Maliye Postası Dergisi
TEKNOPARKA TAŞINILMADAN ÖNCE BAŞLANAN VE BU BÖLGEDE DEVAM EDEN FAALİYETLERİN VERGİLENDİRİLMESİ
Ertan AYDOĞAN
1. Giriş
Emek yoğun ekonomiden, bilgi ve teknoloji yoğun ekonomiye geçişin en önemli parametrelerinden biri de Teknoloji Geliştirme Bölgeleridir. Yaygın bilinen adıyla Teknoparklar ülkelerin araştırma geliştirme, teknoloji ve patent üretim merkezleri olarak tanımlanabilir. Bir başka ifadeyle ise teknoparklar; üniversiteler/araştırma kurumları ve sanayi kuruluşlarının aynı ortam içerisinde araştırma, geliştirme ve inovasyon çalışmalarını sürdürdükleri; birbirleri arasında bilgi ve teknoloji transferi gerçekleştirdikleri; akademik, ekonomik ve sosyal yapının bütünleştiği organize araştırma ve iş geliştirme ekosistemleridir. Uluslararası Bilim Parkları Derneği’nin (The International Association of Science Parks, IASP) tanımına göre teknoparklar; ana amacı, bünyesindeki bilgi tabanlı firmaların, yenilikçilik ve rekabetçilik kültürünü destekleyerek ve öne çıkararak toplumun zenginliğini artırmak olan, uzmanlaşmış profesyonellerce yönetilen bir girişimdir. Bu amaçların sağlanabilmesi için bir teknopark; üniversiteler, Ar-Ge kuruluşları, firmalar ve pazar arasında bilgi ve teknoloji akışını yönetir ve teşvik eder; kuluçka merkezleri yardımıyla yenilikçi firmaların oluşmasını ve büyümesini kolaylaştırır; yüksek kalitede mekân ve olanaklar sağlar ve diğer katma değerli hizmetleri sunar.
Bu çalışmada, teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyet gösteren firmaların bu faaliyetlerine teknoparka taşınmadan önce başlamaları ve teknoparklarda devam etmeleri halinde kurumlar vergisi ve KDV açısından nasıl vergilendirilmesi gerektiği konusu irdelenecektir.
2. Teknoparklar
İlk örneklerine 2. Dünya savaşı sırasında rastlanan teknoparkların ilki 1952 yılında ABD’nin Kuzey Kaliforniya bölgesinde Standford Research Park(Silikon Vadisi) ismiyle kurulmuştur. Dünyadaki ikinci teknopark ise İngiltere’de 1972 yılında kurulan Heriot-Watt Üniversitesi’dir. Dünya genelinde 1980 yılının sonlarına doğru teknoparklar hızla yaygınlaşmış ve bugün pek çok ülkede örnekleri bulunmaktadır.
2001 yılında 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile yasal zemine kavuşan Teknoloji Geliştirme Bölgeleri; üniversiteleri, araştırmacıları, iş dünyasını bir araya getirerek, teknoloji üretimi ve ürünlerin ticarileşmesine izin vermektedir. 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu’ndaki tanıma göre, TGB (Teknoloji Geliştirme Bölgesi), yüksek/ileri teknoloji kullanan ya da yeni teknolojilere yönelik firmaların, belirli bir üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü ya da AR-GE merkezi veya enstitüsünün olanaklarından yararlanarak teknoloji veya yazılım ürettikleri/geliştirdikleri, teknolojik bir buluşu ticari bir ürün, yöntem veya hizmet haline dönüştürmek için faaliyet gösterdikleri ve bu yolla bölgenin kalkınmasına katkıda bulundukları, aynı üniversite, yüksek teknoloji enstitüsü ya da AR-GE merkez veya enstitüsü alanı içinde veya yakınında; akademik, ekonomik ve sosyal yapının bütünleştiği siteyi veya bu özelliklere sahip teknoparkı ifade eder.
