle işçilere ayrıca, izin harçlığı altında sosyal yardımlar yapılmaktadır. Bu sosyal yardımlar ancak, ifade ettiğim gibi, bireysel iş sözleşmeleri veya toplu iş sözleşmesi olan iş yerleri ile sınırlı kalmaktadır.
Bu konudaki bazı makalelerde, sanki ayrıca, izin parası adı altında başka bir ödeme varmış gibi açıklamalar yapılmakta veya açıklamaları bu şekilde çağrışım yapmaktadır. Oysa ki, 4857 sayılı İş Yasası ve ilgili mevzuatta yukarıda açıklamaya çalıştığım hususların dışında, ayrıca bir izin parası adı altında bir ödemeye rastlamak mümkün değildir.
Ancak, yıllık ücretli izne hak kazanmış bir işçinin herhangi bir nedenle iş sözleşmesi sona ermesi durumunda, hak kazanmış olduğu izin süresi kadar ücretini, işverenin işçinin kendisine veya vefatı halinde yakınlarına ödemesi gerekmektedir.( 4857/59.maddesi gereği)
Bu durumu bir örnekle açıklayalım : İş yerinde 2 yıl 10 gün hizmeti bulunan ve hak kazanmış olduğu yıllık ücretli izinlerini kullanmadan iş yerinden ayrılan işçiye, yıllık ücretli izin parası nasıl ödenecektir? İşçinin iş yerindeki kıdemi 2 yılı geçmiş olduğundan, 4857 sayılı Yasanın 53’üncü maddesi hükmüne göre, her yıl 14 iş günü yıllık ücretli izin kullanması gerektiğinden, iki yıllık ücretli izin süresi 14 + 14 = 28 iş günü olmaktadır. Bu işçiye, 28 günlük ücreti tutarında, yıllık ücretli izin parasının ödenmesi gerekir. Bu izin parasının tahakkuku yapılırken, izin süresine rastlaması muhtemel, hafta tatil, genel tatil veya Ulusal Bayram günleri için ayrıca, ödeme yapılmaz. Sadece, hak kazanmış olduğu 28 gün üzerinden, izin parası tahakkukunun yapılması gerekir.
(Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin ; Esas No : 2005/36858, Karar No : 2006/16037, Tarih : 05.06.2006 - Esas No: 2007/34624, Karar No : 2007/30755, Tarih : 18.10.2007 ) Kararları.
İlgili yargı kararında da, yıllık ücretli izne hak kazanmış ancak, yıllık ücretli iznini herhangi bir nedenle kullanmadan iş yerinden ayrılan işçinin, hak kazanmış olduğu yıllık ücretli izni karşılığında, izin parasının da ilgili işçiye veya yakınlarına talepleri halinde ödenmesi gerekmektedir.
Burada, en çok karşılaştığımız problemlerin başında, iş yerinden ayrılan işçiye izin parasının hangi tarihteki ücreti üzerinden ödenmesi gerektiğidir.
Uygulamada, yıllık ücretli iznini herhangi bir nedenle kullanmayan veya kullandırılmayan işçinin iş yerinden ayrılması halinde, hak kazanmış olduğu yıllık ücretli izin süresi kadar, izin parası, son almakta olduğu aylık ücreti üzerinden tahakkuk ve tediye edilmesi gerekmektedir. Bu durumdaki işçilere, hak kazanmış olduğu yıllık ücretli izinlerine karşılık izin parasının ödenmesinde ayrıca, hak düşürücü süre de mevcuttur. İş yerinden ayrıldıktan sonra beş yıl içinde, hak kazanılmış olan yıllık ücretli izin parasının işverenden talep edilmesi gerekmektedir. Beş yılın sonunda, zaman aşımına uğrayacağı için, işveren tarafından hak kazanılmış olan yıllık ücretli izin parasının ödenmemesi de mümkündür.
Yine, uygulamada sıkça karşılaştığımız bir husus da, işçi hak kazanmış olduğu yıllık ücretli iznini kullanmadığı halde, izin kullanıyormuş gibi kayıtlarda gösterilerek, iş yerinde çalışmasına devam etmesi ve izin süresi kadar da ücretinin nakit olarak işçiye ödenmesidir.
