Dergiden Seçme Makaleler
KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ SÜRESİNCE İŞVERENLER ÜCRET BORDROLARINI VE SGK AYLIK BİLDİRGELERİNİ NASIL DÜZENLEYECEKLER?
Orhan KOTAN
KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ SÜRESİNCE İŞVERENLER ÜCRET BORDROLARINI VE SGK AYLIK BİLDİRGELERİNİ NASIL DÜZENLEYECEKLER?
Giriş
Dünyayı ve ülkemizi etkileyen coronavirüs (COVİD-19) salgını nedeniyle 2020 Mart ayının ortalarından itibaren Türkiye İş Kurumu’na yoğun başvurular olmaktadır. Bu yoğun başvurular İŞKUR tarafından hızla değerlendirmeye alınarak Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’na yönlendirilmektedir. İş Müfettişleri tarafından yapılacak uygunluk tespitinden sonra kısa çalışma ödeneğinin ödenip ödenmeyeceğine karar verilmektedir.
Ancak, bu aşamada kısa çalışma ödeneği almaya hak kazanan işveren işçilere ücret kaybı olmaması için kısa çalışma ödeneğine ilave olarak ücret ödemesi yapabilir mi?
Yada zorlayıcı durumun ortaya çıkmasından sonraki bir haftalık yarım ücretin ödenmesi nasıl olacaktır?
Bu yazımızda bu konuyu açıklamaya çalışacağız.
Kısa Çalışma Döneminde Ücret Bordrosu Nasıl Düzenlenecek?
2020 Mart ayı içerisinde Cumhurbaşkanlığı Kararı veya ilgili bakanlıkların genelgesiyle işyerini kapatmak zorunda kalan veya resmi mercilerin kararına bağlı olmaksızın Covid-19 nedeniyle iş yapamaz hale geldiği için işyerindeki çalışmaya ara vermek veya çalışma sürelerini kısaltmak zorunda kalan ve bu sebeple kısa çalışma ödeneğine başvuran işverenlerin bordrolarını ve aylık prim hizmet belgelerini ne şekilde düzenleyeceği konusu önemli bir sorun olarak kaşımıza çıkmaktadır.
Burada mevzuat düzenlemesini hatırlatarak konuyu açıklamaya çalışalım.
1-4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun Ek 2.maddesinde “ Genel ekonomik,
sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak önemli ölçüde azaltılması veya işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durdurulması hallerinde, işyerinde üç ayı aşmamak üzere kısa çalışma yapılabilir. … Zorlayıcı sebeplerle kısa çalışma yapılması halinde, kısa çalışma ödeneği ödemeleri 4857 sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin (III) numaralı bendinde ve aynı Kanunun 40’ıncı maddesinde öngörülen bir haftalık süreden sonra başlar.” Hükmü yer almaktadır.
2-4857 sayılı İş Kanunu’nun 40.maddesinde “24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir.” Hükmü
yer almaktadır.
Kısa çalışma başvurusunda bulunan işverenlerin uygunluk tespiti Müfettişlerce yapıldıktan sonra, İŞKUR kısa çalışmanın başladığı tarihi takip eden günden itibaren başlayarak 90 günlük süre olarak kabul etmektedir. Bu 90 günlük sürenin ilk 7 günlük süresince işveren işçiler çalışmasa bile kanunen yarım ücreti ödemek zorundadır.
Bununla birlikte işyerinde zorlayıcı sebebin başladığı tarihten itibaren 1 hafta süreyle 4857 sayılı Kanunun 40. Maddesine göre işçilere ödenecek yarım ücretin tahakkuku ve SGK’na bildirilmesi özel bir hal almıştır. İşçilere yarım ücret ödenen sürelerle ilgili ücret tahakkuku uygulaması; prim ödeme gün sayısı, ücret tutarı ve ödenecek SGK primi açısından da değerlendirilmeye çalışılacaktır.
Konuyu bir örnek üzerinde açıklamaya çalışalım.
16 Mart 2020 tarihi itibariyle kısa çalışmaya geçtiğini beyan ederek İŞKUR’a müracaat eden işveren ücret bordrosunu ne şekilde düzenleyecektir?
