Diğer Haberler
Yıllarca Para Ödedi Tapu Dairesi’nde Hayatının Şokunu Yaşadı
Isparta’da yıllardır aidat ödediği kooperatiften daire çıkan vatandaş, evini üzerine almak için gittiği Tapu Müdürlüğü’nde hayatının şokunu yaşadı.Vatandaş Tapu Müdürlüğünde dairesinin, yönetim kurulu tarafından üçüncü bir şahsa satıldığını öğrendi.
Kooperatif yetkililerinin sürekli kendisini oyalamasıyla gerçeğin Tapu Müdürlüğü’nde ortaya çıktığını anlatan vatandaş, izni dışında başkasına satıldıktan üzerine bir de 600 bin lira tutarında ipotek konulan dairesini alabilmek için savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Vatandaş bununla ilgili ‘Resmi Belgede Sahtecilik’ ve ‘Nitelikli Dolandırıcılık’ suçlarından hukuk mücadelesi başlattı.
Vatandaşın avukatı Muhammed Ali Kaya ise yaşanan mağduriyeti şöyle özetledi; “Müvekkil bize başvurduktan sonra biz tapuyla ilgili araştırmamızı yaptık. Yaptığımız araştırmada, tapunun kooperatif veya müvekkil adına değil, başka üçüncü bir kişinin adına olduğunu tespit ettik. Konunun derinine indiğimiz zaman, olayla ilgili bambaşka mağduriyetlerin olduğunu gördük. Müvekkilim zaten işin hukuki olmayan kısımlarını anlattı. Burada kooperatif üyesi olan müvekkilimin, kooperatif sayesinde buradan bir daire alma niyeti var. Bir vatandaşın, ömrü hayatında çalışıp elde edebileceği 1 veya 2 dairedir. Birçok vatandaş için bu geçerli. İnsanlar, tüm birikimini bunun için harcamakta. Müvekkil, tapu dairesine gittiğinde karşılaştığı manzara, gerçekten insanın içini acıtan cinsten.”
“Konu araştırıldığında, kooperatif yönetiminin, bir genel kurul kararı olmadan kendilerine daire satma yetkisi verdiklerini ve ‘Hükmü Şahsiyet Belgesi’ ile beraber kooperatife ait bir daireyi, kat karşılığı sözleşmede kooperatifin olması gereken arkadaki 2 tane iş yerini de üçüncü kişilere sattığını gördük” diyerek açıklamalarını sürdüren Avukat Muhammed Ali Kaya, “Kooperatiften bir yer satın aldığınız zaman, şahısların muhakkak ki genel kurullara katılması gerekir. Genel Kurul’dan bir yetki alınmadan, kooperatif yetkilileri ve yönetim kurullarının, bu daireyi üçüncü kişilere satma yetkisi bulunmamakta. Bu dairelerin üçüncü şahsa satıldıktan sonra olayın daha da vahamet içeren kısmını gördük. Üçüncü şahıs, satışı vekaletname ile satın alıyor. Ardından, vekaletname ile satın aldığı müvekkile ait bu tapu ve dairenin üzerine yaklaşık 600 bin liralık bir ipotek koyuyor. İpotekli olan bir dairenin, artık hukuki olarak geri dönüşü çok mümkün değil. Bunun yerine yapmamız gereken işlem, burada haksız fiili, yani dolandırıcılık eylemini gerçekleştiren kişilere karşı tazminat başvurusu yapmak. Savcılığa suç duyurusunda bulunarak, şahıslar hakkında, ‘Resmi Blegede Sahtecilik’, ‘Özel Belgede Sahtecilik’ ve ‘Nitelikli Dolandırıcılık’, kooperatif yönetiminden kaynaklı cezai müeyyideleri uygulanmakta. Biz de bunu uyguladık. Şu an itibariyle, savcılıkla müşterek bir şekilde dosyamız devam etmekte” dedi.
Avukat Kaya açıklamalarında ayrıca şu görüşlerde bulundu; “Biz, konuyu savcılığa ilettik. Buradan sonra şahıslarla hiçbir şekilde, herhangi bir kontak kurulamıyor. Savcılık aşamasında, şahıslardan, yönetim kurulu üyelerinden veya başka herhangi birisi, başkaları tarafından darp - cebir, tehdit yoluyla bu daireleri sattığına yönelik suç duyurusu olduğunu öğrendik. Ancak, bu olayı incelerken çok enteresan bir durumla daha karşılaştık. Sözleşme gereği kat karşılığı kooperatife düşmesi gereken 2 tane iş yeri, bir anda kooperatif yönetim kurulu üyeleri veya başkanına, kendilerine devredildiğini, devirden sonra da üçüncü kişilere satıldığı öğrendik. Burada, ihmalin boyutları bambaşka seviyeye çıktı. Zaten, konuyla ilgili bilgileri zaten savcılığa ilettik, beraber bir şekilde dosyayı takip ediyoruz” ifadelerine yer verdi.