Sonraki yıl hiç prim yatırmadan ancak yatırmış gibi göstererek yine sahte hasarlar ile tazminat talep ediyor. En yaygın olan suiistimallerden birisi hasar sonrası faturaların şişirilmesi. Bu işlem genellikle tamir servisleri ile birlikte yapılıyor. Sahte kaza tespit tutanağı da yine servisler ile birlikte yapılıyor. Buna göre örneğin kaza yapmamış bir araç sanki yapmış ve sonrasında tamir edilmiş gibi gösterilerek sigorta şirketinden tazminat alınıyor.

En önemli sahtecilik suçlarından birisi de bir ekp tarfından planlananlar. Örneğin araçları tamamen kullanılmaz hale getirmek için çalışan birkaç ekipten bile söz ediliyor. Bu kişiler sağlam araçları duvara çarparak pert ediyor, sigortadan para alınmasını sağlıyor. Bunlar için özel eğitimli şoförler bile mevcut. Yine araçları önce çaldırıp sonra aynı araçların şasi numaralarını değiştirip Anadolu’ya satan önemli bir çetenin geçen yıl emniyat tarafından çökertildiği kaydediliyor. İşte bu nedenle planlanmış sahteciliklerin sayısı 731’den 325 adede indi. Tabii asıl olarak hem polisin hem de sigorta şirketlerinin istihbarat elemanlarının hasarları artık kanıtlama imkânlarının teknolojik gelişme ile birlikte önemli oranda artmış olması asıl etken. Artık birisi kaza yaptığı yeri söylediğinde MOBESE veya diğer kameralar ile orada kaza olup olmadığı kolayca ortaya çıkıyor. Hastanelerdeki otomasyon sayesinde kimin hangi tedaviyi gördüğü de kolayca görülüyor.

1 yılda sahte fatura, sahte yaralanma ve prim suiistimali hiç yapılmadı. Sahte kaza tutanağı yarıya indi. Organize planlanmış hasarlar da 440’tan 325’e geriledi.