Maliye Postası Dergisi
KASA AÇIĞININ 4857 SAYILI İŞ KANUNU BAĞLAMINDA İŞÇİNİN ÜCRETİNE ETKİSİ
Günümüz şartları ve hayatın olağan akışı dikkate alınarak hazırlanmış 4857 sayılı İş Kanunu genel olarak çerçeve bir hükümle farklı durumlara-işlemlere karşı işçileri koruyucu bir metinde kaleme alınmıştır. Fakat her geçen gün çok çeşitli şekilde ilerleyen çalışma ilişkilerine karşın kanunlar ve düzenlemeler de ayrıntılı olarak şekillenememektedir. Çalışma ilişkilerinin de esnek bir yapısı göz önüne alındığında da bu durum yaknesak bir şekilde ortaya çıktığı görülecektir.
İş hayatında bazı işçiler, göz önüne alındığında daha riskli ve dikkat gerektiren işlerde çalışmaktadır. Bu işlerde ise işçiler yapabilecekleri bir dikkatsizlik sonucu işlerinde olabilmekte ve hatta tazminat ödeyebilmektedir. İşverenlerin de bu konuda dikkat gerektiren işçilere ilişkin bir takım ayrıcalık ve avantajlar sağlayabileceği, işçileri koruyucu önlemler alması gerektiği de aşikardır. Değişen bu koşulların da yasalarla düzenlenmediği durumda ise çözüme yargı kararları ışık tutmaktadır. Tam bu husus da çalışma hayatında ve hatta güncel yaşantımızda marketlerde çalışan kasiyerlerin para ile devamlı ilişkide olduğu ve işveren adına tahsilat yaptığı düşünüldüğünde kasada oluşacak bir açığın nedenlerine göre değerlendirilmesi elzem olmaktadır. Bu durumun iş hukukunda işverenler açısından ücret kesme cezası, iş akdi feshi, kasa açığının tazmini, şeklinde farklı görüşler açısından değerlendirildiği görülmektedir. Aslen bu durumu para ile devamlı çalışan ve kendisine kasa zimmetlenen işçiler açısından değerlendirilmesi neticesinde, oluşabilecek açıkların İş Kanunu, Borçlar hukuku ve yargı görüşleri ışığında tespitleri makalemizin ana konusudur.