Bu durumda, işveren 16 Mart 2020 itibariyle kısa çalışmaya müracaat etmiş olsa da İŞKUR tarafından kısa çalışma başlangıç tarihi olarak talep tarihini takip eden günden kısa çalışma süresi başlatılmaktadır. Yani işveren öncelikle 2020 Mart ayının ilk 16 günü için normal ücret tahakkuku yapacaktır. Yukarıda belirtilen 4447 ve 4857 sayılı kanunların ilgili hükümleri gereğince 17-23 Mart tarihleri arasındaki 7 günlük süre için işveren tarafından yarım ücret hesaplanacaktır. Bu durumda 24-31 Mart tarih aralığına ilişkin herhangi bir ücret tahakkuku söz konusu olmayacaktır.
Bu durumda işveren 16 Mart 2020 itibariyle kısa çalışmaya geçmiş olsa da, İŞKUR tarafından 17 Mart ila 23 Mart arası yarım ücret ödenen dönem kabul edilmektedir. Bu durumda işveren öncelikle 2020 Mart ayının ilk 16 günü için normal ücret tahakkuku yapacaktır. Yukarıda belirtilen 4447 ve 4857 sayılı kanunların ilgili hükümleri gereğince 17-23 Mart tarihleri arasındaki 7 günlük süre için işveren tarafından yarım ücret hesaplanacak, 24-31 Mart tarih aralığına ilişkin ödemeler İŞKUR tarafından yapılacağından 24-31 Mart tarihleri arasında işveren tarafından herhangi bir ücret tahakkuku söz konusu olmayacaktır.
Buna göre, bir işçinin aylık brüt ücretin 2.943,00 TL., günlük brüt ücretinin 98,10 TL (asgari ücret) olduğunu kabul ettiğimizde;
- 1-16 Mart ücret tahakkuku (98,10*16) 1.569.60- TL
- 17-23 Mart yarım ücret tahakkuku (98,10/2*7) 343,35.-TL olarak hesap edilecektir.
- 24-31 Mart tarih aralığına ait ücret ve prim ödemeleri İŞKUR tarafından yapılacağından işveren tarafından herhangi ücret tahakkuku ve ödeme yapılmayacaktır.
Prime Esas Gün Sayısı Açısından Değerlendirme:
İşyerinde zorlayıcı sebebin varlığı halinde işçilere yarım ücret verileceği 4857 sayılı Kanun 40. Maddesine açıkça belirtilmektedir. Aslında bir çalışma karşılığı olmayan söz konusu ücret karşılığında işçi adına prim günü tahakkuk ettirilecek midir? Bu sorunun cevabını 4857 sayılı Kanunun 46 Maddesinde açıkça belirtilmektedir.
4857 sayılı Kanunun 46. Maddesinde: “Zorlayıcı ve ekonomik bir sebep olmadan işyerindeki çalışmanın haftanın bir veya birkaç gününde işveren tarafından tatil edilmesi halinde haftanın çalışılmayan günleri ücretli hafta tatiline hak kazanmak için çalışılmış sayılır. ….Bir işyerinde işin bir haftadan fazla bir süre ile tatil edilmesini gerektiren zorlayıcı sebepler ortaya çıktığı zaman, 24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebeplerden ötürü çalışılmayan günler için işçilere ödenen yarım ücret hafta tatili günü için de ödenir.”
Yukarıdaki kanun maddelerinden de anlaşılacağı üzere işyerinde zorlayıcı sebepler nedeniyle işçinin çalışamaması halinde çalışılmayan süreler hafta tatili açısından çalışılmış gibi kabul edilmekte ve buna göre ücret ödenmektedir. Çalışılmış gibi kabul edilen ve ücret tahakkuk yapılan söz konusu sürelerle ilgili olarak işçiler adına kısa çalışmanın başladığı tarihten sonraki bir hafta için hem prim gün sayısı hem de ücret tahakkuk ettirilmesi gerekmektedir.
Ödenecek Ücret Miktarı Açısından Değerlendirme:
4857 sayılı Kanunun 40. Maddesinde: “24 ve 25 inci maddelerin (III) numaralı bentlerinde gösterilen zorlayıcı sebepler dolayısıyla çalışamayan veya çalıştırılmayan işçiye bu bekleme süresi içinde bir haftaya kadar her gün için yarım ücret ödenir.” Hükmü mevcuttur.
