Maliye Postası Dergisi
AVUKATLIK ORTAKLIKLARININ HUKUKİ YAPISI VE VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMLARI
Mehmet AKARSLAN
Giriş
Geleneksel olarak avukatlık, doktorluk, mimar ve mühendislik gibi mesleklerin ferden icra edilmesi gerektiği ve bir ortaklık tarafından icra edilmesinin mümkün olmadığı bunun nedeninin doktor ve hasta veya avukat, mimar, mühendis ve müşteri arasındaki ilişkinin çok üst düzeyde kişisel bir ilişkiyi gerektirdiği düşüncesiydi. Kişisel olmayan ortaklık yapısı içerisinde kişisel ilişkiyi gerektiren bu hizmetlerin verilmesi uygun görülmemekteydi. Vergi ve diğer avantajlardan daha çok yararlanmak, iş kapsamını genişletmek, bir araya gelerek güç oluşturmak, uluslararası iş yapabilme kapasitesine sahip olmak düşünceleri kişilerin mesleki ortaklıklar oluşturmalarına yol açmıştır(1).
Avukatlık ortaklığı hükümlerinin gerekçesi
Avukatlık Kanununun 2/5/2001 tarihli ve 4667 sayılı Kanunla değiştirilen Avukatların birlikte veya avukatlık ortaklığı seklinde çalışmaları başlığını taşıyan 44 üncü maddesi, avukatlık ortaklıklarını düzenlemektedir.
Kanunun gerekçesinde;
“Bugün ülkeler arasındaki ticari ilişkilerin artması, birçok alanda uluslararası işbirliği faaliyetlerinin yoğunlaşması ve çok uluslu şirketlerin ortaya çıkması, ülke nüfuslarında artış, sosyoekonomik gelişmeler ve değişimler sonunda hukuki yardım sorunu büyük boyutlara ulaşmıştır. Bu durum avukatların bir şirkette birleşmek suretiyle mesleklerini icra etmeleri ihtiyacını yaratmıştır.
…
Avukatlara 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 44 üncü maddesinde esasen tanınmış bulunan ve mesleklerini ortak avukatlık bürosu teşkil ederek ifa edebilmeleri olanağı yanında, bu Tasarıyla, avukatların bir avukatlık şirketinde birleşmek suretiyle de mesleklerini yapabilmelerine olanak sağlanmaktadır. Ortak Avukat Bürosu şeklindeki çalışma korunurken, yeni bir kurum olarak da tüzel kişiliği olan Avukatlık Ortaklığı getirilmiştir.
…
Tasarıyla getirilen ortaklık şeklinin avukatlık şirketi olarak adlandırılmasının nedeni, bunu hukukumuzda yer alan diğer şirket modellerinden ayırt edebilmek içindir…Bu şirketin, ticari amaç taşımaması ve faaliyetlerinin ticari iş sayılmaması göz önünde bulundurularak, diğer ticari şirketlerin kuruluşuna ilişkin hükümlerden ayrılınmış; tüzel kişilik kazanabilmesi için sözleşmesinin ortaklıklarının bağlı olduğu baro yönetim kurulunca onaylanması ve barolarca tutulan Avukatlık Şirketi Kütüğüne tescil edilmesi esası benimsenmiştir...”(2)
Madde hükmü
1136 sayılı Avukatlık Kanununun “Avukatların birlikte veya avukatlık ortaklığı şeklinde çalışmaları” başlıklı 44 üncü maddesinde;
“Madde 44 – Avukatlar, meslekî çalışmalarını aynı büroda birlikte veya avukatlık ortaklığı şeklinde de yürütebilirler.
A) Aynı büroda birlikte çalışma
…
B) Avukatlık ortaklığı
Avukatlık ortaklığı, aynı ilde kurulu barolardan herhangi birine kayıtlı birden çok avukatın bu Kanuna göre mesleklerini yürütmek için oluşturdukları tüzel kişiliktir. Avukatlık ortaklığının çalışması meslek çalışması olup, ticarî sayılmaz ve vergilendirme bakımından şahıs şirketlerine ilişkin hükümler uygulanır. Avukatlık ortaklığının adı, bir ya da birkaç ortağın ad ve/veya soyadlarına (Avukatlık Ortaklığı) ibaresi eklenerek belirlenir. Yabancı sermayeyi teşvik mevzuatı çerçevesinde Türkiye’de faaliyet göstermek isteyen yabancı avukatlık ortaklıkları, bu Kanuna ve avukatlık ortaklığı düzenlemesine uygun olarak kurulmak koşuluyla, yalnızca yabancı hukuklar ve milletlerarası hukuk konularında danışmanlık hizmeti verebilirler. Bu sınırlama yabancı avukatlık ortaklığında çalışan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ya da yabancı avukatları da kapsar. Bu nev’i avukatlık ortaklıkları için ortakların baroya kayıtlı olması şartı aranmaz. Bu kuralın uygulanması mütekabiliyet esasına bağlıdır.
Ana sözleşmesi tip ana sözleşmeye uygun olarak düzenlenen avukatlık ortaklığı, kurucularının kayıtlı bulunduğu baro yönetim kurulu tarafından Baro Avukatlık Ortaklığı Siciline yazılmasıyla tüzel kişilik kazanır. Yazılma istemi, ancak Kanuna ve tip ana sözleşmeye aykırılık gerekçesiyle reddedilebilir. Bu durumda 8 inci madde hükümleri kıyasen uygulanır. Ana sözleşmenin bir örneği Türkiye Barolar Birliğine gönderilir.
….”
Ortaklığın tanımı ve unsurları
Avukatlık Ortaklığı, Avukatlık Kanunu’nun 44’üncü maddesinde, aynı ilde kurulu barolardan herhangi birine kayıtlı birden çok avukatın bu Kanuna göre mesleklerini yürütmek için oluşturdukları bir tüzel kişilik olarak tanımlanmaktadır.
Avukatlık Kanununda yapılan düzenleme göz önünde bulundurularak Avukatlık ortaklığının unsurlarını şöyle sayabiliriz:
Kurucuları ve ortakları avukat olan,
Tüzel kişiliği bulunan,
Ticari sayılmayan,
Faaliyet konusu avukatlık mesleğinin icrası olan,
Kanunla düzenlenmiş,
kendine özgü bir ortaklık türüdür.
Ortaklığın Özellikleri