Yüzde 16 ile Almanya, yüzde 13 ile İtalya, yüzde 11 ile de Fransa ankette vergi açısından "en zorlu" ülkeler olarak yer alırken, vergisel açıdan "en belirsiz" ülkeler yüzde 100 ile Fransa ve Rusya, yüzde 93,3 ile İtalya, yüzde 88,9 ile de Hırvatistan şeklinde sıralandı.

Deloitte Türkiye Vergi Bölümü Ortaklarından Erdal Dinçtürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, söz konusu anketin 28 ülkeden 803 vergi yöneticisinin katılımıyla gerçekleştiğini, ankete Türkiye'den de 40'a yakın kişinin katkı sağladığını söyledi.

Ankette vergi yöneticilerinin nabzını ölçtüklerini belirten Dinçtürk, katılımcılara vergi konusunda en avantajlı ülkenin neresi olduğunu sorduklarını, bu soru karşısında büyük bir kesimin Hollanda dediğini kaydetti.

"VERGİ KONUSUNDA EN ÇOK ŞİKAYET, MEVZUAT DEĞİŞİKLİKLERİNDEN GELİYOR"

Dinçtürk, ankette vergi açısından "en az tercih edilen" ülkelerin de sorulduğunu, yanıtlara göre bu ülkelerin Almanya, İtalya ve Fransa'nın olduğunu anlatarak, "Katılımcılar bu ülkelerde yatırım yapmak ya da bu ülkeler üzerinden yatırım yapmanın zor olduğunu belirtti." dedi.

Hollanda'nın uluslararası ticarette ve vergi konusunda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğuna işaret eden Dinçtürk, liberal mevzuata sahip söz konusu ülkenin, girişimciler ile mali idareler arasındaki ilişkilerin en rahat olduğu ülkelerin başında geldiğini dile getirdi.

Dinçtürk, Hollanda'da iş yapmak isteyenlerin önceden vergi dairesine gidip, "Bir iş yapacağım ve bu iş sonucunda şu faaliyetlerde bulanacağım. Vergilendirmesini de şu çerçevede yapmak istiyorum, uygun mudur?" diye sorduğunda, söz konusu ülkede yazılı ve hızlı bir cevap alabildiğini, bu cevabın da bağlayıcı olduğunu ifade etti.

Yatırımcılar için bunun önemli bir kriter olduğunun altını çizen Dinçtürk, "Çünkü biliyorlar ki bu işi o ülkede yaparlarsa belli sınırlar içinde bir vergi ödeyecekler ve maliyetlerinin de ne olacağını bilecekler." diye konuştu.

Dinçtürk, Almanya gibi çok gelişmiş bir ülkenin vergi açısından zor olmasının ise kuralcılık ve buradaki denetimlerin çok sıkı olmasından kaynaklandığını anlattı.

Avrupa'da yabancıların vergi konusunda en çok şikayet ettiği konuların başında mevzuattaki değişliklerin geldiğini aktaran Dinçtürk, "Çünkü mevzuatın sürekli değişmesi, aldıkları stratejik kararın hedefinden şaşması demek." değerledirmesinde bulundu.

TÜRKİYE'DE VERGİ AÇISINDAN BELİRSİZLİK OLDUĞUNU DÜŞÜNENLERİN ORANI YÜZDE 57

2015 Avrupa Vergi Anketi'ne göre, "merkezlerinin bulunduğu ülkenin vergi açısından belirsiz olduğunu" düşünen Avrupalı katılımcıların oranı 2015 yılında yüzde 53,7'ye geriledi. Bu oran 2013'teki ankette yüzde 60 çıkmıştı.

Türkiye'de ise vergi açısından belirsizlik olduğunu düşünen Türk katılımcıların oranı son ankette yüzde 57 düzeyinde gerçekleşti.

Ankete göre katılımcıların yarısından çoğu, Matrah Aşındırma ve Kar Aktarımı (BEPS) Eylem Planı'na bağlı olarak uyumluluk yüklerinin artacağını düşünüyor. Katılımcıların üçte biri ise bu ek yükün ülke bazında raporlama gereksinimlerinden kaynaklanacağına inanıyor.

Türkiye'de katılımcıların yüzde 49 ile neredeyse yarısı, BEPS'in sonucu, uyumluluk açısından ek bir yük gelip gelmeyeceğinden emin olmadıklarını ifade etti.

Yine Türkiye'deki katılımcıların yarısı, BEPS Eylem Planı'na bağlı, mevzuat ve ülkeler arası anlaşmalarda değişiklikler beklerken, yüzde 24'ü etkisinin ne olacağını bilmediğini kaydetti.

Avrupa ve Türkiye'deki vergi yöneticilerinin büyük bir kısmı, BEPS'in çifte vergilendirmeye sebep olabileceğini dile getirdi.

Ankette, Avrupalı vergi uzmanlarının yüzde 63'ünün zamanlarının çoğunu vergi birimlerinin yönetimine, yüzde 60'ının şirketin diğer iş birimleri ile iletişime, yüzde 37'sinin ise vergi konusundaki teknik işlemlere harcadığı belirlendi.

Türkiye'deki vergi uzmanları ise en çok zaman ayırdıkları işlemin yüzde 70 ile vergi biriminin yönetimi olduğunu vurguladı. Bunu, yüzde 43 ile diğer iş birimleri ile iletişim ve İK yönetimi takip ederken, hemen ardından yüzde 41 ile vergi otoriteleriyle ilişkiler geldi. Teknik işlere ayrılan zaman yüzde 19 ile Avrupalı katılımcıların altında kaldı.

Ankette "vergi beyannamelerinin zamanında ve doğru bir şekilde yapılması ve uyum" konusu, Türk katılımcılarının ortak endişesini oluştururken, bu yıl katılımcıların yüzde 76'sı bu konuda endişelerini dile paylaştı.

Avrupalı katılımcılar ise "vergi mevzuatında yaşanan değişiklikleri" bir numaralı endişe unsuru olarak gösterdi.