Ülkemizde mevcut teknoloji geliştirme bölgelerinin büyük bölümü üniversite odaklı teknoparklardır. Ancak organize sanayi bölgelerinde kurulmuş teknoparklara ek olarak, özellikle Anadolu kentlerinde olmak üzere, ildeki önemli kamu ve sanayi kurum ve kuruluşların üniversiteler ile işbirliğinde, ilin genelini temsilen teknoparklar da mevcuttur.
2001 yılından itibaren uygulanmaya başlanan Kanun neticesinde 85 tane Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmuştur. Bunlardan 71 tanesi çalışmalarını sürdürmekte iken, diğerleri yapılaşmalarını tamamlama aşamasındadır. Ağustos 2020 itibarıyla; faaliyette olan teknokentlerde Ar-Ge çalışmalarını yürüten firmaların sayısı 5.920’ye ulaşmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde, 2020 yılı Ağustos ayı itibarıyla toplam 60.757 personele istihdam sağlanmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde tamamlanan Ar-Ge proje sayısı 36.963, yürütülen Ar-Ge projesi 10.208 adettir. Yabancı sermaye açısından baktığımızda; Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde toplam 317 yabancı/yabancı ortaklı firma yer almaktadır. Bölgelerde faaliyet gösteren firmalar tarafından tescil ettirilen patent sayısı 1.201 ve başvuru süreci devam eden patent sayısı 2.734’tür.
Dünyada teknoloji girişimciliğinin geldiği noktada üniversitelere yakın bölgelerde gerçekleştirilen üniversite-sanayi işbirliğinin yanında şehir merkezlerinde yer alan ortak çalışma alanlarında, kuluçka merkezlerinde, girişimciler etkileşim halinde faaliyetlerini sürdürmektedir. Ülkemizdeki Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerini geliştirmek ve desteklemek amacıyla var olan devlet desteklerinin yanı sıra bu ekosistemin en önemli etkenlerinden biri olan sermaye fonlarının özel sektörün ayıracağı kaynaklarla kurulması ve güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. Teknoparklarda faaliyet gösteren girişimcilerin üniversite-sanayi işbirliği ile geliştirdikleri projelerin hayata geçirilmesi, projelerde ortaya çıkan ürünlerin prototipinin oluşturulması, testlerinin yapılması amacıyla bölge yönetici şirketlerine altyapı, idare binası ve kuluçka merkezi için yardım amaçlı verilen desteğin yanı sıra Ar-Ge binası, atölye ve buralarda yer alacak ekipmanlara yönelik desteklerde verilebilir.
Teknoparklardaki faaliyetlere ilişkin muafiyet ve istisnaların 31/12/2023 yılına kadar uygulanması düzenlenmişken, 03/02/2021 tarih ve 31384 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7263 sayılı Kanun uyarınca anılan tarih 31/12/2028 olarak yeniden düzenlenmiştir.
3. Teknopark Bölgesine Taşınılmadan Önce Başlanan Faaliyetlerin Durumu
4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinde;
“Bu Kanunun uygulanmasında;
...
c. Araştırma ve Geliştirme (AR-GE): Araştırma ve geliştirme, kültür, insan ve toplumun bilgisinden oluşan bilgi dağarcığının artırılması ve bunun yazılım dahil yeni süreç, sistem ve uygulamalar tasarlamak üzere kullanılması için sistematik bir temelde yürütülen yaratıcı çalışmaları,
...
l) Yazılım: Bir bilgisayar, iletişim cihazı veya bilgi teknolojilerine dayalı bir diğer cihazın çalışmasını ve kendisine verilen verilerle ilgili gereken işlemleri yapmasını sağlayan komutlar dizisinin veya programların ve bunların kod listesini, işletim ve kullanım kılavuzlarını da içeren belgelerin, belli bir sistematik içinde, tasarlama, geliştirme şeklindeki ürün ve hizmetlerin tümü ile bu ürün ya da mal ve hizmetlerin lisanslama, kiralama ve tüm hakları ile devretme gibi teslim şekillerinin tümünü,
...
İfade eder.”
hükümlerine yer verilmiştir.