Maliye Postası Dergisi
YABANCI DERNEKLER TÜRKİYE’DE YABANCI BİR VAKIF KURABİLİR Mİ?
Levent BAŞAK
1. GİRİŞ
Gerek ulusal, gerekse uluslararası alanda faaliyet gösteren en önemli sivil toplum kuruluşlarının başında dernek ve vakıflar gelmektedir. Dernekler kişi topluluğu olmakla birlikte vakıflar mal topluluğu niteliğindeki kuruluşlardır. Birbirinden tamamen farklı hukukî statüye sahip bu kurumların kuruluş ve faaliyet esasları farklı kanunlarla düzenlenmiştir. Yabancı dernek ve vakıfların faaliyetleri de ilgili Kanun ve Yönetmelik hükümlerine göre yerine getirilir.
Türkiye’de faaliyet gösterecek derneklerin tâbi olduğu Kanun, 5253 sayılı Dernekler Kanunu’dur. (DK)(1) Derneklerin faaliyetlerine ilişkin olarak ise Dernekler Yönetmeliği(2) uygulanır. Türkiye’de faaliyet gösterecek vakıflar ise 5737 sayılı Vakıflar Kanunu(3) hükümlerine göre faaliyet gösterir. Vakıfların faaliyet esaslarına ilişkin olarak ise Vakıflar Yönetmeliği(4) hükümleri uygulanır.
Türkiye’de faaliyet gösteren dernek ve vakıfların temel faaliyet esasları için ise 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu (TMK)(5) hükümleri uygulanır. Yabancı bir dernek veya vakfın Türkiye’deki faaliyet esasları için öncelikle TMK hükümlerinin irdelenmesi gerekir. Daha sonra ise dernek ve vakıflarla ilgili özel hükümler uygulanır.
Yurt dışında yerleşik yabancı bir derneğin Türkiye’de yabancı bir vakıf kurmasının mümkün olup olamayacağı ile ilgili olarak uygulamada tereddütler yaşamaktadır. Bu nedenle, tarafımıza bu konuda yöneltilen sorulara cevap vermek adına bu makalemizde yurt dışında yerleşik yabancı bir derneğin Türkiye’de yabancı bir vakıf kurup kurumayacağı hususu tartışılacak ve konu hakkındaki düşüncelerimize yer verilecektir.
2. TÜRK MEDENİ KANUNU HÜKÜMLERİNE GÖRE DERNEK VE VAKIFLAR(6)
TMK’nın 101’inci maddesinde vakıfların tanımı aşağıdaki şekilde yapılmıştır:
“Madde 101- Vakıflar, gerçek veya tüzel kişilerin yeterli mal ve hakları belirli ve sürekli bir amaca özgülemeleriyle oluşan tüzel kişiliğe sahip mal topluluklarıdır.
Bir malvarlığının bütünü veya gerçekleşmiş ya da gerçekleşeceği anlaşılan her türlü geliri veya ekonomik değeri olan haklar vakfedilebilir.
… (Kanunun üçüncü fıkrası, Anayasa Mahkemesi’nin 17/4/2008 tarihli ve E.: 2005/14, K.: 2008/92 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir.)
Cumhuriyetin Anayasa ile belirlenen niteliklerine ve Anayasanın temel ilkelerine, hukuka, ahlâka, millî birliğe ve millî menfaatlere aykırı veya belli bir ırk ya da cemaat mensuplarını desteklemek amacıyla vakıf kurulamaz.”
TMK’nın 101’inci maddesi esas alındığında, Türkiye’de vakıf kurulması ve vakıfların temel faaliyet esaslarını şu başlıklar altında özetlemek mümkündür:
1- Türkiye’de gerçek veya tüzel kişiler vakıf kurabilir. Kanun maddesinde gerçek veya tüzel kişilerin hukukî statüsü ile ilgili bir hüküm yer almadığı için yabancı bir gerçek veya tüzel kişi de Türkiye’de vakıf kurabilir.
2- Vakıflar tüzel kişiliğe sahip mal topluluklarıdır.
3- Yerli veya yabancı gerçek veya tüzel kişiler bir malvarlığının bütünü veya gerçekleşmiş ya da gerçekleşeceği anlaşılan her türlü geliri veya ekonomik değeri olan hakları vakfedilebilir.
4- Yerli veya yabancı gerçek veya tüzel kişilerin Türkiye’de Cumhuriyetin Anayasa ile belirlenen niteliklerine ve Anayasanın temel ilkelerine, hukuka, ahlâka, millî birliğe ve millî menfaatlere aykırı veya belli bir ırk ya da cemaat mensuplarını desteklemek amacıyla vakıf kurması mümkün değildir.
TMK’nın vakıfları ilgilendiren bir diğer düzenlemesi 117’nci maddede yer almaktadır. Bu maddede yer alan düzenleme aşağıdaki gibidir:
“Madde 117- Vakıfların malları üzerinde zilyetlik yoluyla kazanma hükümleri uygulanmaz.
Derneklerin uluslararası faaliyette bulunmalarına ve üst kuruluş kurmalarına ilişkin hükümler kıyas yoluyla vakıflar hakkında da uygulanır.
Kamuya yararlı veya özel kanunlarla kurulan vakıflar hakkındaki özel hükümler saklıdır.”
