Maliye Postası Dergisi
ANONİM ŞİRKETLERDE YÖNETİM KURULU ÜYELERİNİN TABİ OLDUĞU ÖZEN VE BAĞLILIK YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN İSTİSNALARI
Ufuk ÜNLÜ
Anonim şirket; sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirkettir. Anonim şirketlerde, esas sözleşmeyle atanmış veya genel kurul tarafından seçilmiş, bir veya daha fazla kişiden oluşan bir yönetim kurulu bulunur. Anonim şirket yönetim kurulu üyelerinin tedbirli bir yönetici gibi hareket etmeleri gerekir. Daha açık bir ifadeyle üyelerin, şirket menfaatlerini ön plana alarak görev yapmaları esastır. Özen ve bağlılık yükümlülüğü olarak anılan bu kural, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda yer almış ve söz konusu kural istisnaları da dâhil olmak üzere çalışmamızın konusunu oluşturmuştur.
Yönetim Kurulu Üyelerinin Özen ve Bağlılık Yükümlülüğü
6102 sayılı Kanunun 369’uncu maddesine göre, anonim şirket yönetim kurulu üyeleri ve yönetimle görevli üçüncü kişiler, görevlerini tedbirli bir yöneticinin özeniyle yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini dürüstlük kurallarına uyarak gözetmek yükümlülüğü altındadırlar.
Mülga Ticaret Kanunundaki (6762 sayılı) özen ve bağlılık yükümlülüğü ise anılan Kanunun 320’nci maddesinde “İdare meclisi azalarının şirket işlerinde gösterecekleri dikkat ve basiret hakkında Borçlar Kanununun 528 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü tatbik olunur” şeklinde ifade bulmuştur.
Göndermelerden oluşan, bu sebeple "görsel" olmaması bir yana karmaşaya da yol açan ve öğretide şiddetle eleştirilen 6762 sayılı Kanunun 320 nci maddesinden tamamen ayrılan 369 uncu madde, özeni, tedbirli bir yönetici ölçüsü ile tanımlamış ve aynı zamanda şirketin menfaatlerinin gözetilmesine vurgu yapmıştır. Düzenlemenin yeniliği, çağdaş düzenlemelere uygun olarak, üyelerin ve yöneticilerin görevlerini yerine getirirken özenle hareket ettikleri karinesinin açıkça belirtilmiş olmasıdır. Böylece, ispat yükü aksini iddia edenlere aittir.
Özen yükümü yönetim kurulu üyeleriyle yöneticileri kapsayacak şekilde kaleme alınmıştır. Yöneticilerin ayrıca zikredilmeleri, yönetim hakkının devri halinde özellikle önem taşımaktadır.
6762 sayılı Kanunun 320 nci maddesinde göndermeler sonunda varılan nesnel (objektif) ve öznel (sübjektif) özen ölçüleri açık değildir. 6762 sayılı Kanun sistemi çeşitli yorumlara ve tartışmalara yol açtığı için terk edilmiştir. Anılan ölçünün terk edilmesinin bir diğer sebebi de 6762 sayılı Kanunun kabul ettiği ölçünün işletme konusuna sıkı sıkıya bağlanmış olmasıdır. Ücret alan yönetim kurulu üyesinde "iş"in gerektirdiği özen bunun kanıtıdır. Böyle bir ölçü, bir çelik üretim şirketinde yönetim kurulu üyelerinin yüksek teknik bilgiyi haiz olmalarının şart olduğu yorumlamasına hak kazandırabilir.