Maliye Postası Dergisi
KAMU İHALELERİNDE SERBEST MUHASEBECİLERİN YETKİLERİ KALDIRILDI
H.Bahadır BARÇIN
Kamu ihalelerinde gerçek veya özel tüzelkişiler tarafından hazırlanan teklif zarfı içindeki ihale uygulama yönetmeliklerinde sayılan belgelerin serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavir tarafından onaylanmasına ilişkin düzenlemeler yer almaktaydı. Serbest Muhasebecilerin bu konuda yetkilerinin olup olmadığı konusundaki tartışma 3568 Sayılı Serbest Muhasebeci Malî Müşavirlik Ve Yeminli Malî Müşavirlik Kanunu uyarınca bu meslek mensuplarının da mali anlamda yetkilerinin bulunduğu gerekçesiyle ihale ye ilişkin belgeleri de onaylayabileceğine yönelik olarak gerçekleşmekteydi.
2.1. Konuya İlişkin Yargı Süreci ve Yargı Kararı
Makalemizin konusunu teşkil eden değişikliğin mazisi bir hayli eskiye dayanmaktadır. Mevzuat değişikliğine esas ihale 2010 yılının sonlarında gerçekleşmiş olan bir ihaledir.
Karayolları 10. Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan 2010/117382 İKN’li “(Espiye-Yağlıdere) Ayrım-Yağlıdere-Alucra Yolu Km: 13+600 - 80+500 Arası Toprak İşleri, Sanat Yapıları Yapılması İşi” ihalesine ilişkin olarak Ortak Girişim tarafından itirazen şikayet başvurusunda bulunulmuş ve Kamu İhale Kurulunun 12.11.2010 tarihli ve 2010/UY.I-3513 sayılı kararı ile “4734 sayılı Kanunun 54 üncü maddesinin onuncu fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, istekliye ait bilanço veya bilançonun bölümlerinin, gelir tablosunun serbest muhasebeci tarafından da onaylanıp onaylanamayacağından kaynaklanmaktadır.
Danıştay Onüçüncü ve Sekizinci Daireleri müşterek Kurulunca verilen E:2016/1023 K:2018/1371 sayılı kararın Kurum tarafından temyizi üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 15.10.2018 tarih ve E:2018/2409, K:2018/4096 sayılı kararında
“…Serbest muhasebeciler tarafından gerçekleştirilen iş ve işlemlerin kesinlik ve resmiyet kazanabilmesi için serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirlerce denetlenerek onaylanması ve sorumluluğun garanti altına alınması ya da vergi dairelerince kabul edilmesi gerekmektedir. Böylece, Kanun’un özel olarak yetkilendirdiği kişilerce, işlemlerin genel kabul görmüş muhasebe prensipleri ve ilgili mevzuat hükümleri gereğince gerçekleştirildiği teyit edilmekte ve kesinlik kazanmaktadır. Bu noktadan sonra bu iş ve işlemlerde değişiklik yapılabilmesi ancak ilgili kanunlarında gösterilen usul ve prensipler çerçevesinde gerçekleştirilebilmekte; aksi durumlarda yaptırım öngörülmektedir. Dava konusu düzenlemeyle, ihalelere teklif verenlerin ekonomik ve mali durumlarının manipüle edilmesinin ve 4734 sayılı Kanun’un 5. maddesinde sayılan temel ilkelerin ihlal edilmesinin önlenmesine katkı sağlanmaktadır.
Bu itibarla, dava konusu düzenlemeler ile, teklif sahiplerinin ekonomik ve mali yeterliklerini gösteren belgelerin kesinleşmiş, onaylanmış, denetimden geçmiş ve doğruluğunun garanti edilmiş olmasının istenildiği, bu belgelerin yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir ya da vergi dairesince onaylanmış olmasının da, bahse konu belgelerin ilgili mevzuatına göre düzenlenerek resmiyet kazanmış olması anlamına geldiği anlaşıldığından, Yapım işleri ihaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin dava konusu edilen 35. maddesinin altıncı fıkrası ile 36. maddesinin onuncu fıkrasında ve söz konusu Yönetmelik hükümlerine dayanılarak tesis edilen 12/11/2010 günlü, 2010/UY.I-3513 sayılı Kamu İhale Kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.”
denilmektedir.
2.2. Danıştay Kararının Dayandığı Gerekçeler