Maliye Postası Dergisi
SAĞLIK HARCAMALARININ BEYAN EDİLEN GELİRDEN İNDİRİMİ
Mustafa Hakan ALEMDAROĞLU
Giriş
Gelir vergisi kanunu uyarınca mükellefler bir takvim yılında elde ettikleri safi kazanç üzerinden vergilendirilmektedir. Safi kazancın tespitinde mükelleflerce elde ettikleri hasılattan bu hasılatı elde edebilmek için katlandıkları giderleri indirim konusu yapılabilmektedir. Ayrıca beyan edilen gelirin olması şartıyla ve beyannamede göstermek şartıyla bazı harcamalarında beyan edilen gelirden indirimi mümkün bulunmaktadır. Gelir vergisi mükelleflerince yapılan sağlık harcamalarının indirim konusu yapılabilmesi şartları aşağıda açıklanmaya çalışılacaktır.
1. Genel Açıklamalar
Gelir Vergisi Kanunun “Diğer İndirimler” başlıklı 89. maddesinde beyan edilen gelirin % 10’unu aşmaması, Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan sağlık harcamalarının gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabileceği hükmü yer almaktadır.
Tam veya dar gelir vergisi mükelleflerinin bir takvim yılında Gelir Vergisi Kanunun 2. maddesinde sayılan gelirin unsurlarından birinin veya birkaçını elde edilmesi ve gelir veya iradın beyan edilmesi durumunda beyan edilen gelirin %10’nu aşmamak kaydıyla ilgili dönemde yapılan sağlık harcamaları beyanname üzerinde göstermek usulü ile indirim konusu yapabileceklerdir.
2. Sağlık Harcamalarının Gider Olarak Dikkate Alınabilme Şartları
2.1 Sağlık İndirimden Beyanname Verenler Yararlanabilecektir
Mükellefler 2. maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Bir takvim yılında elde edilen kazanç ve iratları beyan etmek zorunda olan mükelleflerin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak yapılan sağlık harcamalarının gelir vergisi matrahının tespitinde indirim konusu yapabileceklerdir. Ancak beyanname vermeyenler, stopaj üzerinden nihai vergilendirme yapılanlar sağlık harcamalarını indirim konusu yapamayacaklardır. Beyanname verme mecburiyeti bulunan dar mükelleflerde söz konusu indirimden yararlanabileceklerdir.
2.2. Yapılan Sağlık Harcamasının Mükellefe, Eşine ve Küçük Çocuklarına Ait Olması Gerekmektedir
İlgili takvim yılında beyanname verecek olan mükelleflerin beyanname üzerinden sağlık harcamalarını indirim konusu yapabilmeleri için söz konusu harcamaların m mükellefe, eşine ve küçük çocuklarına ait olması gerekmektedir. GVK-85/2012-7 sayılı Gelir Vergisi Sirkülerinde, “çocuk” veya “küçük çocuk” tabirinden, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dahil) 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukların anlaşılması gerektiği, “eş” tabiri ise, aralarında yasal evlilik bağı bulunan kişileri ifade edeceği belirtilmiştir.
Teşhis ve/veya tedavi sürecinde yapılan sağlık harcamaları (muayene, tahlil, ameliyat, fizik tedavi ve hastane giderleri ile ilaç, sağlık malzemesi, gözlük ve lens alımları gibi) vergi indirimine konu teşkil edecektir. Bu harcamaların bir kısmının işverenlerce karşılanması halinde, ücretlinin kendisinin karşıladığı harcama tutarı vergi indirimine konu olacaktır.
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın(1) vermiş olduğu özelgede “koruyucu aile olarak birlikte oturduğunuz veya tarafınızca bakılan çocuk, Gelir Vergisi Kanununun 89’uncu maddesinde ifade edilen çocuk kapsamında değerlendirilmediğinden, anılan çocuk için yaptığınız eğitim ve/veya sağlık harcamalarının yıllık gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.” açıklamasına yer verilmiştir.
Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı’nın(2) vermiş olduğu özelgede “tüp bebek tedavisi nedeniyle yapılan harcamalar Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesi kapsamında sağlık harcaması olarak değerlendirilmiş olup, gelir vergisi beyannamenizde beyan ettiğiniz gelirin %10’unu aşmaması, Türkiye’de yapılması ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, tüp bebek tedavisi için yapmış olduğunuz sağlık harcamalarınızı gelir vergisi matrahınızın tespitinde indirim konusu yapmanız mümkün bulunmaktadır.” açıklamalarına yer verilmiştir.
2.3 İndirilecek Sağlık Harcaması Beyan Edilen Gelirin %10’ unu Aşmamalı.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 89/2 maddesine göre; gelir vergisi beyannamesi verenler, beyan ettikleri gelirin %10’unu aşmamak şartıyla, Türkiye’de yaptıkları ve tevsik ettikleri, kendilerine, eşlerine ve küçük çocuklarına ait eğitim ve sağlık giderlerini, beyan ettikleri gelirlerinden indirme hakkına sahiptirler. Beyan edilen gelirden kasıt yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutar esas alınması gerekecektir.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 30. maddesinin (d) bendinde, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı; 58. Maddesinde, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisi ile mükellefçe indirilebilecek Katma Değer Vergisi, Gelir ve Kurumlar Vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak kabul edilemeyeceği hükümleri yer almaktadır. Yukarıdaki madde hükmü uyarınca mükellef tarafından takvim yılında yapılan sağlık harcamasının beyan edilen gelirin %10’unu aşmama hesabında yapılan harcamanın KDV dahil toplam tutar olarak dikkate alınması gerekmektedir.