Maliye Postası Dergisi
MÜCBİR SEBEP HALİ KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMEK İÇİN BU HALİN İLAN EDİLDİĞİ YERLERDE MÜKELLEFİYET KAYDI OLMASI ŞART MIDIR?
Ramazan AYDEMİR
1. GİRİŞ
Türkiye doğal afetlerin son dönemde yeniden kendini gösterdiği durumlar yaşamıştır. En yakın yaşanan hadiselerden biri 06.02.2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş ilinde meydana gelen depremdir. Yine yoğun yağış alan bölgelerde sel ve heyelan, sıcaklıkların yoğun yaşandığı yaz aylarında ise orman yangınları baş göstermiştir. Yaşanan bu durumlar mükelleflerin vergisel ödevlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirebilmesi için vergi idaresinin mücbir sebep hali ilan etmesini gerektirebilmektedir. Ancak mücbir sebep kapsamında değerlendirilebilmek için mücbir sebep ilan edilen yerlerde mükellefiyet kaydı bulunması gerekmektedir.
Peki, uygulamada mücbir sebep hali için bu yerlerde mükellefiyet kaydı bulunması şart mıdır? Mükellefiyet kaydı bulunmayan durumlarda, mükelleflerin mücbir sebep kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ilgili mevzuat çerçevesinde ve örnekler ışığında ele alınacaktır.
2. İLGİLİ MEVZUAT
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 13’üncü maddesinde “Mücbir sebepler:
1. Vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak derecede ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk,
2. Vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangın, yer sarsıntısı ve su basması gibi afetler,
3. Kişinin iradesi dışında vukua gelen mecburi gaybubetler,
4. Sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısıyla defter ve vesikalarının elinden çıkmış bulunması.
Gibi hallerdir.” olarak ifade edilmiştir.
Aynı Kanun’un 15’inci maddesinde ise 13’üncü maddede yazılı mücbir sebeplerden herhangi birinin bulunması halinde bu sebep ortadan kalkıncaya kadar sürelerin işlemeyeceği, bu takdirde tarh zamanaşımının işlemeyen süreler kadar uzayacağı, bu hükmün uygulanması için mücbir sebebin malum olması veya ilgililer tarafından ispat veya tevsik edilmesi gerektiği, 373’üncü maddesinde, bu Kanun’da yazılı mücbir sebeplerden herhangi birinin meydana geldiğinin malum olması veya tevsik ve ispat edilmesi hallerinde vergi cezası kesilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Sözü edilen Kanun’un 127’nci maddesinde “yoklamadan maksat, mükellefleri ve mükellefiyetle ilgili maddî olayları, kayıtları ve mevzuları araştırmak ve tespit etmektir.” şeklinde tarif edilmiştir.
2.1. Mükellefiyet Kaydının Mücbir Sebep İlan Edilen Yerlerde Olmaması
Çalışmamızın bu bölümü, 06.02.2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş ilinde meydana gelen depreme ilişkin Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından depremlerden etkilenen yerler için mücbir sebep hali ilanına ilişkin yapılan duyurudan yola çıkarak kaleme alınacaktır. Gelir İdaresi Başkanlığı internet sitesinden 08.02.2023 tarihinde yapılan söz konusu duyuru özetle aşağıdaki gibidir.
“06.02.2023 tarihinde Kahramanmaraş ilinde meydana gelen deprem felaketine ilişkin olarak, depremden etkilenen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illerinde Bakanlığımız tarafından, mücbir sebep hali ilan edilmesi uygun bulunmuştur.
Bu kapsamda, söz konusu illerde deprem tarihi itibarıyla mükellefiyet kaydı bulunan mükelleflerin, bu mükellefiyetleri nedeniyle vergi kanunlarının uygulanması bakımından 06.02.2023 ila 31.07.2023 (bu tarih dâhil) tarihleri arasında mücbir sebep halinde olduğu kabul edilmiştir.
