Maliye Postası Dergisi
SGK’NIN UYGULADIĞI HACİZLER ARTIK DAHA KOLAY KALDIRILABİLECEK
Vakkas DEMİR
I- GİRİŞ
SGK, 5510 sayılı Kanun’un 88. maddesine göre, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 51., 102. ve 106. maddeleri hariç,diğer maddelerini uygulama yetkisine sahip bulunmaktadır. Ayrıca, SGK, 6183 sayılı Kanun’un uygulanmasında Maliye Bakanlığı ile diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanmaktadır.
27.03.2018 tarihli ve 30373 sayılı Resmi Gazete'nin 2. mükerrer sayısında yayımlanarak, 1 Nisan 2018 tarihinde yürürlüğe giren 7103 sayılı Kanunun 2 nci maddesi, SGK’nın alacakları nedeniyle koymuş olduğu hacizlerin kaldırılmasıyla ilgili çok önemli kolaylıklar ve yenilikler getirilmiştir.
Bu makale çalışmamızda, 7103 sayılı kanunun 2. maddesiyle, 6183 sayılı Kanuna ilave edilen 74/A maddesinin getirdiği kolaylık ve yeniliklerin vatandaşa bakan yönünü uygulamaya dönük somut örneklerle açıklamaya çalışacağız.
II- HACİZ KONUSUYLA İLGİLİ YASAL MEVZUAT
7103 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde; “MADDE 2- 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna 74 üncü maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 74/A maddesi eklenmiştir.
“Bazı hallerde haczin kaldırılması
MADDE 74/A- Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince haczedilen mal üzerindeki hacizler aşağıdaki şartların sağlanması halinde kaldırılır.
1. Mahcuz malın bu Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendinde sayılan mallardan olması.
2. Mahcuz mala biçilen değer ile %10 fazlasının, ilk sırada haciz tatbik eden tahsil dairesine ödenmesi (Şu kadar ki, madde kapsamında ödenecek tutar, Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine olan ödeme zamanı gelmiş, tecil edilmiş veya muacceliyet kesbetmiş borçların toplamından fazla olamaz.).
3. Mahcuz mala ilişkin takip masraflarının ayrıca ödenmesi.
4. Hacze karşı dava açılmaması veya açılmış davalardan vazgeçilmesi.
Haczedilen malın değer tespiti bu Kanun hükümlerine göre yapılır. Ancak, menkul mallar için her halükarda tahsil dairesince bilirkişiye değer biçtirilir.
Bu madde kapsamında haczin kaldırılması halinde aynı mala, haczin kaldırıldığı tarihten itibaren üç ay müddetle Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerince, bu Kanunun 13 üncü maddesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla, haciz tatbik edilemez. Bu hüküm, haczi kaldırılan malın üçüncü şahıslar tarafından amme borçlusu lehine teminat olarak gösterilen mal olması halinde, üçüncü şahsın bu Kanun kapsamına giren borçları için uygulanmaz.
Bu madde hükmünden yararlanmak üzere başvuruda bulunarak hacze karşı açtığı davalardan vazgeçen borçlunun, haczi kaldırılan mal ile ilgili açtığı davalar mahkemelerce incelenmez; herhangi bir sebeple incelenir ve karara bağlanırsa bu karar hükümsüz sayılır.
Tahsil edilen paralar, söz konusu malın aynından doğan motorlu taşıtlar vergisi ve bu vergiye bağlı fer’i alacaklar ile vergi cezalarına, mahcuz mala haciz tatbik etmiş dairelerin sırasıyla; takip konusu olan, muaccel hale gelmiş bulunan, ödeme zamanı gelmiş henüz vadesi geçmemiş olan ve tecil edilmiş bulunan alacaklarına, haciz sırasına göre mahsup edildikten sonra haciz tatbik etmemiş dairelerin bu fıkrada belirtilen alacaklarına garameten taksim edilir.
Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir.” hükümleri bulunmaktadır. Yazımın bundan sonraki bölümünde, SGK’nın konuyla ilgili yayınlamış olduğu 2018/31 sayılı Genelge de dikkate alınarak, uygulamaya dönük somut açıklamalar yapılacaktır.
III- SGK TARAFINDAN KONULAN HACİZLERİN KALDIRILMASI KOLAYLAŞTIRILDI
7103 sayılı kanunun 2. maddesiyle 6183 sayılı Kanuna ilave edilen 74/A maddesinin getirdiği kolaylık ve yenilikler, aşağıda somut olarak ve örneklerle açıklanmıştır.
1) 7103 sayılı Kanundan önce, SGK, alacaklarının tamamını tahsil etmeden, haciz koyduğu malın (menkul veya gayrimenkul) üzerindeki haczi hiçbir şekilde kaldırmıyordu. 7103 sayılı Kanundan sonra, haczedilmiş malın değeri ile bu değerin % 10 fazlasının (takip masrafları ile birlikte) SGK alacakları için ödenmesi durumunda, haczedilen mal üzerindeki haciz kaldırılmaktadır.
Örnek olarak, SGK’nın Bay A’dan 10 milyon TL alacağı bulunmaktadır. SGK, Bay A’nın bu borcu nedeniyle yaklaşık 7 milyon değerindeki tarlasına haciz koymuş ve satış işlemlerini başlatmıştır.
7103 sayılı Kanundan önceki uygulamaya göre, Bay A, tarlanın değeri kadar olan tutarı (7 milyon TL) SGK’ya ödeyip, tarla üzerindeki haczin kaldırılmasını istese, SGK Bay A’nın bu talebini kabul etmiyordu. Bu durumda, SGK, Bay A’dan hem 7 milyon TL’yi alamıyordu, hem de borcun tamamımı (10 milyon TL) tahsil edemiyordu.
