Maliye Postası Dergisi
DAR MÜKELLEF KURUMLARIN TÜRKİYE ÜZERİNDEN ELDE ETTİĞİ TİCARİ KAZANÇLARIN VERGİLENDİRİLMESİ
Türkiye’de ticari faaliyette bulunan dar mükellef yabancı bir kurumun VUK’nın 156’ncı maddesine göre işyeri, “Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir.” ya da 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun Gelir Vergisi Kanunu 8’inci maddesine göre belirlenen daimi temsilci “bir hizmet veya vekalet akdi ile temsil edilene bağlı olup, onun nam ve hesabına muayyen veya gayrimuayyen bir müddetle veya müteaddit ticari muameleler ifasına yetkili bulunan kimsedir.”aracılığıyla elde ettiği gelirler, yine sadece bu gelirle sınırlı olmak üzere Türkiye’de vergilendirilir ve bu mükellefler, elde ettikleri bu kazançları için kurumlar vergisi beyannamesi verirler.
İşyeri ya da daimi temsilci aracılığıyla elde edilen bu gelirlerin, kurumlar vergisi dışında ana merkeze aktarılması sırasında Kurunlar Vergisi Kanunun 30/6. Maddesine göre ( Yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların, indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra kalan kısmından ana merkeze aktardıkları tutar üzerinden, kurum bünyesinde %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılır.)