Maliye Postası Dergisi
KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE İNDİRİMİ KABUL EDİLMEYEN GİDERLER
Onur ŞAHİN
1. GİRİŞ
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun (KVK) 6’ncı maddesi hükmü uyarınca; kurumlar vergisi, kurumların bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır.
Kurum kazancı tespit edilirken, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40. maddesinde yer alan giderler ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun (KVK) 8. maddesinde sayılan giderler hasılattan indirilecektir.
Ancak 5520 sayılı Kanununun 11 inci maddesinde, kurum kazancının tespiti sırasında indirilmesine izin verilmeyen giderler topluca sıralanmıştır.
Bu yazıda, kurumlar vergisi uygulaması yönünden söz konusu maddede belirtilen giderler (kanunen kabul edilmeyen indirimler) hakkında açıklamalara ve konuya ilişkin uygulama örneğine yer verilecektir.
2. KURUM KAZANCININ TESPİTİNDE KABUL EDİLMEYEN İNDİRİMLER
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 11 inci maddesinde, kurum kazancının tespiti sırasında indirilmesine izin verilmeyen giderler topluca sıralanmış olup, buna göre aşağıdaki giderlerin kurum kazancının tespitinde dikkate alınabilmesi mümkün değildir.
2.1. Öz sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faizler
5520 sayılı KVK’nın 11.maddesinde, kurum kazancının tespitinde indirilemeyecek nitelikte olan giderler belirlenmiştir. Buna göre aşağıdaki giderlerin kurum kazancının tespitinde dikkate alınabilmesi mümkün değildir.
2.2. Örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz, kur farkları ve benzeri giderler
KVK’nın 12/1 fıkrası hükmü gereğince; kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılır.
KVK’nın 11/1-b bendi hükmü uyarınca, örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz, kur farkı vb giderler safi kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınamazlar.
2.3. Transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar
KVK’nın 13/1 fıkrası hükmü gereğince; kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. Alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve icraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.
KVK’nın 11/1-c bendinde ise transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançların kurum kazancının tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacağı belirtilmiştir.
2.4. Her ne şekilde ve ne isimle olursa olsun ayrılan yedek akçeler
Kabul edilmeyen indirimler arasında sayılan yedek akçeler, gider niteliğinde değildir ve bunlar işletme bünyesinde elde edilen kazancın, dağıtılmayıp işletmede alıkonulan kısımlarıdır. Her ne şekilde ve isimle ayrılmış olursa olsun ayrılan yedek akçelerin kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün değildir.
Türk Ticaret Kanununa, kurumların kuruluş kanunlarına, tüzüklerine, ana statülerine veya sözleşmelerine göre safi kazançtan ayırdıkları tüm yedek akçeler ile 5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre ayrılan genel karşılıkların indirimi mümkün bulunmamaktadır. Öte yandan, 5411 sayılı Kanuna göre ayrılan özel karşılıklar, kurum kazancının tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınabilecektir.
7061 sayılı Kanunun 106 ncı maddesiyle 6361 sayılı Kanunun 16 ncı maddesine eklenen fıkra ile finansal kiralama ve finansman şirketleri tarafından anılan madde uyarınca ayrılan özel karşılıkların tamamının ayrıldıkları yılda kurum kazancının tespitinde gider olarak kabul edileceği hüküm altına alınmıştır. Söz konusu düzenleme 1/1/2019 tarihinden itibaren yürürlüğe girdiğinden bu tarihten önce anılan kurumlarca ayrılan özel karşılıkların kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.(1)
2.5. Hesaplanan kurumlar vergisi ile her türlü para cezaları ile vergi cezaları ve gecikme zamları
Kurumlar Vergisi Kanununa göre hesaplanan kurumlar vergisi ile her türlü para cezaları, vergi cezaları, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre ödenen cezalar, gecikme zamları ve faizleri ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre ödenen gecikme faizi ile pişmanlık zammının kurum kazancından indirimi kabul edilmemektedir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tecil edilen vergilere ilişkin tecil faizleri de bu kapsamda olup kurum kazancından gider olarak indirilmesi mümkün değildir.
Öte yandan, sosyal güvenlik kurumlarına ödenen gecikme cezaları ile gecikme zamları da bu kapsamda gider olarak indirilemeyecektir.
2.6. Menkul kıymetlerin itibari değerlerinin altında ihracından doğan zararlar
Kanunlarla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak tespit edilen hadler saklı kalmak kaydıyla, menkul kıymetlerin itibari değerlerinin altında ihracından doğan zararlar ile bu menkul kıymetlere ilişkin olarak ödenen komisyonlar ve benzeri her türlü giderler kurum kazancının tespitinde indirim olarak dikkate alınamaz.
2.7. Bazı taşıtlara ilişkin giderler ve amortismanlar