Maliye Postası Dergisi
ASKERLİK BORÇLANMASI VEYA DOĞUM BORÇLANMASI PRİM ÖDEMELERİNİN ÜCRETLİNİN GELİR VERGİSİ MATRAHINDAN İNDİRİMİ
Uğur KIZILGÜL
I. GİRİŞ
Bir işverene tabi olarak belli bir işyerinde çalışmaya başlayanlar hizmetleri karşılığında ücret geliri elde ederler. Gerçek usulde gelir elde eden ücretlilerin askerlik, doğum vb. sebeplerle ücretsiz izine ayrılmaları halinde kendilerine bu dönemler için herhangi bir ücret ödemesi gerçekleştirilmez ve sigorta prim kesintisi yapılmaz.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 41’inci maddesine göre; ücretliler askerlik görevi ve doğum nedeniyle ücretsiz izinde geçirdikleri süreler için daha sonraki dönemlerde prim borçlanması yapabilirler. Askerlik borçlanması veya doğum borçlanması uygulaması kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumuna başvuru yapılarak askerlik veya doğum izninde geçen sürelere ait primler topluca ödenmek ve borçlandırılan süreler sigortalılıktan saydırılmak suretiyle sigortalıların emeklilik şartlarında önemli avantajlar sağlanabilmektedir. Sosyal güvenlik bakımından sağlanan bu avantajlar; prim gün sayısının artırılması ve sigortalılığın başlangıç tarihinin geriye götürülmesi suretiyle erken emekli olma, sigorta borçlanması sonrası prim gün sayısı artışına bağlı olarak emekli aylık miktarını yükseltilmesi şeklinde sıralanabilir.
Bu çalışmada ise; uygulamanın vergi kanunları bağlamındaki avantajı olan askerlik borçlanması veya doğum borçlanması uygulamasından yararlanan ücretlilerin, bu kapsamda sonradan ödedikleri prim tutarlarını ücretlerinin safi tutarları tespitinde gelir vergisi matrahından indirim konusu yapmaları hususu ele alınacaktır.
II. ASKERLİK BORÇLANMASI VE DOĞUM BORÇLANMASI UYGULAMASI VE AVANTAJLARI
Kamu veya özel sektörde ücretli olarak çalışmakta iken er veya erbaş olarak askerlik görevini yapmak üzere askere giden kişilere bu süreçte herhangi bir ücret ödemesi yapılmadığından, bu kişilerden sosyal güvenlik prim kesintisi de yapılmamaktadır. Bu kişiler genellikle askerlik görevi sonrasında çalıştıkları işveren nezdinde veya başka bir işveren nezdinde çalışma hayatına devam etmektedirler. Askerde geçen sürelerde sosyal güvenlik prim kesintisi yapılıp ödenmeyen kişiler emeklilik süreleri uzamasın diye Sosyal Güvenlik Kurumuna başvuru yaparak bu süreye ait primlerini topluca ödemek suretiyle askerlik borçlanması diye tabir edilen uygulamadan yararlanabilmektedirler.
Doğum borçlanması, ilgili kanunlar gereği verilen ücretsiz doğum izni ya da analık izni süreleri ile sigortalı kadının doğum sürelerini borçlanmasıdır. Doğum borçlanması, sosyal güvenlik sistemimizde düzenlenmiş bulunan bir hizmet borçlanması türü olup söz konusu borçlanma, doğum yapan kadınların çalışma hayatlarındaki mağduriyetlerini azaltmak bakımından öneme sahiptir. Yine ücretli çalışan kadınların da doğum izni, analık izni gibi ücretsiz izinde geçen sürelerinde prim kesintisi ve ödemesi olmamakta, emeklilik süreleri uzamasın diye Sosyal Güvenlik Kurumuna başvuru yaparak bu sürelere ilişkin primlerini topluca ödemek suretiyle doğum borçlanması diye tabir edilen uygulamayı yapabilme hakları bulunmaktadır.
Sigortalıların borçlanabileceği süreler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 41’ inci maddesinde düzenlenmiştir.
Kanunun 41’inci maddesinin (a) bendinde; “5510 sayılı kanuna göre sigortalı sayılanların, kanunları gereği verilen ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalı kadının, üç defaya mahsus olmak üzere doğum tarihinden sonra iki yıllık süreyi geçmemek kaydıyla borçlanılacak sürelerde uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı sayılmaması ve çocuğunun yaşaması şartlarıyla talepte bulunulan süreleri,
Kanunun 41’inci maddesinin (b) bendinde ise; “5510 sayılı kanuna göre sigortalı sayılanların, er veya erbaş olarak silahaltında veya yedek subay okulunda geçen sürelerin,
…
kendilerinin veya hak sahiplerinin yazılı talepte bulunmaları ve talep tarihinde aynı Kanunun 82’nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt ve üst sınırları arasında olmak üzere, kendilerince belirlenecek günlük kazancın %32’si üzerinden hesaplanacak primlerini borcun tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde ödemeleri şartı ile borçlandırılarak, borçlandırılan sürelerinin sigortalılıklarına sayılacağı” hükümlerine yer verilmiştir.
Söz konusu hükümlerden de anlaşılacağı üzere, sigortalı olarak çalışan ücretliler sigorta primi kesilmeyen askerlik veya doğum sebebiyle izinde geçen sürelerine ait primlerini sonradan Sosyal Güvenlik Kurumuna borçlandırılmak suretiyle topluca ödemeleri halinde bu süreleri sigortalılık kapsamında saydırabilecek emeklilik şartlarında önemli avantajlar elde edebilecektir. Bu avantajlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Askerlik ve doğum borçlanması gibi sigorta borçlanmalarının sigortalının prim gün sayısını artırma işlevi vardır. Sigorta borçlanması yapılarak hizmetten saydırılan süreler, sigortalılık süresinin hesabında, primi ödenen süreler de prim ödeme gün sayısının hesabında dikkate alınabilmektedir. Sigortalı emekli olmak için yaşı tamamlamış ancak prim gün eksiği varsa, sigorta borçlanması prim gün sayısını artıracağından sigortalının daha erken emekli olabilme imkânı olacaktır.
Sigorta borçlanmasında borçlanılan dönemlerin ilk defa sigortalı olunan tarih öncesine ait olması halinde, ilk defa sigortalı olunan tarih borçlanma gün sayısı kadar öne çekileceği için sigortalının uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan yardımlara hak kazanma şartlarını etkilemekte diğer bir ifade ile daha erken emekli olabilmesini sağlamaktadır. 5510 sayılı Kanuna göre, sigortalılığın başlangıç tarihinden önceki süreler için borçlanılması halinde, sigortalılığın başlangıç tarihi, borçlandırılan gün sayısı kadar geriye gidecektir.
Sigorta borçlanması, sigorta borçlanması sonrası prim gün sayısı artışına bağlı olarak emekli aylık miktarını yükseltebilecektir.
Sigorta borçlanmasının bir diğer önemli avantajı ise borçlanılan miktarın gelir vergisi açısından indirim konusu yapılabilmesidir. Bu indirim nedeniyle sigortalı ödediği borçlanma tutarlarını ücret safi tutarı tespitinde indirerek daha az vergi ödemek suretiyle maddi menfaat elde edebilecektir.
III. ASKERLİK VE DOĞUM BORÇLANMASI AİDAT VE PRİM ÖDEMELERİNİN GAYRİ SAFİ ÜCRET TUTARINDAN İNDİRİLMESİ