Bu uygulama yasal olmadığı gibi, doğru da değildir.
Çünkü, Yasa Koyucu, yıllık ücretli izne hak kazanan işçiye yıl içinde yıllık ücretli izni verilerek kullandırılması esasını getirmiştir. Her ne şekilde olursa olsun, yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceği hususu da, yasada yerini almıştır. Öyle ise, yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceği gibi, hak kazanılan yıllık ücretli iznin de yıl içinde işvereni tarafından ilgili işçiye verilerek kullandırılması gerekmektedir.
Bu açıklamalar dikkate alındığında, halen mer”i olan İş Yasasında, işçinin iş sözleşmesi herhangi bir nedenle sona ermesi durumunda, (emekli olması, işten ayrılması, işten çıkarılması veya vefatı gibi )şayet hak kazanmasına rağmen kullanmadığı yıllık ücretli izni var ise, bu izin süresi kadar ücretin, işçinin son aylık ücreti dikkate alınarak, işçinin kendisine veya mirasçılarına ödenmesinin dışında, yıllık ücretli izin parası adı altında başka bir ödemeye rastlamak mümkün değildir.
İşçi iş yerinde çalışmasına devam ettiği halde, hak kazanmış olduğu yıllık ücretli izni herhangi bir nedenle yıl içinde verilerek kullandırılmamış ise, ertesi yıl, o yılın izni ile birlikte, toplu olarak kullandırılması da gerekmektedir.
Deniz İş Yasasında Yıllık Ücretli İzin ve Uygulanması ;
20.04.1967 tarihinde kabul edilen ve 29.Nisan. 1967 tarih ve 12586 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 854 sayılı Deniz İş Yasasında da; aynı işverenin emrinde veya aynı gemide bir takvim yılı içinde bir veya birkaç hizmet aktine dayanarak en az “ altı ay “ çalışmış olan gemi adamının yıllık ücretli izne hak kazanacağını hüküm altına almıştır. 4857 sayılı İş Yasasında ise, yıllık ücretli izne hak kazanma süresi bir yılın tamamlanması sonucunda hak kazanılmaktadır.
Gemi adamlarının hizmet süreleri altı aydan bir yıla kadar hizmeti olan gemi adamlarına, “ 15 gün “, bir yıldan fazla hizmeti olan gemi adamlarına da “ bir aydan “ az olmamak üzere yıllık ücretli izinlerinin verilerek kullandırılması gerekmektedir.
Yine, 854 sayılı Deniz İş Yasasında da, yıllık ücretli izinlerin verilerek kullandırılması işverenlerin yetkisine bırakılmıştır. Gemi adımının yıllık ücretli iznini kullanmasına işveren karar vermektedir.
Gemi adamlarının yıllık ücretli izinleri, her iki tarafın da rızası ile ancak, ikiye bölünerek, iki parça halinde kullandırılmaktadır. Yıllık ücretli izin hakkından feragat edilemeyeceği gibi, gemi adamının, yıllık ücretli iznini yabancı bir memleket limanında veya hizmet aktinin yapılmış bulunduğu mahalden uzak bir yerde kullanmaya, işveren tarafından zorlanması da yasa ile engellenmiştir.
Gemi adamı, yıllık ücretli izninin dışında ayrıca, yedi güne kadar ücretsiz yol izni isteme hakkına da sahiptir. Ayrıca, 4857 sayılı İş Yasasında da olduğu gibi, yıllık ücretli izne hak kazanan gemi adamının yıllık ücretli iznini kullanmadan gemiden ayrılması durumunda da, hak kazanmış olduğu yıllık ücretli izin süresi kadar paranın da, gemi adamına ödenmesi gerekmektedir.
Görüldüğü gibi, 4857 sayılı İş Yasasında ve 854 sayılı Deniz İş Yasasında, yıllık ücretli izin süreleri ve izin kullanma şekli, birçok bakımdan birbirinden farklılıklar göstermektedir.