Mücbir sebep hali süresince,
-Verilmesi gereken vergi beyannameleri ve bildirimlerinin verilme süreleri,
-Bu beyanname ve bildirimler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödeme süreleri,
-Deprem tarihinden önce tahakkuk etmiş, ödeme süresi mücbir sebep hali ilan edilen süreye rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizinin ödeme süresi,
-2023 yılı motorlu taşıtlar vergisinin ikinci taksit ödeme süresi,
-Deprem tarihinden önce ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen ve vadesi mücbir sebep halinin başladığı tarihten sonrasına rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizinin ödeme süresi uzatılmıştır.”
Bu noktada konu anlaşılabilir olması açısından aşağıda örneklendirilmiştir.
Örnek 1: Hazır beton imalatı ve ikamet amaçlı olmayan binaların inşaatı (fabrika, atölye vb. sanayi üretimini amaçlayan binalar ile hastane, okul, otel, işyeri, mağaza, alışveriş merkezi, lokanta, kapalı spor tesisi, cami, kapalı otopark, tuvalet, vb. inşaatı) faaliyetiyle iştigal eden bir mükellefin kanuni merkezi Ankara’dadır. Bu mükellefin mükellefiyetsiz şubeleri diğer bir ifadeyle inşaat şantiye sahalarından 7 tanesi deprem bölgesinde (Adana (1), Hatay (4), Osmaniye (2)) bulunmaktadır.
Durum: Mükellefin bahsi geçen illerde ilan edilen mücbir sebep hali kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceğine ilişkin açıklamalara aşağıda yer verilmiştir.
06.02.2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş ilinde meydana gelen depremden etkilenen Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa illeri ile Sivas ili Gürün ilçesinde mücbir sebep hali ilan edilmiş olup bu yerlerde deprem tarihi itibarıyla mükellefiyet kaydı bulunan mükelleflerin bu mükellefiyetleri nedeniyle vergi kanunları uygulaması bakımından mücbir sebep halinde olduğu kabul edilmiştir.
Buna göre, Adana, Hatay, Osmaniye illerinde mücbir sebep ilan edilmiş olup söz konusu Adana, Hatay, Osmaniye illerinde örnekte yer verilen mükellefin deprem tarihi itibarıyla mükellefiyet kaydının bulunmaması nedeniyle ilan edilen mücbir sebep hali kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu husus genel kural olmakla birlikte istisnai hususlar da bulunmaktadır.
Nitekim mücbir sebep hallerine Vergi Usul Kanunu’nun 13’üncü maddesinde yer verilmiş olup Kanun’un 15’inci maddesinde bu hükmün uygulanması için mücbir sebebin malum olması veya ilgililer tarafından ispat veya tevsik edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Buna göre, genel kural olarak bakıldığında ilk etapta mücbir sebep ilan yerlerde mükellefiyet kaydı bulunmadığı bu kapsamda değerlendirilemeyecek olan mükellefin mücbir sebep halinde olduğunun kabul edilmesi uygun bulunabilecektir. Bunun için öncelikle ilgili mükellefin Gelir İdaresi Başkanlığına dilekçeyle durumunu bildirmesi ve başvuru yapması gerekecektir.
Hal böyle olunca, yapılacak başvuru üzerine mükellefin mevcut durumu tarh dosyası ve sistem kayıtlarından kontrol edilecektir. Ayrıca vergi denetimi enstrümanlarında yoklama uygulaması ile mevcut durum ilgililer tarafından ispat ve tevsik edilebilecektir. Yapılacak yoklama ile mükellefin sistem kayıtları ve mücbir sebep mevzuları yerinde araştırılabilecek olup mükellefin mücbir sebep halinde olduğu kabul edilebilecektir.
2.2. Mücbir Sebep İlan Edilen Yerler Dışında Mükellefiyet Kaydı Bulunan Mükelleflerin Çalıştığı Meslek Mensubunun Mücbir Sebep İlan Edilen Yerlerde Olması