Maliye Postası Dergisi
BEYANNAMENİN SİSTEMSEL BİR SIKINTI NEDENİYLE YASAL SÜREDEN SONRA VERİLMESİ HALİNDE UYUMLU MÜKELLEF İNDİRİMİ
DANIŞTAY DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2022/1647
Karar No : 2023/3605
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesi uyarınca 2018 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde yer verilen 1.200.000-TL’lik vergi indiriminin mahsuben iadesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile bu tutarın hesaplanacak yasal faizle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 2017/Mayıs dönemine ilişkin muhtasar beyannamenin yasal sürenin son gününü takip eden ilk iş günü verildiği, beyanname vermeme kastının bulunmadığı, bu yükümlülüğün sistemsel bir sıkıntından kaynaklı olarak sehven yerine getirilemediği ayrıca beyannameye istinaden tahakkuk eden vergilerin yasal süresi içerisinde ödendiği, “...(Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz.)...” düzenlemesi da nazara alındığında, beyannameyi süresinde vermekle beraber beyanname içeriğinde eksiklik ya da hata yapan mükelleflerin dahi vergi indiriminden faydalanabileceği, esasa etkili olmayan usuli eksikliklerin yasaların tanıdığı haklardan yararlanılmasına engel olmayacağından, davacının vergiye uyumlu mükellef olarak kabulünün hukuk ve hakkaniyet gereği olduğundan, aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği, haksız olarak tahsil edilen 1.200.000-TL’nin ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle davacıya iadesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline, 2018 yılı kurumlar vergisi beyannamesine göre fazladan ödenen 1.200.000-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işletilecek tecil faizi ile birlikte iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45/3. maddesine istinaden davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı şirket tarafından, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesi uyarınca 2018 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde yer verilen 1.200.000-TL’lik vergi indiriminin mahsuben iadesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 28/04/2020 tarih ve 136952 sayılı işlemin iptali ile bu tutarın hesaplanacak yasal faizle birlikte iadesi istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Vergiye Uyumlu Mükelleflere Vergi İndirimi” başlıklı mükerrer 121. maddesinde, ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlarla kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’inin, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirileceği, şu kadar ki hesaplanan indirim tutarının, her hâl ve takdirde 1 milyon Türk lirasından (2018 yılı için 1.200.000-TL) fazla olamayacağı, indirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutarın, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebileceği, bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarların red ve iade edilmeyeceği, birinci fıkrada yer alan tutarın, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanacağı, bu şekilde hesaplanan tutarın %5’ini aşmayan kesirler dikkate alınmayacağı, Cumhurbaşkanının, birinci fıkrada yer alan oranı ve tutarı iki katına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye, kanuni oran ve tutarına getirmeye; Maliye Bakanlığı, maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu belirtilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
