Maliye Postası Dergisi
İSTEĞE BAĞLI TAM TEVKİFAT UYGULAMASI
Cemil GÜNDÜZ
GİRİŞ
Tevkifat, vergiler üzerinde bölüşme ya da kesinti yapma anlamına gelmektedir. Normal ya da irsaliyeli fatura işlemleri ile benzer olan tevkifatlı faturanın tek farklı faturaya işlenen verginin alıcı ve satıcı arasında bölüştürülmesidir.
Bu uygulama, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 9’uncu maddesi vergi alacağının emniyetle tahsil edilebilmesi amacıyla getirilmiş bulunmaktadır. Madde hükmüne göre, mükellefin memleket içinde ikametgâhının, işyerinin, kanunî merkez veya iş merkezinin bulunmaması ve gerekli görülen diğer hallerde Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi alacağının emniyet altına alınması bakımından, işlemlere taraf olan diğer bir şahsı veya şahısları verginin ödenmesinden sorumlu tutabilecektir.
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından bir çok tebliğde düzenlenen tevkifat uygulaması geçtiğimiz aylarda yayımlanan 41’seri No’lu KDV Genel Tebliğ ile yeni bir aşamaya girmiş gözükmektedir. Bu tebliğ ile mali mevzuatımıza giren isteğe bağlı tam tevkifat konusu makalemizin konusunu teşkil edecektir.
1. KDV TEVKİFATI KAVRAMININ AÇIKLANMASI
İsteğe bağlı tam tevkifat uygulamasına geçmeden önce KDV tevkifatı ve temel kavramlarından bahsetmekte fayda bulunmaktadır;
1.1.Kdv Tevkifatı Kavramı
Mal teslimi veya hizmet ifası nedeniyle alıcı tarafından satıcıya ödenmesi gereken KDV’nin duruma göre; tamamının veya bir kısmının satıcıya ödenmeksizin, sorumluluk sıfatı eşliğinde alıcı tarafından doğrudan hazineye aktarılması işlemine özetle tevkifat denilmektedir.
Tevkifat uygulaması, esas itibariyle vergi güvenliği müessesinin tesisine yönelik bir uygulamadır. Zira bu güvenliğin sağlanması için kanun koyucu KDV Kanununun 9’uncu maddesinde idareye yetki tanımıştır. Vergi idaresi de bu yetkiye istinaden tevkifata konu işlemler ve tevkifat oranları ihdas etmiştir.
1.2.Tam ve Kısmi Tevkifat Kavramları
KDV’de tam tevkifat ve kısmi tevkifat olmak üzere iki tür tevkifat yöntemi benimsemiştir.
Tam tevkifat, işleme konu KDV tutarının tamamının, satıcıya ödenmeksizin alıcı tarafından hazineye aktarılması işlemidir.
Kısmi tevkifat ise mal teslimi veya hizmet ifasından dolayı alıcı tarafından satıcıya ödenmesi gereken KDV tutarının bir kısmının satıcıya ödenmeksizin sorumluluk eşliğinde hazineye aktarılması işlemidir.
1.3.Tam Tevkifatın Konusu Olan İşlemler
Mali mevzuatımızda yer alan düzenlemeler doğrultusunda tam tevkifatın konusuna giren dört işlemi aşağıdaki şekilde saymak mümkündür.
a) İkametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlar tarafından yapılan işlemler (Satıcının KDV mükellefiyeti yok ancak işlem Türkiye de KDV’ye tabi)
b) Serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler (GVK 18 ve 94 kapsamında olması şartı var)
c) Kiralama işlemleri (Kiracının KDV mükellefi, kiralayanın ise KDV mükellefi olmaması gerekmektedir.)
d) Reklâm verme işlemleri (Reklam isteminde bulunanın KDV mükellefiyetinin olmaması, Reklam sunanın ise KDV mükellefiyetinin bulunması gerekmektedir.
Tam tevkifat işlemi bu sayılanlarla sınırlı iken kısmı tevkifat işleminin sayısı çok daha fazladır. 41 seri No.lu KDV Genel Tebliği ile mali mevzuata giren isteğe bağlı tam tevkifat ise bir haylı geniş bir uygulama alanı bulmuştur.
2.İSTEĞE BAĞLI TAM TEVKİFAT UYGULAMASI
İsteğe bağlı yam tevkifat uygulamasının daha iyi anlaşılabilmesi amacıyla aşağıda bazı sorulara cevaplar verilmiştir;
2.1. İsteğe Bağlı Tam Tevkifat Uygulaması Tüm İşlerde Uygulanabilecek Midir?
İsteğe bağlı tevkifat uygulaması mükelleflerin bütün teslim ve hizmetleri için değil sadece belirli bazı teslim/hizmetleri için geçerli olacaktır. Aşağıda isteğe bağlı tam tevkifat uygulanacak işlemler ve uygulanamayacak işlemler belirtilmiştir.
a) İsteğe Bağlı Tam Tevkifat Uygulanabilecek İşlemler