TMK’nın 117’nci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan düzenleme uyarınca Türkiye’de faaliyet gösteren derneklerin uluslararası faaliyette bulunmalarına ve üst kuruluş kurmalarına ilişkin hükümler kıyas yoluyla vakıflar hakkında da uygulanır. Bunun için TMK’nın 91’inci maddesi hükmünün uygulanması gerekir. Madde hükmünde aşağıdaki düzenleme yer almaktadır.
“Madde 91- (4778 sayılı Kanunun 34’üncü maddesiyle değişen ve 02.01.2003 tarihi itibariyle yürürlüğe giren madde)
Dernekler, tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere uluslararası faaliyette ve işbirliğinde bulunabilirler, yurt dışında şube açabilirler ve yurt dışında kurulmuş dernek veya kuruluşlara üye olarak katılabilirler.”
TMK’nın 91’inci maddesine göre Türkiye’de faaliyet gösteren derneklerin uluslararası faaliyetleri ile ilgili olarak şu tespitlerin yapılması mümkündür:
1- Türkiye’de faaliyet gösteren dernekler tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere uluslararası faaliyette ve işbirliğinde bulunabilirler,
2- Türkiye’de faaliyet gösteren dernekler yurt dışında şube açabilirler
3- Türkiye’de faaliyet gösteren dernekler yurt dışında kurulmuş dernek veya kuruluşlara üye olarak katılabilirler.
Yabancı derneklerin Türkiye’deki örgütlenme modelleri ise TMK’nın 92’nci maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddede “2. Yabancı dernekler” başlığı altında yapılan düzenleme şu şekildedir:
“Madde 92- (4778 sayılı Kanunun 35’inci maddesiyle değişen ve 02.01.2003 tarihi itibariyle yürürlüğe giren madde)
Yabancı dernekler, Dışişleri Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığının izniyle Türkiye’de faaliyette ve işbirliğinde bulunabilirler, şube açabilirler, üst kuruluşlar kurabilir ve kurulmuş üst kuruluşlara katılabilirler.”
Bu madde hükmü esas alındığında yabancı derneklerin Türkiye’deki örgütlenme modelleri ile ilgili olarak şu tespitlerin yapılması mümkündür:
1- Yabancı dernekler Dışişleri Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanlığının izniyle Türkiye’de faaliyette ve işbirliğinde bulunabilirler,
2- Yabancı dernekler Türkiye’de şube açabilirler,
3- Yabancı dernekler Türkiye’de üst kuruluşlar kurabilir ve kurulmuş üst kuruluşlara katılabilirler.
TMK’nın 92’nci maddesine göre, yabancı dernekler Türkiye’de vakıf kuramazlar. Derneklere ait iktisadî işletmelerin de vakıf kurması mümkün değildir. Yabancı dernekler Türkiye’de ancak ve ancak şube açabilirler, üst kuruluşlar kurabilir ve kurulmuş üst kuruluşlara katılabilirler.
3. VAKIFLAR KANUNU’NA GÖRE TÜRKİYE’DE VAKIF KURMA ESASLARI(7)
VK’nın 5’inci maddesinde “Yeni vakıfların kuruluşu, mal varlığı, şube ve temsilcilikleri” başlığı altında aşağıdaki düzenlemeye yer verilmiştir.
“MADDE 5 – Yeni vakıflar; Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre kurulur ve faaliyet gösterirler.
Yeni vakıfların kuruluşunda amaçlarına göre özgülenecek asgarî mal varlığı her yıl Meclisçe belirlenir.
Yeni vakıflar, vakıf senetlerinde yazılı amaçlarını gerçekleştirmek üzere Genel Müdürlüğe beyanda bulunmak şartıyla şube ve temsilcilik açabilirler. Beyannamenin düzenlenmesine ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.
Yabancılar, Türkiye’de, hukukî ve fiilî mütekabiliyet esasına göre yeni vakıf kurabilirler.”
VK’nın 5’inci maddesine göre vakıflar TMK hükümlerine göre kurulur. VK’nın 5’inci maddesinin son fıkrasına göre yabancılar da Türkiye’de vakıf kurabilir. Ancak yabancıların Türkiye’de vakıf kurabilmesi için hukukî ve fiili mütekabiliyet esası aranır. Yani Türkiye’de yerleşik gerçek veya tüzel kişiler yabancı bir ülkede vakıf kurma hakkına sahipse ve fiilen bu konuda aykırı bir düzenleme olmadığı suretle o ülkede yerleşik yabancı gerçek veya tüzel kişiler de Türkiye’de vakıf kurabilir.
VK’nın 5’inci maddesine göre yabancılar madde hükmündeki hukukî ve fiili mütekabiliyet esasına göre Türkiye’de vakıf kurma hakkına sahip olmakla birlikte TMK’nın 92’nci maddesine göre yabancı derneklerin Türkiye’de vakıf kurması mümkün değildir. Yabancı dernekler Türkiye’de şube açabilirler.
Kişisel kanaatimize göre yabancı derneklerin Türkiye’de şube açabilmesine karşılık vakıf kuramamasının mantıki bir gerekçesi yoktur. Her ne kadar yerli veya yabancı dernekler kâr amacıyla faaliyet göstermeseler de derneklerin sahibi oldukları taşınır ve taşınmaz malları belirli bir amaca tahsis etmek suretiyle vakıf kurmasında bir sakınca bulunmamaktadır. Ancak bunun için TMK’nın 92’nci maddesinde değişiklik yapılması gerekir.
4. DERNEKLER KANUNU’NA GÖRE YABANCI DERNEKLERİN TÜRKİYE’DEKİ FAALİYETLERİ(8)