Maliye Postası Dergisi
HOME OFİS OLARAK KULLANILAN KONUTA AİT GİDERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Mustafa Hakan ALEMDAROĞLU
1. Giriş
Serbest meslek erbabı ikamet ettiği konutun bir kısmını faaliyeti amacıyla kullanabilmektedir. Bu durumda bir kısmı ofis olarak kullanılan konuta ilişkin olarak hangi giderlerin ne oranda indirim konusu yapılacağı, konut alımında kullanılan banka kredisinde aylara isabet eden faizlerin akıbeti, katma değer vergisi acısından indirilebilecek tutarın tespiti ve ev sahibi adına düzenlenen faturaların gider yazılıp yazılamayacağı aşağıda açıklanmaya çalışılacaktır.
2. Gelir Vergisi Kanunu Açısından Değerlendirme
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun“Serbest meslek kazancının tesbiti” başlıklı 67. Maddesinde “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.” Hüküm yer almaktadır.Serbest meslek erbabı kazancının tespitinde hangi giderleri indirileceği de aynı kanunun 68. Maddesinde 10 bent halinde sayılmıştır.
Gelir Vergisi Kanunun 68\1-1. Maddesinde parantez içinde “İkametgâhlarının bir kısmını iş yeri olarak kullananlar, ikametgâh için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgâhı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3. maddesinin B bendinde “Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır. Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan madde hükümleri uyarınca; home ofis olarak kullanılan konut kira ise kiranın tamamı gider olarak yazılabilecektir. İşyeri kendi mülkü olduğu takdirde kira yerine amortisman tutarının tamamını, kendi mülkü olan ikametgahın bir kısmını iş yeri olarak kullandığı takdirde ise amortismanın yarısını gider olarak dikkate alınabilecektir.
Home ofis olarak kullanımda giderlerin artması sebebiyle bir kısmı işyeri olarak kullanılan konuta ait elektrik, su, doğalgaz, telefon, internet gibi genel giderlerin yarısını gider olarak dikkate alınabilecektir.
Home ofisin kira olması durumunda ve elektrik, su, doğalgaz vb faturaların mülk sahibi adına düzenlenmiş olması durumunda söz konusu giderlerin işle ilgili olarak kullanıldığının ve kiracı tarafından ödendiğinin alınacak belgelerle tevsiki (kesin delillerle ispatı) edilmesi halinde gider olarak indirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Home ofis olarak kullanılmak üzere kredi ile alınan konuta ilişkin olarak hesaplanan faizin akıbeti 163 ve 334 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde açıklanmaktadır. İlgili tebliğde yatırımların finansmanında kullanılan kredilerle ilgili faizlerden kuruluş dönemine ait olanların sabit kıymetle birlikte amortisman yoluyla itfa edilmek üzere yatırım maliyetine eklenmesi gerekmekte; işletme dönemine ait olanların ise, ilgili bulundukları yıllarda doğrudan gider yazılması ya da maliyete intikal ettirilmek suretiyle amortismana tabi tutulmasının mümkün olduğu ve iktisadi kıymetin aktifleştirme işleminin gerçekleştiği dönemin sonuna kadar oluşan kısmının maliyetle ilişkilendirilmesi, aktifleştirildikten sonraki döneme ilişkin olanların ise maliyet bedeline eklenmesi veya doğrudan gider yazılması hususunda mükelleflerin serbest oldukları belirtilmiştir. Bu sebeple mükelleflerce konutun alındığı takvim yılının sonuna kadarki faiz tutarlarının konutun maliyetine intikali ve amortisman suretiyle itfası gerekirken takip eden takvim yılları faiz tutarlarının mükelleflerce maliyete eklenmesi veya gider olarak dikkate alınması hususunda mükelleflere tercih hakkı tanınmıştır.
Nitekim konu ile ilgili olarak Ankara Vergi Dairesinin Başkanlığının vermiş olduğu 02/01/2013 tarihli ve 3 sayılı özelgede “ 163 ve 334 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin iktisabında kullanılan krediler nedeniyle ödenen faizlerin iktisadi kıymetin maliyet bedeline eklenecek kısmı ile doğrudan gider yazılacak kısmının tespitinde uygulanacak esaslar açıklanırken, iktisadi kıymetin aktifleştirme işleminin gerçekleştiği dönemin sonuna kadar oluşan kısmının maliyetle ilişkilendirilmesi, aktifleştirildikten sonraki döneme ilişkin olanların ise maliyet bedeline eklenilmesi veya doğrudan gider yazılması hususunda mükelleflerin serbest oldukları belirtilmiştir