7103 sayılı Kanundan sonra, örneğimizdeki Bay A, haczedilen mala biçilen değer (7 milyon TL) ile bu değerin % 10 fazlasını (700 bin TL) SGK’ya (takip masrafları ile birlikte) ödediği takdirde, haczedilen mal üzerindeki haciz işlemi bütünüyle kaldırılacaktır.
Başka bir örnek vermek gerekirse, Bay B’nin SGK’ya olan 200 bin TL tutarlı borcundan dolayı 100 bin TL değerindeki otomobiline SGK tarafından haciz konulmuştur. 7103 sayılı Kanundan önce olsaydı, aracın değeri kadar SGK’ya ödeme yapılsa bile, borcun tamamı ödenmeden SGK tarafından uygulanan haciz kaldırılmıyordu. 7103 sayılı Kanundan sonra ise,Bay B, aracın değeri ve değerinin % 10 fazlası kadar (110 bin TL ve takip mastafı) SGK’ya ödeme yaptığında, aracına uygulanan haciz kaldırılacaktır.
7103 sayılı Kanunla gelen bu uygulama çok yerinde ve vatandaş için faydalı olmuştur. Çünkü, özellikle otomobil ve araç hacizlerinde, ihaleye çıkılıp ihale sürecinin uzaması, satılan mala bazı zamanlar müşteri çıkmaması gibi nedenlerden dolayı araçlar adeta hurdaya çıkmakta, Devlet alacağını tahsil edememekte ve ülke ekonomisine zarar verilmekteydi.
2) 74/A maddesi kapsamında kaldırılan hacizler sonucunda, haczin kaldırıldığı tarihten itibaren, haciz konulan menkul veya gayrimenkule 3 ay süreyle SGK tarafından haciz uygulanamayacaktır. Bu durumda vatandaş, haczin kaldırıldığı menkul veya gayrimenkulünü istediği şekilde satabilecektir. Ancak, haczi kalkan malla ilgili 6183 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi çerçevesinde bir durum varsa (mal kaçırma, borçlunun ikametinin olmaması, borçlunun hileli yollara başvurması vb. nedenler) SGK tarafından hiçbir süreye bağlı kalınmadan haciz tatbik edilmesi mümkün olacaktır.
3) 74/A maddesi kapsamı dışındaki hacizlerde, icra takip masrafları satılan malın değerinden düşülerek tahsil edilmektedir. Ancak, 74/A maddesi kapsamında kaldırılacak hacizlerde, SGK tarafından ne kadar icra masrafı yapılmışsa, bu icra/takip bedelini borçlunun ayrıca ödemesi gerekmektedir. Ayrıca, açılmış olan davalardan feragat edilmesi de, 74/A maddesi kapsamından faydalanmanın bir diğer şartıdır.
D) 74/A maddesi kapsamında yapılacak haciz işlemlerinde, hacizli mal tutarı, güncel borç miktarını karşılamıyorsa, başka bir ifade ile borçlunun haczi kaldırmak için yaptığı ödeme miktarından fazla borç mevcut ise, kalan miktar için icra takibine devam edilecektir.
Örnek olarak; Bay C’nin SGK’ya 40 bin TL tutarlı borcundan dolayı, 20 bin TL tutarlı aracına haciz konulmuştur. Bay C, takip masrafları ile 22 bin TL’lik tutarlı (araç değerinin % 10 fazlası) ödediği takdirde, aracındaki haciz işlemi kaldırılacaktır. Ancak, geri kalan 20 bin TL tutarlı borç için SGK tarafından Bay C hakkında icra takibi yapılmaya devam edilecektir.
4) 74/A maddesi kapsamında vatandaş tarafından yapılacak ödemenin azami tutarı (takip masrafları hariç) borç miktarından fazla olamayacaktır. Örnek olarak, Bay D’nin SGK’ya olan 50 bin TL’lik borcundan dolayı 100 bin TL tutarlı arsasına haciz konulmuşsa, SGK tarafından arsanın toplam değeri üzerinden vatandaştan ödeme yapılması istenemeyecektir. Bay D’nin, 55 bin TL ödemesi durumunda (takip masrafları hariç) aracındaki haciz kaldırılması gerekmektedir.
IV- SONUÇ
7103 sayılı kanunun 2. maddesiyle 6183 sayılı Kanuna ilave edilen 74/A madde ile SGK’nın uyguladığı haczin kaldırılması işlemlerine büyük kolaylıklar getirilmiştir.
7103 sayılı Kanundan önce, SGK’nın haciz koyduğu menkul veya gayrimenkullerdeki hacizler, borcun tamamı ödenmediği müddetçe kaldırılmıyordu. 7103 sayılı Kanundan sonra, borçlu kişiler hacizli malın değeri ile birlikte % 10 fazlasını SGK’ya öderse (takip masrafları ile birlikte) ve varsa açılan davadan feragat ederse, hacizli malın üzerindeki haciz işlemi bütünüyle kaldırılmakta ve 3 ay sonrasına kadar aynı mala haciz konulamamaktadır. 7103 sayılı Kanunla gelen bu uygulama vatandaş odaklı, çok faydalı ve tahsil kabiliyeti yüksek bir mevzuat olmuştur.
Vergi SGK, İş, Ticaret Mevzuatı ile ilgili güncel konularda uygulamaya yönelik makaleleri , Danıştay Kararları ve özelgeleri düzenli olarak takip etmek, ücretsiz yayınlarımızdan ve danışmanlık hizmetimizden yararlanmak için siz de abonemiz olun.