5953 sayılı Basın İş Yasasında Yıllık Ücretli İzin ve
Uygulanma Şekli ;
13.06.1952 tarihinde kabul edilen ve 20 Haziran 1952 tarih ve 8140 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, “ 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun “ ( Basın İş Yasasında) da, yıllık ücretli iznin hak edilişi ve uygulama şekli ise; günlük bir mevkutede çalışan bir gazeteciye, en az “ bir yıl “ çalışması kaydı ile yıllık ücretli izne hak kazanmaktadır. Basın mesleğinde bir yıl çalışmış olan gazeteciye ise, bir yılda “ dört tam hafta “ izin verilmesi hüküm altına alınmıştır.
Gazetecilik mesleğindeki kıdemi on yıldan fazla olan gazeteciye, yılda “ altı hafta “ ücretli izin verilmesi de, yine yasa ile hüküm altına alınmıştır.
Gazetecinin kıdemi hesaplanırken, aynı işverenin veya aynı gazetede geçen hizmet süreleri değil, tüm basın mesleğindeki çalışmış olduğu süreler dikkate alınarak hesaplanmaktadır.
Diğer taraftan, günlük olmayan mevkutelerde çalışan gazetecilere her altı aylık çalışmasının sonunda “ iki haftalık “ ücretli izin verilmesi gerekmektedir.
Gerek, 4857 sayılı İş Yasasında, gerekse 854 sayılı Deniz İş Yasasında ve gerekse de 5953 sayılı Basın İş Yasasında, yıllık ücretli izne hak kazanılması ve uygulanmasında benzer yönlerin olduğu gibi, farklı yönlerinde olduğu görülmektedir. Bu hususlar, çalışanların yaptığı işlerin zorluğu ve işçilerin yıpranmaları dikkate alınarak, farklı süre ve uygulanmaları ortaya çıkarmıştır.
Sonuç ;
Yıllık ücretli iznin işçilere verilerek kullandırılmasında, dikkat edilecek hususların başında, her ne sebep olursa olsun yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceği gibi, yıllık ücretli izne hak kazanan işçilere, 1-3-5 gün gibi parçalar halinde, yıllık ücretli iznin kullandırılamayacağı, yıllık ücretli izne ayrılan işçiye, izin süresi kadar ücretinin de izne ayrılmadan peşin olarak ödenmesi gerektiği olmaktadır.
Yıllık ücretli izne hak kazanan işçinin, bu izin hakkından feragat edemeyeceği gibi, işveren tarafından da işçiye, yıllık ücretli iznini kullandırmama gibi bir durumun söz konusu olmadığıdır. Yıllık ücretli izne hak kazanan işçiye, yıllık ücretli iznini vererek kullandırmak yerine, izin süresi kadar ücretini ödeyerek, iş yerindeki çalışmasını sürdürülmesi de yasal değildir.
Mer”i İş Yasasında ayrıca, izin parası adı altında bir ödeme söz konusu değildir. Ancak, yıllık ücretli izne hak kazanan işçinin herhangi bir nedenle iş sözleşmesinin sona ermesi durumunda ise, hak kazanmış olduğu ve kullandırılmamış olan yıllık ücretli izin süresi kadar ücretin, işçinin kendisine veya vefatı halinde yakınlarına ödenmesi de yasal zorunluluktur.
Türk İş Mevzuatında çok önemli yeri olan, yıllık ücretli izin ve bu iznin nasıl uygulanması gerektiği hususları, işverenlerimizin ve işçilerimizin bir kere daha bilgilerini tazelemeleri ve uygulamada yanlış yapmamaları açısından, bu makalemi okumalarının yararlarına olacağını düşünmekteyim.
Bu yazı Maliye Postası Dergisi'nin 15Ocak 2010 sayısında yayımlanmıştır. Vergi, SGK, İş, Ticaret Mevzuatı ile ilgili güncel konularda uygulamaya yönelik bunun gibi diğer makaleleri düzenli olarak takip etmek için siz de abonemiz olun.