Maliye Postası Dergisi
TEŞVİK BELGELİ YATIRIM HARCAMALARINA TANINAN KDV İSTİSNASI İLE İLGİLİ ÖZELLİKLİ DURUMLAR
Yiğit YILDIZ
Klasik İktisadi Düşüncenin ileri sürdüğü temel politika önerilerinin, 1929 Ekonomik Buhranına çare olamaması Keynesyen İktisadi Düşüncenin sahne almasına ve adından sıklıkla söz ettirmesine neden olmuştur. Keynesyen Ekole göre devlet, ekonomik istikrarsızlıklara müdahale etmelidir. Bunu ise para politikasından ziyade maliye politikası araçları ile yapmalıdır. Çünkü maliye politikası araçlarının efektif talep üzerindeki tesiri, para politikası araçlarına göre daha etkin ve verimlidir. Keynes, maliye politikası araçları olan kamu harcamaları, kamu gelirleri, borçlanma ve bütçe ile devletin ekonomiye aktif şekilde müdahalesini salık vermektedir.
Keynesyen İktisadın öne sürdüğü maliye politika tavsiyeleri ise ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre farklılık gösterebilmektedir. Gelişmiş ülkeler ekonomik istikrarsızlıklarla mücadelede ekonomik karar birimlerinin harcanabilir gelir düzeyini etkileyecek uygulamaları hayata geçirmektedirler. Gelişmekte olan ülkeler sınıfına mensup olanlar ise sermaye faktörünün kıt olması nedeniyle ağırlıklı olarak teşvik uygulamalarını benimsemektedirler. Zira istikrarlı ekonomik büyüme için sermaye kritik öneme sahip bir değişkendir. Bu noktada ulusal ve uluslararası sermayeyi ülke bünyesine çekecek teşvik politikaları, istikrarlı büyüme seviyesinin yakalanması bakımından kilit bir role sahiptir.
Gelişmekte olan ülkeler sınıfına mensup olan ülkemizde de ekonomik büyümenin motoru konumundaki yatırımlar, birçok uygulama desteklenmektedir. Çalışmamızın konusu da olan teşvik belgeli yatırımlar söz konusu uygulamaların belki de en dikkat çekicileri arasında yer almaktadır. Zira hâlihazırdaki uygulama, yatırım teşvik belgesi sahiplerine hatırı sayılır vergisel avantajlar sunmaktadır. Bu vergisel kolaylıklar ise yatırımda bulunma konusunda karar aşamasında olan gerek yerli gerekse yabancı yatırımcıları cesaretlendirmektedir. Yatırım teşvik belgesi sahiplerine belirli şartlar altında sağlanan en temel avantaj ise hiç şüphe yok ki, KDV istisnasıdır. Vergi idaresi yatırımları teşvik etmek amacıyla, yatırım teşvik belgesi ekinde yer alan makine-teçhizat alımının ve bazı hizmetlerin KDV den istisna olduğunu belirtmiştir.
Diğer yandan ülke ekonomimiz hâlihazırda enflasyonist bir süreç içerisindedir. Aynı zamanda döviz kurunda zaman zaman dalgalanmalar yaşanmaktadır. Bu süreç ise yatırım teşvik belgesi kapsamında yer verilen yatırım harcama tutarlarının çoğunlukla artış yönünde değişmesine ortam hazırlayabilmektedir. Benzer şekilde bahsedilen süreç yatırımcıların, belge kapsamındaki alımları ile ilgili olarak, fiyat güncellemeleri, vade farkı, kur farkı gibi sonradan ortaya çıkan durumlarla karşılaşmalarına yol açabilmektedir. Karşı karşıya kalınan bu durum ise teşvik belgesinde yer verilen yatırım harcamalarını arttırıcı nitelikteki bu hususların KDV istisnası kapsamında olup olmadığı noktasında mükellefleri ikilemde bırakmaktadır. Bu çalışmanın amacı, yatırım teşvik belgesi kapsamındaki yatırım harcamalarını arttırıcı nitelikteki söz konusu hesapta olmayan durumların, KDV istisnası karşısındaki durumlarını netleştirmektir.
1.Yatırım Teşvik Uygulaması
Yatırımlar, Bakanlar Kurulu Kararı ve bu Karar’ın uygulanmasına ilişkin tebliğ hükümleri çerçevesinde desteklenmektedir. Bu doğrultuda yatırım teşvik uygulamasında iki ana hukuki düzenleme dikkate alınmaktadır. Bunlardan ilki, 19.06.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan, 2012/3305 sayılı “Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar” ’dır. İkinci düzenleme ise 20.06.2012 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanan “2012/1 Sayılı Uygulama Tebliğidir”.
Yatırım Teşvik Sisteminin amaçları arasında;
. Cari açığın azaltılması amacıyla ithalat bağımlılığı yüksek olan ara malı ve ürünlerin üretiminin artırılması,
. Teknolojik dönüşümü sağlayacak yüksek ve orta-yüksek teknoloji içeren yatırımların desteklenmesi,
. En az gelişmiş bölgelere sağlanan yatırım desteklerinin artırılması,
. Bölgesel gelişmişlik farklılıklarının azaltılması,
. Destek unsurlarının etkinliğinin artırılması,
. Kümelenme faaliyetlerinin desteklenmesi.
Yer alır.
Çalışma konumuzun odak noktası olan KDV istisnası; Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında yurt içinden ve yurt dışından temin edilecek yatırım malı makine ve teçhizat ile belge kapsamındaki yazılım ve gayri maddi hak satış ve kiralamaları için katma değer vergisinin ödenmemesi şeklinde uygulanır.
Yatırım teşvik belgesi, yatırımın tipik özelliklerini bünyesinde barındıran, yatırımın tespit edilen asgari koşullarına elverişli olarak gerçekleştirilmesi durumunda, belge üstünde kayıt altına alınan destek unsurlarından yararlanma olanağı sağlayan ve 2012/3305 sayılı Karar’ın hedefleri doğrultusunda gerçekleştirilecek yatırımlar için düzenlenen bir belgedir.
2.Mevzuat
Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında olup, yurt içinden ve yurt dışından temin edilecek yatırım malı makine ve teçhizat ile belge kapsamındaki yazılım ve gayri maddi hak satış ve kiralamaları için tanınan vergi istisnası, 3065 sayılı KDV Kanunu’nun 13/d maddesinde hüküm altına alınmıştır. Madde hükmü şöyledir:
“Yatırım Teşvik Belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki makina ve teçhizat teslimleri ile belge kapsamındaki yazılım ve gayri maddi hak satış ve kiralamaları (Şu kadar ki, yatırımın teşvik belgesinde öngörüldüğü şekilde gerçekleşmemesi halinde, zamanında alınmayan vergi alıcıdan, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir. Zamanında alınmayan vergiler ile vergi cezalarında zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılının başından itibaren başlar).
İlgili madde hükmüne göre, yatırım teşvik belgesi olan mükellefler, yatırım teşviki olan yatırımlarına dönük olması koşuluyla, makine ve teçhizat alımları ile yazılım ve gayri maddi hak alım ve kiralamaları KDV’den istisna edilmiştir.
3.Özellikli Durumlar