Maliye Postası Dergisi
RAMAZAN PAKETİ BAĞIŞININ ÜCRET VE DİĞER İNDİRİMLER KARŞISINDAKİ DURUMU
Cihan TEKİN
1. GİRİŞ
Ramazan ayı maddi ve manevi birçok güzelliklerin bir arada yaşandığı bir aydır. Ramazan ayı yardımlaşmanın da yoğun olduğu bir dönemdir. Bu dönemde yardımlaşma ayni şekilde olabileceği gibi nakdi de olabilmektedir.
Bağış ve yardım, bir gerçek ya da tüzel kişinin aynî ya da nakdi varlıklarını bir başka kişi veya kuruma devretmesidir. Bilindiği üzere vergi kanunları belli koşullarda yapılan bağış ve yardımların indirimine imkân vermektedir. Bağış ve yardımın bir şekli de birçok gıda ürününü içinde barındıran ramazan paketi bağışıdır. Peki yapılan her ramazan paketi bağışı vergi kanunlarına göre indirim ya da gider konusu yapılabilir mi?
Bu makalemizde ramazan paketlerinin bağışının ücret ve diğer indirimler karşısındaki durumu ele alınacaktır.
2. RAMAZAN PAKETLERİNİN VERGİ KANUNLARI YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ
2.1. Gelir Vergisi Yönünden Değerlendirilmesi
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’ nun 61. maddesine göre ücret; ‘’ Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir. ‘’ şeklinde tanımlanmış olup yine aynı maddede ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmeyeceği belirtilmiştir.
Kanundaki ücretin tanımında görüleceği ücret sadece nakden yapılan ödemeleri kapsamayıp, ayni ödemeleri de kapsadığı görülmektedir.
Anılan Kanunun 96 ncı maddesinde, “ Vergi tevkifatı, ücretler dışında kalan ödemelerde gayrisafi tutarlar üzerinden yapılır. Kesilmesi gereken verginin ödemeyi yapan tarafından üstlenilmesi halinde bu vergi bilfiil ödenen miktar ile ödemeyi yapanın yüklendiği verginin toplamı üzerinden hesaplanır. “ denilmiştir.
GVK 63’ üncü maddesine göre de; ‘’ Hizmet erbabına verilen ayınlar, verildiği gün ve yerdeki ortalama perakende fiyatlarına göre; konut tedariki ve sair suretle sağlanan menfaatler, konutun emsal kirasına veya menfaatin emsal bedeline göre değerlenir. ‘’ Buna göre hizmet erbabına ramazan paketleri ayni bir ödeme şekli olarak ortalama perakende fiyatına göre değerlenecektir.
Öte yandan, Kanunun 94 üncü maddesinde tevkifat yapmak zorunda olan mükellefler sayılmış, aynı maddenin birinci fıkrasının (1)numaralı bendinde de “Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre” vergi tevkifatı yapılacağı belirtilmiştir.
Buna göre, hizmet erbabına verilen ramazan paketlerinin ücret olarak kabul edilmesi ve hizmet erbabının brüt ücretine dahil edilerek Gelir Vergisi Kanununun ücretin vergilendirilmesine ilişkin hükümleri doğrultusunda vergiye tabi tutulması gerekmekte olup, ayrıca genel giderler kapsamında indirim konusu yapılabilecektir.
2.2. Katma Değer Vergisi Yönünden
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’ nun 3. maddesine göre, vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun, vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesi, vergiye tabi malların işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi, teslim sayılan hal olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle ayni ücret kapsamında değerlendirilen unsurlar KDV’ ye tabi olacaktır.