Bu nedenle zorlayıcı sebebin başladığı ve kısa çalışmaya geçildiği tarihten itibaren bir hafta süreyle işçilere ücreti ½ oranında verilebilir. Bununla birlikte işveren istemesi halinde işçiye ücretini ödeyebilecektir. Kanun koyucu işçiye ücretinin tam ödenmesine ilişkin herhangi bir kısıtlama getirmemiştir.
Ödenecek SGK Primleri Açısından Değerlendirme:
İş kanunun 40. Maddesi gereğince işçilere yarım ücret ödenmesi durumunda sigorta primi nasıl hesaplanacaktır? Kısa çalışma ödeneği uygulamasının başlatılmasıyla kafaları karıştıran en önemli sorulardan birisi de budur. Söz konusu sorunun cevabı 5510 sayılı Kanunun 82. Maddesinde açıkça belirtilmiştir.
5510 sayılı Kanunun 82. Maddesinde “Günlük Kazanç Sınırları” şu şekilde açıklanmıştır.
“Bu Kanun gereğince alınacak prim ve verilecek ödeneklerin hesabına esas tutulan günlük kazancın alt sınırı, sigortalıların yaşlarına uygun asgarî ücretin otuzda biri, üst sınırı ise 16 yaşından büyük sigortalıların günlük kazanç alt sınırının 7,5 katı, ancak sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri için 3 katıdır.
Günlük kazançları yukarıdaki fıkrada belirtilen alt sınırın altında olan sigortalılar ile ücretsiz çalışan sigortalıların günlük kazançları alt sınır üzerinden, günlük kazançları üst sınırdan fazla olan sigortalıların günlük kazançları da üst sınır üzerinden hesaplanır.”
İkinci fıkraya göre sigortalının kazancı alt sınırın altında ise bu kazanç ile alt sınır arasındaki farka ait sigorta primleri ile ücretsiz çalışan sigortalılara ait sigorta primlerinin tümünü işveren öder.
Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere sigortalıya herhangi bir nedenle asgari ücretin günlük miktarının 1/30 ‘ndan aşağı bir ücret verilmesi halinde prime esas kazancın hesabı SPEK (Sigorta Primine Esas Kazanç) alt sınırı üzerinden tahakkuk edilerek ödenecektir.
İşyerinde zorlayıcı bir sebebin varlığı halinde işçilere ½ oranında ücret ödense dahi, söz konusu ücretin SGK’na bildirilmesi SPEK alt sınırı üzerinden yapılacaktır. Bununla birlikte SPEK alt sınırı altında yapılan ücret ödemesinin varlığı halinde sigortalıya ödenecek ücretle SPEK alt sınırı altında kalan farka ilişkin sigorta primlerinin tamamı (işçi payı da dahil) işveren tarafından karşılanacaktır.
Anlaşılacağı üzere işçinin brüt ücretinin asgari ücretin 2 katı ve üstü olduğu durumlarda ücret tahakkuk günlük ücretine karşılık gelen tutarın yarısı şeklinde uygulanacak ve bu tutarın günlük SPEK tutarının altında kalmaması nedeniyle herhangi bir soruna yaşanmayacaktır.
Konuyu yukarıdaki örneğimizle açıklamaya devem edersek;
İşyerinde brüt asgari ücret alan ve 17.03.2020 tarihinde zorlayıcı nedenlerle bir hafta ½ ücret ödenen ve kısa çalışma tabi tutulan sigortalıya yarım ücret verilmesi halinde ücret tahakkuku aşağıdaki şekilde yapılacaktır.
