Diğer Haberler
Vergi Cennetlerine İlişkin Anlaşmayı İmzalamayan ABD Dünyanın En Büyük Vergi Cenneti
Vergi cenneti olarak bilinen İsviçre, Cayman Adaları, Singapur ve Hong Kong'un da aralarında bulunduğu 100'e yakın ülkenin taraf olduğu anlaşmayı imzalamaya yanaşmayan ABD, bu sayede servetlerine yeni sığınak arayan dünya zenginlerinin en gözde adresi haline geldi.
Geçtiğimiz günlerde Bloomberg'de yayımlanan bir makalede, paralarını vergi cenneti özelliğini yitirmek üzere olan bölgelerden ABD'ye taşıyan zenginler arasında bir Türk ailenin de olduğu iddiasına yer verildi. Uluslararası finans şirketi Rothschild & Co'nun Nevada eyaletindeki Reno şehrinde bulunan ofisinin eski avukatı Scott Cripps'in makaledeki demeçlerine göre, söz konusu Türk aile, varlıklarını Bahamalar'dan ABD'ye taşımak için şirkete başvurdu. Şu an BNP Paribas için çalışan Cripps, AA muhabirinin konuyla ilgili sorularını yanıtsız bıraktı.
Rothschild & Co Basın Sözcüsü Emma Rees ise "Cripps tarafından anlatılan örnekler ve durumlar, gerçek değil farazidir ve sadece örnek amacıyla verilmiştir" dedi. Rees, Cripps'in neden özellikle bir Türk aileyi örnek verdiği sorusuna ise şirketin politikaları gereği müşteri profilleri hakkında konuşamayacağı cevabını verdi. Öte yandan ABD Hazine Bakanlığı yetkilileri de AA muhabirinin, "ABD, neden OECD'nin bilgi paylaşım anlaşmasını imzalamıyor?" ve "ABD, Türkiye ile Temmuz 2015'te imzaladığı finansal bilgi değişimi anlaşması kapsamında Türk hükümetine, ABD'de yatırım yapan Türk vatandaşlarına ilişkin ne tür bilgiler sağlıyor?" gibi sorularına yanıt vermekten kaçındı.
Amerikan yasalarına göre, ülke dışında yaşayan yabancıların ABD sınırları içindeki yatırımlarından kazandıkları pasif gelirler vergiye tabi tutulmuyor. Daha da önemlisi bu gelirler, ABD'nin, OECD'nin bilgi paylaşım anlaşmasını imzalamaması nedeniyle yabancıların kendi ülkelerindeki vergi kurumlarına rapor edilemiyor. Böylece İsviçre ve Cayman Adaları gibi bölgelerdeki hesaplardan ABD'ye taşınan para, adeta tereyağından kıl çeker gibi vergiden kaçırılıyor.
Ancak ABD hükümeti, kendi vatandaşlarının yurt dışındaki mal varlıkları ve gelirlerini vergiden kaçırmasını önlemek amacıyla 2010 yılında Yabancı Hesaplar Vergi Uyum Yasası’nı (FATCA) çıkarttı.
FATCA’yla yabancı ülkelerdeki finansal kuruluşlarının, Amerikalı kişi ve kurumların sahip oldukları hesapları ABD vergi makamlarına raporlamasını şart koşan ABD, bu yasaya uymayan kuruluşlara yüzde 30 stopaj vergisi uyguluyor. Dolayısıyla ABD finansal piyasalarında işlem yapmak isteyen yabancı finans şirketleri, her seferinde ceza ödememek için FATCA'ya uymak zorunda kalıyor. Merkezi Virginia'da bulunan Tax Analysts'in Kıdemli Vergi Politikası Uzmanı Robert Goulder, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, ABD'nin, yabancı finansal kuruluşları kendisine bilgi vermeye zorlamasına rağmen aynı kuralı ABD'deki şirketlere uygulamamasını "iki yüzlülük" olarak nitelendirdi. Goulder, "ABD, verdiği vaaza kendisi uymuyor. FATCA'nın uygulamaları karşılıklı değil. Yani ABD bankalarının, diğer ülkelerdeki bankalar gibi yabancı yatırımcılarla ilgili bilgileri paylaşması gerekmiyor. Bunun nedeni de açık; ekonomimiz bankalardaki yabancı yatırımlardan fayda sağlıyor" görüşünü paylaştı.