Maliye Postası Dergisi
YARGI AŞAMASINDA TARHİYAT VE CEZALARA İLİŞKİN ÇÖZÜM YOLU OLARAK KANUN YOLUNDAN VAZGEÇME MÜESSESESİNE GENEL BİR BAKIŞ
Fırat İNSEL
1-Kanun Yolu Kavramı
Mahkemelerin karar verirken yanlışlık yapma ihtimali her zaman mevcuttur. ki bu durum mahkemeyi oluşturanların da birer insan olmasından kaynaklanır. Ayrıca bu ihtimal, mahkeme kararı ile kendi beklentisi uyuşmayan taraf için bir hata şüphesi yaratacaktır. Bu sebeplerle, hem mahkeme kararlarının hukuka uygun şekilde verilmesini sağlamak hem de tarafların şüphelerini gidererek adalet duygularını pekiştirmek amacıyla kanun yollarına ihtiyaç duyulmaktadır. Kanun yolları olağan ve olağanüstü olmak üzere ikili bir ayrıma tabi tutulabilir. Bu ayrımının belirleyici unsurunu ise ‘kesin hüküm’ kıstası oluşturur. Buna göre mahkemece verilen nihai kararın şekli anlamda kesinleşmesinin önüne geçen kanun yolları olağan kanun yolları iken, kesinleşmiş nihai kararlara karşı başvurulan kanun yolları ise olağanüstü kanun yollarıdır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda olağan kanun yolları istinaf ve temyiz yolu olarak kabul edilmişken, olağanüstü kanun yolu olarak ise yargılamanın yenilenmesi kabul edilmiştir. Burada peşinen belirtmek gerekir ki VUK m.379’da getirilen imkândan, yalnızca istinaf ve temyiz (yani olağan kanun yolları) yolundan feragat durumunda faydalanılabilir. İYUK’ta üç farklı kanun yolu öngörülmüştür. Bu üç kanun yolundan istinaf ve temyiz olağan kanun yolları, yargılamanın yenilenmesi ise olağanüstü kanun yolu niteliğindedir.
Kanun yoluna başvurma, davanın tarafları açısından bir hak niteliğindedir. Bu sebeple hakkın sahipleri olan kişiler yani davaya taraf olanlar bu haklarından feragat edebilirler. Ancak feragatin geçerli olması için öncelikle bu hakkın doğmuş olması gerekmektedir. Yargıtay da vermiş olduğu birçok kararında ‘doğmamış olan bir haktan feragatin mümkün olmamasının’ evrensel bir hukuk kuralı olduğunun altını çizmektedir. Dolayısıyla istinaf veya temyiz yoluna gitmekten vazgeçmenin hüküm ifade etmesi için, öncelikle istinaf veya temyize başvuru hakkının doğmuş olması gerekmektedir. Kanun yolunda Vazgeçme de kelime anlamı olarak mükelleflerin kanuni olarak bu haklarından feragat etmeleri anlamına gelmektedir.
2-Kanun Yolundan Vazgeçmenin Mevzuatsal Çerçevesi
İdare ile mükellefler arasında vergi ve cezalara ilişkin olarak ortaya çıkan ihtilafların yargı aşamasında da mükelleflerin tercihlerine bağlı olarak sonlandırılması, yargı mercilerinin iş yüklerinin azaltılması ile uyuşmazlık konusu vergi ve cezaların müessese kapsamında tahakkuku ve tahsilinin sağlanması amacıyla 7/12/2019 tarihli ve 30971 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 7194 sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 27 nci maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 379 uncu maddesi başlığıyla birlikte yeniden düzenlenmek suretiyle vergi sistemimizde “Kanun yolundan vazgeçme” müessesesi ihdas edilmiştir.
7194 sayılı Kanunun 27. maddesi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mülga durumda bulunan 379. maddesi aktif hale getirilmiş ve madde ‘Kanun Yolundan Vazgeçme’ başlığı ile düzenlenmiştir. Ayrıca bu düzenlemeye ilişkin tebliğ düzenlemesi ise 20.02.2020 tarih ve 31045 sayılı 517 sayılı Vergi Usul Kanunu genel tebliğidir. Kanuni düzenleme de Söz konusu hükümler aşağıdaki gibidir: