Maliye Postası Dergisi
İŞLETME DEFTERİ TUTULMASI NEDENİ İLE BA-BS FORMLARININ YASAL SÜRESİNDE VERİLMEMESİ NEDENİYLE KESİLEN ÖZEL USULSÜZLÜK CEZALARI
İZMİR BİM - 3. VERGİ DAVA DAİRESİ
Esas No.: 2020/470
Karar No.: 2020/387
Başvurunun Konusu : Davacının bilanço esasına göre defter tutması gerekirken işletme hesabı esasına göre defter tuttuğundan bahisle, 2018/1 ila 12, 2019/1 ila 6 dönemlerine ilişkin Ba-Bs formlarını vermemesi nedeniyle kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istemiyle açılan davada; 213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 257’nci maddesiyle Maliye Bakanlığına verilen yetki uyarınca yayımlanan Tebliğ düzenlemeleriyle, işletme hesabına göre defter tutmakta iken, bilanço esasına geçen mükelleflere bilanço esasına geçtikleri hesap döneminden itibaren bildirim formu verme zorunluluğunun getirildiği, bu zorunluluğa uymamanın yaptırımının ise aynı Yasanın mükerrer 355’inci maddesinde özel usulsüzlük cezası olarak öngörüldüğü,
Vergi Usul Kanunu hükümleri gereğince birinci sınıf tüccarların bilanço esasına göre, ikinci sınıf tüccarların işletme hesabı esasına göre defter tutacakları ve vergi ödevlerini bu durumlarına göre yerine getirecekleri, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin 213 sayılı Yasanın 177’inci maddesinde öngörülen koşullarla maddede belirtilen hadleri 180’inci maddesinde belirtilen oranlarda aşmaları halinde, bu durumun gerçekleştiği yılı takip eden hesap döneminden itibaren birinci sınıf tüccar olarak bilanço esasına göre defter tutacakları,
bu koşulların gerçekleşmesine karşın işletme hesabı esasına göre defter tutmaya devam edip ödevlerini yerine getiren mükelleflerin, resen bilanço esasına tabi kılınmaları yönünde bir işlemin ve/veya 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 352’nci maddesinde tanımlanan kanunen tutulması zorunlu defterlerin tutulmaması eylemi için öngörülen yaptırımın tebliği ve bu konuda yasa yollarına da başvurulmaması halinde, işletme hesabı esasına göre defter tutmaya devam eden mükelleflere bilanço esasına göre defter tutmanın gereği olan ödevleri yerine getirmemelerinden dolayı yaptırım uygulanabileceği,
aksi durumun kabulü geçmişe yönelik olarak tespit edilen bilanço esasına göre defter tutmama biçimindeki tek fiil için tek ceza uygulanması kuralının ihlali sonucunu doğuracağı, bu durumun ise istisna olarak yalnızca, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 335’inci maddesinde aynı fiil ile birden fazla neviden verginin ziyaa uğratılması halinde uygulanacak vergi ziyaı cezaları için öngörüldüğü,
işletme hesabı esasına göre defter tutan ve vergi ödevlerini bu esasa göre yerine getiren davacının, 2017 takvim yılı gayri safi hasılatının anılan yıl için belirlenen haddi aşması nedeniyle 2018 takvim yılından itibaren bilanço esasına göre defter tutması gerektiğinin davacıya 27.07.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olması karşısında, ancak bu tarihten sonra bilanço esasının gereklerinden dolayı sorumlu tutulabilecek olması nedeniyle, geçmişe yönelik tespit edilen bilanço esasına göre defter tutmama fiilinden dolayı 2018/1 ila 12, 2019/1 ila 6 dönemlerine ait Ba-Bs formlarının yasal süresinde elektronik ortamda verilmemesi nedeniyle kesilen dava konusu özel usulsüzlük cezalarında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu özel usulsüzlük cezalarının kaldırılmasına ilişkin olarak İzmir Birinci Vergi Mahkemesi Hakimliği’nce verilen 25.12.2019 tarih ve E:2019/1162, K:2019/1892 sayılı kararın;
davacının 2017 ve 2018 yıllarına ait internet ortamında verdiği yıllık gelir vergisi beyannamelerinde, 2017 yılına ait gayrisafi iş hasılatının bu yıl için belirlenen yasal haddi aşmasına rağmen bilanço esası yerine işletme hesabı esasına göre defter tuttuğunun anlaşıldığı, 01.01.2018 tarihinden itibaren bilanço esasına göre defter tutan mükelleflere ilişkin mevzuatta belirtilen yasal yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiğinin 27.7.2019 tarihinde e-tebligat sistemi üzerinden davacıya tebliğ edildiği, 396 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği uyarınca ilgili dönemler için Ba-Bs formlarını elektronik ortamda vermemiş olan davacı adına 213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 355’inci maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA