Maliye Postası Dergisi
GELİR VERGİSİ BEYANNAME DÜZENLEME REHBERİ
Ahmet ESEN
TAM MÜKELLEFİYET
Tam mükellefiyet, bir gerçek kişinin Türkiye içinde ve dışında elde ettiği kazanç ve iratların yıllık toplamı üzerinden vergilendirilmesidir. Tam mükellefler yasada aşağıdaki gibi tanımlanmıştır.
1- Türkiye’de yerleşmiş olanlar
2- Resmi daire ve müesseselere veya merkezi Türkiye’de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup adı geçen daire, müessese, teşekkül ve teşebbüslerin işleri dolayısıyla yabancı memleketlerde oturan Türk vatandaşları.
Ancak bu kimselerin gelirleri, oturdukları ülkede gelir vergisi veya benzeri bir vergiye tabi tutulmuş ise, mezkur kazanç ve iratlar üzerinden Türkiye’de ayrıca vergi istenmez ve alınmaz. (GVK md.3)
TÜRKİYE’DE YERLEŞME:
Şu kimseler Türkiye’de yerleşmiş sayılır;
1- İkametgahı Türkiye’de bulunanlar,
2-Bir takvim yılı içinde Türkiye’de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar Türkiye’de yerleşmiş sayılır ve tam mükellef olarak vergiye tabi tutulur. Geçici ayrılmalar Türkiye’de oturma süresini kesmez (GVK md.4)
YERLEŞME SAYILMAYAN HALLER
Aşağıda sayılan yabancılar Türkiye’de altı aydan fazla kalsa dahi Türkiye’de yerleşmiş sayılmazlar;
1- Belli ve geçici görev veya iş için Türkiye’ye gelen iş, bilim ve fen adamları, uzmanlar, memurlar, basın ve yayın muhabirleri ve durumları bunlara benzeyen diğer kimselerle tahsil veya tedavi veya istirahat veya seyahat maksadıyla gelenler;
2- Tutukluluk, hükümlülük veya hastalık gibi elde olmayan sebeplerle Türkiye’de alıkonulmuş veya kalmış olanlar,
Türkiye’de yerleşmiş sayılmaz. (GVK md. 5)
DAR MÜKELLEFİYET
DAR MÜKELLEFLER
Türkiye’de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler sadece Türkiye’de elde ettikleri kazanç ve iratlar üzerinden vergilendirilir. (GVK md.6)
KAZANÇ VEYA İRADIN TÜRKİYE’DE ELDE EDİLMESİ
Dar mükellefiyete tabi kimseler bakımından kazanç ve iradın Türkiye’de elde edilmesi, şu şatlara göre tayin olunur.
TİCARİ KAZANÇLARDA
1- Kazanç sahibinin Türkiye’de iş yerinin olması veya daimi temsilci bulundurması ve kazancın bu yerlerde veya bu temsilciler eliyle sağlanması.
Ancak, bu şartları haiz olsalar dahi iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlardan, ihraç edilmek üzere Türkiye’de satın aldıkları veya imal ettikleri malları Türkiye’de satmaksızın yabancı memleketlere gönderenlerin bu işlemden doğan kazançları Türkiye’de elde edilmiş sayılmaz ve vergilendirilmez.
Türkiye’de satmaktan maksat, alıcı veya satıcının veya her ikisinin Türkiye’de olması veya satış akdinin, Türkiye’de yapılmış bulunmasıdır. İş merkezinden maksat ise, iş bakımından işlemlerin bilfiil toplandığı ve idare edildiği merkezdir.
2- Zirai kazançlarda: Zirai faaliyetin Türkiye’de icra edilmesi;
3- Ücretlerde;
a) Hizmetin Türkiye’de ifa edilmiş olması veya Türkiye’de değerlendirilmesi,
b) Türkiye’de yerleşik müesseselerin idare meclisi başkan ve üyelerine, denetçi ve tasfiye memurlarına ait huzur hakkı, aidat, ikramiye ve benzerlerinin Türkiye’de değerlendirilmesi,
4- Serbest meslek faaliyetinin Türkiye’de icra edilmesi veya Türkiye’de değerlendirilmesi,
5- Gayrimenkulün Türkiye’de bulunması ve Türkiye’de değerlendirilmesi,
6- Menkul sermaye iratlarında Sermayenin Türkiye’de yatırılmış olması
7- Diğer kazanç ve iratlarda; Bu kazanç ve iratları doğuran iş ve işlemlerin Türkiye’de ifa edilmesi veya değerlendirilmesi.
Maddede adı geçen Değerlendirme deyimi ödemenin Türkiye’de yapılması veya ödeme yabancı memlekette yapılmışsa, Türkiye’de ödeyenin veya nam ve hesabına ödeme yapılanın hesaplarına intikal ettirilmesi veya karından ayrılmasıdır. (GVK md.7)
Yukarıda sayılan (7) çeşit geliri elde eden dar mükellefler elde ettikleri gelir üzerinden Türkiye’de vergilendirilir.
İŞ YERİ VE DAİMİ TEMSİLCİ
7'nci maddenin 1 numaralı bendinde yazılı iş yeri, Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre tayin olunur.
Aynı maddede yazılı daimi temsilci, bir hizmet veya vekalet akdi ile temsil edilene bağlı olup, onu nam ve hesabına muayyen veya gayrimuayyen bir müddetle veya müteaddit ticari muameleler ifasına yetkili bulunan kimsedir.
Aşağıda yazılı kimseler, başkaca şartlar aranmaksızın temsil edilenin daimi temsilcisi sayılırlar.
1. Ticari mümessiller, tüccar vekilleri ve memurları ile Ticaret Kanununun hükümlerine göre acente durumunda bulunanlar;
2. Temsil edilene ait reklam giderleri hariç olmak üzere, giderleri devamlı olarak kısmen veya tamamen temsil edilen tarafından ödenenler;
3. Mağaza veya depolarında temsil edilen hesabına konsinyasyon suretiyle satmak üzere devamlı olarak mal bulunduranlar.
Bir kimsenin birkaç kişiyi aynı zamanda temsil etmesi, daimi temsilcilik vasfını değiştirmez.(GVK md. 8)
İŞ YERİNİN TANIMI
Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane, şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri vapur büfeleri gibi ticari, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir. (VUK md.156)
ÖZELLİKLİ BAZI HUSUSLAR
ZARAR ÇIKMIŞ İKEN KAR BEYAN EDİLMEZ.
Faaliyet dönemi zararla kapanmış ise bu zarar aynen beyan edilir, kar beyan edilmez, eğer zarar var iken kar beyan edilir ise bu kar üzerinden vergi salınır, zira mükellefler beyan ile bağlıdır. (VUK md. 378)
Zarar yerine kar beyan edildiğinde bu zarar bilahare vergisi ödenmiş kardan mahsup edilir, beyannamede bildirilen matrahtan indirilmez.
MÜKELLEFLER BEYAN ETTİKLERİ MATRAHLARA
VE BU MATRAHLAR ÜZERİNDEN SALINAN VERGİYE KARŞI DAVA AÇAMAZLAR
Mükellefler beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden salınan vergilere karşı dava açamazlar.
Ancak, İdari Yargılama Usulü Kanununun 27. maddesinin 4. fıkrasına göre İHTİRAZİ KAYITLA verilen beyanname üzerinden salınan vergiye karşı mükellefler tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açabilirler.
İkmalen, resen ve idarece salınan vergilere karşı, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde dava açılabilir. Bu hallerde dava açılması tahsilatı durdurur.
Bu konudaki önerimiz şöyledir, elde inandırıcı ve olayı ispat edici yasal bir delil var ise salınan vergi ve cezaya karşı dava yoluna başvurulmalıdır. Geçerli ve kabul edilen delil olmadığı halde yargıya gidilirse, hem indirim hakkından olunur ve hem de gecikme zammı veya gecikme faizi ödenmesi ile karşı karşıya kalınır, bu hususta iyi hesap yapılmalıdır.
YILLIK GELİR/ VERGİ MATRAHI
Yıllık gelir ile vergi matrahı ayrı ayrı kavramlardır, yıllık gelir her zaman vergi matrahını oluşturmaz, vergi matrahı üzerinden vergi hesaplanan tutardır ve bu tutar mükellef tarafından bir beyanname ile vergi dairesine beyan edilir ve beyan edilen tutar üzerinden vergi salınır. Ancak beyan edilen gelirden tarhiyat yapılmadan önce GVK md. 89 da yazılı unsurlar indirim konusu yapılır ve kalan tutar üzerinden vergi salınır.
Yıllık gelirin vergi matrahını oluşturması için şu indirimlerin yapılması gerekir.
1- VERGİDEN MUAF ESNAF
Vergiden muaf esnafın gelirleri yıllık gelir kapsamında beyanname üzerinden vergiye tabi tutulmaz ancak bu muafiyet 94 uncu madde uyarınca tevkif suretiyle kesilen vergiye şümulü yoktur.(GVK md 9 un sonu)
Not: Vergiden esnaflar GVK md. 9 da 11 bent halinde açıklanmıştır. İhtiyaç halinde maddeye başvurulmalıdır.
2- SERBEST MESLEK KAZANÇLARINDA İSTİSNA
Aşağıda yazılı serbest meslek erbabının elde ettiği serbest meslek kazancı Gelir Vergisinden müstesnadır.
Heykeltıraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar programcısı, mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video bant, radyo ve TV senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo ve TV ve videoda yayınlamak veya kitap, cd disket, resim heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak, haklarını devralmak veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır.
Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle de değerlendirilmesi karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.
Yukarıda yazılı kazançların arızi olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmez. (GVK md. 18)
Serbest meslek kazançlarının istisnasının, bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur. Bu halde bile vergi tevkif edilir.
Bu madde kapsamındaki kazançları toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşanlar bu istisnadan faydalanamazlar. (103. maddenin dördüncü gelir diliminde yazılı tutar 2023 yılı için 1.900.000 liradır)
Bu çeşit gelirler, yıllık gelir kapsamında vergilendirilmez, ancak vergi tevkifatına tabi tutulur. (GVK.md.18)
3- KREŞ VE GÜNDÜZ BAKIMEVLERİ EĞİTİM VE
ÖĞRETİM İŞLETMELERİNDE KAZANÇ İSTİSNASI
Özel kreş ve gündüz bakımevleri ile okul öncesi eğitim, ilköğretim, özel eğitim ve orta öğretim, özel okullarının işletilmesinden elde edilen kazançlar, ilgili bakanlığın görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığının belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde beş vergilendirme dönemi gelir vergisinden müstesnadır. İstisna, Kreş ve gündüz bakımevleri ile okulların faaliyete geçtiği vergilendirme döneminden itibaren başlar.(GVK md.20)
4-GENÇ GİRİŞİMCİLERDE KAZANÇ İSTİSNASI
Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan, mükellefiyet başlangıç tarihi itibariyle yirmi dokuz yaşını doldurmamış tam mükellef gerçek kişilerin, faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç vergilendirme dönemi boyunca elde ettikleri kazançlarının 150,000 Türk lirasına kadar olan kısmı aşağıda yazılı şartlarla gelir vergisinden müstesnadır. (GVK mük. md. 20)
GVK nın 103. maddesinde yazılı tarifenin ikinci diliminde yer alan tutar 150.000 liradır.
4.1- İşe başlamanın kanuni süre içinde bildirilmesi;
4.2- Kendi işinde bilfiil çalışması veya işin kendisi tarafından sevk ve idare edilmesi. Çırak, kalfa veya yardımcı işçi çalıştırmak, ya da seyahat, hastalık, askerlik, tutukluluk ve hükümlülük gibi zaruri ayrılmalar dolayısıyla geçici olarak işinde bilfiil çalışmamak bu şartı bozmaz.
4.3- Faaliyetin adi ortaklık veya şahıs şirketi bünyesinde yapılması halinde tüm ortakların işe başlama tarihi itibariyle bu şartları taşıması.
4.4- Ölüm nedeniyle faaliyetin eş ve çocuklar tarafından devralınması hali hariç olmak üzere, faaliyeti durdurulan veya faaliyetine devam eden bir işletmenin ya da mesleki faaliyetin eş veya üçüncü dereceye kadar.(Bu derece dahil.) Kan veya kayın hısımlarından devralınmış olması.
4.5- Mevcut bir işletmeye veya mesleki bir faaliyete sonradan ortak olunmaması,
İstisna kapsamında değerlendirilir, istisna kapsamındaki faaliyetlerden kazanç elde edilmemesi veya istisna haddinin altında kazanç elde edilmesi hallerinde dahi yıllık beyanname verilir.
Yukarıda yazılı istisnalar 94 uncu maddede yazılı vergi tevkifatına engel teşkil etmez.(GVK Mük.Md.20)
BASİT USULDE TESPİT OLUNAN KAZANÇLARDA GELİR VERGİSİ İSTİSNASI
Gelir Vergisi Kanununa göre kazançları basit usulde tespit olunan mükelleflerin 46 ncı maddeye göre tespit edilen kazançlar gelir vergisinden müstesnadır. (Mük.md. 20/A Yürürlük 26.10.2021)
TARIMSAL DESTEKLEME ÖDEMELERİNDE KAZANÇ İSTİSNASI
Kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan tarımsal destekleme ödemeleri gelir vergisinden müstesnadır. (mük. md. 20/C)
SERMAYE İRATLARINDA İSTİSNALAR
GAYRİMENKUL VE HAKLARDA İSTİSNA
Binaların mesken olarak kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde elde edilen hasılatın 2023 yılı için 21.000 lirası Gelir Vergisinden müstesnadır. Bu haddin üzerinde hasılat elde edildiği halde bu gelir beyan edilmez ise istisnadan yararlanılamaz.
Ticari, zirai veya mesleki kazancını yıllık beyanname ile bildirmek mecburiyetinde olanlar ile istisna haddi üzerinde hasılat elde edenlerden, beyanı gerekip gerekmediğine bakılmaksızın ayrı ayrı veya birlikte elde ettiği ücret, menkul sermaye iradı, gayri menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlarının gayrisafı tutarları toplamı 103 uncu maddede yazılı tarifenin üçüncü diliminde ücret gelirleri için yer alan tutarı aşanlar bu istisnadan yararlanamaz.
Adı geçen tarifenin ücret gelirleri için öngörülen tutarı 2023 yılı için 550.000 liradır. (GVK.Md.21)
MENKUL SERMAYE İRATLARINDA İSTİSNA
1- Sigorta süresi en az on yıl veya ömür boyu olan tek primli yıllık gelir sigortalarından yapılan ödemelerin tamamı gelir vergisinden müstesnadır. Şu kadar ki; bu istisnadan yararlananların vefat, maluliyet tasfiye gibi zorunlu nedenler hariç olmak üzere, on yıl tamamlanmadan tek primli yıllık gelir sigortalarından ayrılmaları halinde, ayrılma tarihinde yapılan ödemelerin içerdiği irat tutarı üzerinden GVK MD.94 e göre vergi kesintisi yapılır.
2- 75’inci maddenin ikinci fıkrasının (15/b) alt bendi ile aynı fıkranın (16/c) alt bendi kapsamında yapılan ödemeleri, sigorta süresi on yıl ve üzeri veya ömür boyu olan tek primli yıllık gelir sigortalarına yatıranların, bu sigorta için yatırdıkları kısma tekabül eden ödemelerin içeriği irat tutarları gelir vergisinden müstesnadır.
Şu kadar ki; bu istisnadan yararlananların vefat, maliyet veya tasfiye gibi zorunlu nedenler hariç olmak üzere, ödeme olarak on yıl tamamlanmadan tek primli yıllık gelir sigortalarından ayrılmaları halinde, bu fıkraya göre istisna edilen tutarlar üzerinden, ödemenin kaynağına göre GVK md. 94/15’inci bende veya (16/b) alt bendi için belirlenen oranlar dikkate alınarak tevkifata tabi tutulur.
3- Tam mükellef kurumlardan elde edilen 75’inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kar paylarının yarısı gelir vergisinden müstesnadır. İstisna edilen tutar üzerinden 94’üncü madde uyarınca tevkifat yapılır ve tevkif edilen verginin tamamı, kar payının beyanname ile beyan edilmesi durumunda yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilir. (GVK md.22)
SERGİ VE PANAYIR İSTİSNASI
Dar mükellefiyete tabi olanların:
1- Hükümetin müsaadesiyle açılan sergi ve panayırlarda yaptıkları ticari faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar (Türkiye’de başkaca iş yeri ve daimi temsilcileri bulunmamak kaydıyla);
2-Bu sergi ve panayırlarda yaptıkları serbest meslek faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlar;
Gelir Vergisinden müstesnadır.(GVK md. 30)
VERGİ MATRAHINDAN YAPILACAK İNDİRİMLER
ENGELLİK İNDİRİMİ
Çalışma gücünün asgarî % 80'ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabı birinci derece engelli, asgarî % 60'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ikinci derece engelli, asgarî % 40'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ise üçüncü derece engelli sayılır ve aşağıda engellilik dereceleri itibariyle belirlenen aylık tutarlar, hizmet erbabının ücretinden indirilir.
Engellilik indirimi;
- Birinci derece engelliler için 4400 TL
- İkinci derece engelliler için 2600 TL
- Üçüncü derece engelliler için 1100 TL
Engellilik derecelerinin tespit şekli ile uygulamaya ilişkin esas ve usuller Maliye, Sağlık ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarınca bu konuda müştereken hazırlanacak bir yönetmelik ile belirlenir.
ÇOCUK TABİRİ