Maliye Postası Dergisi
KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA BEDELLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ
Abdullah ÖMERCİOĞLU
Mülkiyet hakkı Anayasamızın 35. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; “Herkes, mülkiyet ve miras hakkına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz.”
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi de mülkiyet hakkını; “Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir.” şeklinde düzenlemiştir.
Mülkiyet hakkının sınırlanabileceği haller her iki kaynakta da kamu yararı ve kanun ile düzenleme olarak belirlenmiştir. Bu bakımdan kamu yararının gerektirdiği hallerde Devlet veya diğer kamu tüzel kişilerinin, özel mülkiyette bulunan bir taşınmaz mal hakkında kamulaştırma kararı alması mülkiyet hakkının istisnasını oluşturmaktadır.
Kamulaştırma, Anayasamızın 46. maddesinde; “Devlet ve kamu tüzel kişileri; kamu yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya bir kısmını, kanunla gösterilen esas ve usullere göre, kamulaştırmaya ve bunlar üzerinde idarî irtifaklar kurmaya yetkilidir.” şeklinde düzenlenmiştir. Ayrıca 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu ile kamulaştırmada yapılacak işlemler, kamulaştırma bedelinin hesaplanması, taşınmaz malın ve irtifak hakkının idare adına tescili, kullanılmayan taşınmaz malın geri alınması, idareler arasında taşınmaz malların devir işlemleri, karşılıklı hak ve yükümlülükler ile bunlara dayalı uyuşmazlıkların çözüm usul ve yöntemleri düzenlenmiştir.
II. KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA
Kamulaştırma işlemlerine başlanabilmesi için öncelikle yeterli ödeneğin temin edilmiş olması gerekir. Daha sonra kamu yararı kararı alınmalı, bu karardan sonra da kamulaştırılacak taşınmaz belirlenmelidir. Belirlemeden sonra kamulaştırma kararı alınarak tapuya şerh verilir. Bu aşamalar sonucunda öncelikle satın alma usulü denenerek ilgiliye teklifte bulunulur. İletilen teklifin kabul edilmemesi halinde idare, Asliye Hukuk Mahkemesine başvurarak kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bedelin ödenmesi karşılığında taşınmazın idare lehine tescilini talep eder.
Kamulaştırma işlemlerinin yukarıda belirlenen usule göre yerine getirilmemesi halinde mülkiyet hakkının ihlal edildiği söylenir. Bu durumda idarenin yapmış olduğu işlem hukuka aykırı bir nitelik taşır ve kamulaştırmasız el atma olarak adlandırılır. Kamulaştırmasız el atma fiili Borçlar Kanununun haksız fiile ilişkin hükümleri kapsamında değerlendirilir. Hüküm ve sonuçları ise, işin bayındırlık eseri inşasını gerektirip gerektirmemesine göre değişmektedir.
İdarenin, kamu yararına tahsisli baraj, köprü, metro hattı, otoyol gibi bayındırlık eseri inşa etmesi sebebiyle kamulaştırmadan el koyduğu taşınmazlar hakkında yalnızca tazminat talep edilebilir. Bayındırlık eseri inşası olmayan durumlarda ise haksız el atmanın önlenmesi davası yoluyla taşınmazın geri alınması veya tazminat talep edilmesi yoluna gidilebilir.