Maliye Postası Dergisi
SEÇİLEN VEYA KAMU GÖREVİNE ATANAN İŞÇİYE KIDEM TAZMİNATI ÖDENİP ÖDENEMEYECEĞİ
Mehmet YALÇIN
I- GİRİŞ
Belediye başkanı seçilen, milletvekili seçilen veya memurluğa atanan, sözleşmeli personel olarak göreve başlayan işçiye işçilikte geçen süre için kıdem tazminatı ödenip ödenmeyeceği konusu Anayasa Mahkemesi Kararı, Yargıtay Kararları, Sayıştay Kararı ve dönemin Maliye Bakanlığı görüşü doğrultusunda işlemeye çalışacağız.
II- KIDEM TAZMİNATI KAVRAMI VE ÖDENME ŞARTLARI
Kıdem tazminatı; iş sözleşmesi kanunda öngörülen hallerden biri ile sona eren ve kanunda öngörülen asgari sürenin üstünde çalışmış olan işçiye veya ölümü halinde mirasçılarına, işveren tarafından ödenen ve miktarı işçinin çalışma süresi ve ücretine göre belirlenen paradır.
Kıdem tazminatı ödenme şartları, mülga 1475 sayılı İş Kanunu’nun halen yürürlükte bulunan 14’üncü maddesinde düzenlenmiştir.
Bu madde hükmüne göre;
4857 sayılı Kanuna tabi işçilerin iş sözleşmelerinin;
İşveren tarafından Kanunun 25’nci maddesinin (II) numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında feshedilmesi.
İşçi tarafından Kanunun 24’üncü maddesi uyarınca feshedilmesi.
Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyla feshedilmesi.
Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla feshedilmesi.
506 sayılı Kanunun 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle feshedilmesi.
Kadının evlendiği tarihten itibaren 1 yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi.
İşçinin ölümü sebebiyle.
son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir.
III- SEÇİLENLERE KIDEM TAZMİNATI ÖDENİP ÖDENEMEYECEĞİ
Somut uyuşmazlıkta davacı 09.02.2015 tarihli el yazılı ve “milletvekilli aday adaylığı nedeni ile istifa ediyorum” içerikli istifa dilekçesi ile iş akdini kendisi sona erdirmiştir. Bu istifa haklı nedene dayanmamaktadır. Mahkemece milletvekilli aday adaylığı nedeni ile işten ayrılmanın haklı neden olarak düzenlenmediği gözetilerek davacının şartları bulunmayan kıdem tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
Başvurucu işçi olarak çalıştığı kamu kurumundan mahalli idareler genel seçiminde belediye başkanı seçilmesi nedeniyle istifa ettiği ve çalıştığı süreye ait kıdem tazminatını alamadığı gerekçesiyle maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Kanunun lafzından başka bir işe başlamak veya seçimle siyasi bir göreve seçilmek haklı fesih sebebi sayılmadığı gibi, Yargıtay içtihatlarında da belediye başkanı seçilmenin haklı fesih sayıldığı bir içtihada rastlanılmamıştır. Başvurucu da bahsedilen iddiasını destekleyecek bir yargı kararı sunmamıştır. Bu durumda ilgili Kanun hükümleri ve Yargıtay içtihatlarına göre somut başvuru konusu olayda mülkiyet hakkı kapsamında kıdem tazminatı hakkına bağlı meşru beklentinin mevcut olmadığı, somut başvuruya konu davada da başvurucunun bu iddiasını Mahkeme önünde kanıtlayamadığı ve Mahkemenin başvurucunun kıdem tazminatı alacağı iddiasını reddettiği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle, başvurunun “konu bakımından yetkisizlik” nedeniyle kabul edilemez olduğuna oy birliği ile karar verildi.
IV- KAMU GÖREVİNE ATANANLARA KIDEM TAZMİNATI ÖDENİP ÖDENEMEYECEĞİ