Maliye Postası Dergisi
SAHTE ÇEK İÇİN AÇILAN CEZA DAVASINA YÖNELİK İŞLEMLER
Salih ÇALAL
1. Giriş
Hukuken çek, özel bir belgedir. Ancak kanun koyucu ticarî hayatta büyük yer tutan ve ciro ile veya buna bile gerek görülmeksizin tedavül eden çekleri ve diğer kambiyo senetlerini daha ciddî bir şekilde korumak istemiş ve bunlarda sahtecilik yapılması hâlinde, resmî belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümlerin uygulanmasını kabul etmiştir. Sahte çekler, çek düzenleme yetkisi olmayan kişi ya da kişilerce haksız kazanç elde etmek amacıyla sahte ya da bir başka çekin bilgileri kullanmak suretiyle oluşturulan çeklerdir. Bu durumda hem resmi belgede sahtecilik hem de dolandırıcılık suçları karşımıza çıkmaktadır.
Sahte çek ile karşılaşıldığında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulması veya ceza mahkemelerinde dava açılması halinde alacağın tahsiline imkân kalmamış olabilir. Bu gibi durumlarda icra davası açmadan doğrudan ceza davası açıldığında şüpheli alacak karşılığı ayrılıp ayrılamayacağı konusunu irdelemek üzere çalışmamız kaleme alınmıştır.
2. Kıymetli Bir Evrak Olarak Çek Kavramı
Çekler, ticari bir alışverişten doğan ödeme yükümlülüğünün belirli bir vadeye ertelenmesine yarayan ödeme araçlarıdır. Yapılması gereken ödeme için yeteri kadar nakit varlık bulunmadığında ya da ödemenin anlık yapılması durumunda nakit varlık sıkıntısı çekileceğinin anlaşıldığı durumlarda çekler devreye girmektedir.
Çek, bir borç senedi ya da senetlerde olduğu gibi belli bir süre sonunda senet bedelinin ödenmesi vaadi değildir. Çekler, ancak bankalar üzerine keşide edilebilir ve çek olarak bankalarca çıkarılan çek karneleri kullanılabilir. Bankalar dışında bir kimse üzerine çek keşidesi, havale niteliğindedir ve bu durumda çeklere ilişkin kurallar uygulanmaz. Çek düzenleyen sahibine “keşideci”, çekin muhatabı ve meblağı alacak kişiye “lehdar”, ödeme yapacak olan tarafa da “muhatap” denir. Bankada bir karşılığı olmadan düzenlenen çeklere “karşılıksız çek” denir. Çekin üzerinde lehdarın adı yazılı ise “nama yazılı çek”, lehdarın adı bulunmuyorsa “hamiline çek” denir. Hamiline çek, (hamil: taşıyıcı) çeke sahip olan kişiye ödenir. Birçok ülkede, çekin karşılığının hesapta bulundurulmaması idari yaptırıma bağlanmıştır.
Çek, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 780 ve 823. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Ayrıca 5941 Sayılı Çek Kanunu gereğince çek, ticari bir ilişkiden kaynaklı tacirler arasında borç ödeme aracıdır. Kanunun amacı, amacı, çek defterlerinin içeriklerine, çek düzenlenmesine, kullanımına, çek hamillerinin korunmalarına ve kayıt dışı ekonominin denetim altına alınması önlemlerine katkıda bulunmaya ilişkin esaslar ile çekin karşılıksız çıkması ve belirlenen diğer yükümlülüklere aykırılık hâllerinde ilgililer hakkında uygulanacak yaptırımları belirlemektir.
Karşılığı bulunan çek, hesabın bulunduğu muhatap bankanın herhangi bir şubesine ibraz edildiğinde hamilin varsa vergi kimlik numarası saptandıktan sonra ödenir. Ancak çek, hesabın bulunduğu şubeden başka bir şubeye ibraz edildiğinde, o şubece karşılığı sorulmak suretiyle ödenir. “Karşılıksızdır” işlemi, muhatap bankanın hamile kanunen ödemekle yükümlü olduğu miktarın dışında, çek bedelinin karşılanamayan kısmıyla sınırlı olarak yapılır. Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, bin beş yüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
Türkiye’de çek, “ileri vadeli çek uygulaması” nedeniyle fiilen bir “ödeme aracı” olmaktan uzaklaşmış, bono gibi kullanılan bir kıymetli evrak haline gelmiştir. Türkiye’de çekin karşılığının hesapta bulundurulmaması halinde cumhuriyet savcılıkları tarafından “çek düzenleme yasağı” ve “çek hesabı açma yasağı” yaptırımları uygulanmaktadır.
Sahte çek denildiği zaman bu eylemi gerçekleştirenlerin başvurdukları birkaç yöntem bulunmaktadır. Bu yöntemlerin en başında ikiz çekler gelmektedir. Tespit edilmesinin zor olması nedeni ile en çok kullanılan sahtecilik yöntemi olan ikiz çek yönteminde, güvenilir bir firmaya ait olan çek bilgileri kopyalanarak farklı çekler oluşturulmaktadır. Düzenlenen sahte ikiz çekin üzerinde yer alan bilgiler banka aracılığı ile teyit edilmek istenildiği zaman, güvenilir bir şirkete ait bilgiler kullanıldığı için bankalar da bu çeklere olumlu dönüş yapmaktadır. İkiz çekler ile hem bilgileri kullanılan firma ve sahibi hem de çeki ödeme olarak alan taraf mağdur edilmektedir. Sıklıkla başvurulan bir diğer sahte çek yöntemi de hayali çeklerdir. Hayali çekler, kalpazanlar tarafından matbaa ya da gelişmiş yazıcılar ile basılmış ve bankalar ile herhangi bir alakası bulunmayan kâğıt parçalarıdır. Bankalara ait çeklerin taklit edilerek aynısının üretilmesi ve bu sahte çeklerin doldurularak ödeme aracı olarak kullanılması da son derece yaygın olan bir durumdur. Bu durumda yalnızca ödemeyi alan taraf mağdur edilmektedir. Mağduriyet yaratan bir başka durum da çeklerin karşılıksız çıkmasıdır. Çek yaprağının bir bankaya ait olduğu ve üzerinde yazan bilgilerin de büyük ölçüde gerçeği yansıttığı bu çeklerin mağduriyet yaratmasının sebebi, üzerinde yazan vadede çek bedelinin ödenmemesidir. Bu bazen ödeme yapacak olan tarafın maddi olarak yetersiz kalmasından kaynaklandığı gibi, bazen de kasıtlı olarak yapılmaktadır.
3. Sahte Çek İçin Şüpheli Alacaklar Karşılığı Ayrılması