Günlük ücreti |
: |
2.943,00 TL. aylık /30= 98,10 TL. Günlük brüt |
Normal Çalışma Günü |
: |
16 gün X 98,10 TL. = 1.569,60 TL |
Yarım Ücret Ödenen Gün |
: |
7 gün X 49,05= 343,35 TL. Bir haftalık yarım ücret. |
Kısa Çalışma Günü |
: |
7 gün APHB ‘nde “18-Kısa Çalışma Ödeneği” koduyla eksik bildirilecektir. |
SPEK Tutarı |
: |
23 gün x 98,10 = 2.256,30 TL. |
Ödenecek Prim İşçi Payı |
: |
2.256,20-343,35= 1.912,95 x %15,5 =296,50 TL. |
Ödenecek Prim İşveren Payı |
: |
1.912,95 X %22,5= 430,41 TL. |
Fark SPEK Ödenecek işveren payı |
: |
343,35 x %37,5= 128,75 TL. |
Toplam işveren payı |
: |
430,41 + 128,75 = 559,16 TL. |
Sonuç
Kısa çalışma ödeneğinin amacı; işçinin çalışmadığı 3 aylık (90 günlük) döneminden 7 gün düşüldükten sonra 83 günlük ücretinin belirtilen bir oranının devlet (İŞKUR) tarafından ödenmesidir. Kısa çalışma ödeneği alan işverenlerin ayrıca ödeme yapması ve bu ödemeyi ilgili dönem işçilik kayıtlarına yansıtması kısa çalışma ödeneğini geçersiz kılacaktır.
Kısa çalışmanın başladığı ilk yedi günlük yarım ücretin nasıl yapılacağı yukarıda detaylıca izah edilmiştir. Diğer kalan 83 günlük sürede ise, faaliyetin tamamen durması halinde ücret tahakkuk edilmeyeceği, çalışma süresinin azaltılması halinde ise, çalışılan süre dışında kalan çalışılmayan süreye göre kanunda belirtilen oranda ücret ödeneceği, çalışılmayan süreye ilişkin işçiye İŞKUR tarafından ödenen ücrete ilave olarak ücret farkının işverence ödenmemesi gerektiğini söyleyebiliriz.
Nitekim belirtilen bu dönemde ücret tahakkuk edilmeyeceği için SGK Sigortalı Hizmet Listelerinde prime esas kazanç kısmına da sıfır (0) kazanç yazılması gerekeceğinden SGK uygulamalarında bu kriz/salgın dönemi için eksik prim gün bildirimin “18 kodu kısa çalışma ödeneği” şeklinde belirtmek gerekmektedir.
Eğer işverenler/işyerleri, çalıştırdıkları nitelikli/kalifiye elemanı elinde tutmak isterlerse şunu önerebiliriz:
1-İşyerlerinde Kısa Çalışma Ödeneği uygulamasının, faaliyetlerin tamamen durdurulması şeklinde ise, yukarıda da belirtildiği üzere kesinlikle ücret tahakkuku yapılamayacaktır.
2-Ancak eğer kısa çalışma ödeneği işyerinde çalışma sürelerinin azaltılması şeklinde yapılıyor ise;
Bu durumda;
a)-İşçilere Kısa Çalışma Ödeneği aldığı dönemde (örneğin 2020 Nisan ayında) ilgili İŞKUR tarafından sağlanan 12 aylık ücret ortalamasının brüt tutarının %60’nın dışında ödenmeyen farkın “AVANS” adı altında işçilere banka kanalıyla ödenmesi, banka kanalıyla yapılan bu avans ödemelerine örneğin “2020 Temmuz ayın Avansı” şeklinde not düşülmesi, daha sonraki düzenlenecek 2020 Temmuz ayı ücret bordrolarına ve SGK hizmet listesine “İKRAMİYE-PRİM vs.” adı altında yansıtarak kayıt altına alınması gerekmektedir.
b)-Yada kısa çalışmanın yapıldığı dönemde örneğin 2020 Nisan ayında “İKRAMİYE-PRİM” adı altında ödeme yapılabilir ve yapılan bu ödeme 2020 Nisan ayın ücret bordrosuna ve SGK kayıtlarına yansıtılabilir.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta şudur: İşçinin prim ödeme gün sayıları arttırılmadan, çalıştığı dönemin ücretine (örneğin haftalık 22.5 saat çalışarak kısa çalışma yaptırılan iş yerlerinde 15 günlük ücrete) ilave edilerek ödenmesi gerekmektedir.
Kısa çalışma ödeneği başvurusu hakkında bilgi için tıklayın.
Koronavirüs salgını ile ilgili düzenlemeler hakkındaki diğer yazılar için tıklayın.
Vergi, SGK, İş, Ticaret Mevzuatı ile ilgili güncel konularda sorularınıza cevap almak; uygulamaya yönelik makaleleri , yargı kararları,genelgeleri ve özelgeleri düzenli olarak takip etmek için siz de abonemiz olun.