Maliye Postası Dergisi
7194 SAYILI KANUN SONRASI “KANUN YOLUNDAN VAZGEÇME” UYGULAMASI
Kazım GÖKTAŞ
Mükelleflerin vergi ve cezalar karşısında kullanacakları hakları; vergi ve cezalarda indirim talep etme, uzlaşma talep etme ve dava yoluna başvurmaktır. Bunlardan vergi ve cezalarda indirim ve uzlaşma, mükellef ile vergi idaresi arasında idari aşamada gerçekleşen uygulamalar olup; dava açma ise, yargısal aşamada gerçekleşen bir uygulamadır.
7194 sayılı Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun (bundan sonraki bölümlerde 7194 sayılı kanun ifadesi kullanılacaktır) ile Vergi Usul Kanunu’nun mülga 379. maddesi 01.01.2020 tarihinden itibaren uygulanmak üzere aşağıdaki gibi yeniden düzenlenmiştir:
“Vergi/ceza ihbarnamesine karşı süresinde açılan davalarda, vergi mahkemesince verilen istinaf yolu açık kararlar ile bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolu açık kararlarda (Danıştay’ın bozma kararı üzerine verilen kararlar hariç);
1. Kaldırılan vergi tutarının %60’ı, tasdik edilen vergi tutarının tamamı ile tasdik edilen vergi tutarına ilişkin vergi ziyaı cezasının %75’i,
2. Bağlı olduğu vergi aslı dava konusu yapılmayan veya 359 uncu maddede yazılı fiillere iştirak nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının kaldırılan tutarının %25’i ve tasdik edilen tutarının %75’i,
Mükellef için geçerli olan kanun yoluna başvuru süresi içerisinde, dava konusu vergi ve/veya vergi cezalarının tümü için kanun yolundan vazgeçildiğine ilişkin dilekçenin ilgili vergi dairesine verilmesi şartıyla kanun yolundan vazgeçme dilekçesinin verildiği tarih itibarıyla başkaca bir işleme gerek kalmaksızın tahakkuk eder.
Bu şekilde tahakkuk eden tutarlar tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezalarının %80’inin, hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte bu sürede tamamen ödenmesi şartıyla, vergi ve ceza tutarından %20 oranında indirim yapılır. Şu kadar ki, tasdik edilerek tahakkuk eden vergi tutarında indirim yapılmaz. İndirim hükmünden yararlanılabilmesi için dava konusu yapılan ve bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezaları ile gecikme faizlerinin birlikte bu fıkra kapsamında ödenmesi şarttır.
Kanun yolundan vazgeçme dilekçesi vergi dairesince ilgili yargı merciine gönderilir ve bu dilekçenin vergi dairesine verildiği tarih kanun yolundan vazgeçme tarihi olarak kabul edilir. Kanun yolundan vazgeçilmesi hâlinde idarece de ihtilaf sürdürülmez. Kanun yolundan vazgeçildiği hâlde istinaf veya temyiz yoluna başvurulması durumunda ise bu başvurular incelenmez.
Kanun yolundan vazgeçilen vergi ve vergi ziyaı cezası için bu maddeye göre yapılan tahakkuktan önce ödenen gecikme faizi ve gecikme zammı da dâhil tutarlar, bu madde hükmüne göre ödenecek tutarlara mahsup edilir.
Bu madde uyarınca istinaf ve temyiz yolundan vazgeçilen davaya ilişkin kararlarda hükmedilen yargılama giderleri, avukatlık ücretleri ve fer’ileri karşılıklı olarak talep edilmez ve bu alacaklar için icra takibi yapılamaz.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Hazine ve Maliye Bakanlığınca belirlenir.”
KANUN YOLUNDAN VAZGEÇME UYGULAMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ
Kanun Yolundan Vazgeçmenin Amacı, Kapsamı ve Şartları
Düzenlemeye ilişkin kanun maddesinin gerekçesinde;
“Maddeyle, idare ile mükelleflerin vergiler ve cezalarla ilgili her aşamada anlaşabilmesi, vergi ihtilaflarının süratle çözümlenebilmesi ve yargı mercilerinin iş yüklerinin azaltılması amacıyla Vergi Usul Kanunu’nun mülga 379 uncu maddesi “Kanun Yolundan Vazgeçme” başlığıyla yeniden düzenlenmektedir.
Bu kapsamda yargılama aşamasında mükelleflerin istinaf veya temyiz yolundan vazgeçmeleri halinde verilen karara göre, dava konusu edilen verginin bir kısmı ve/veya cezanın bir kısmı ya da tamamından vazgeçilmesi ve idarece de ihtilafların sürdürülmemesi yönünde düzenleme yapılmaktadır. Bu şekilde tahakkuk eden vergi ve cezaların vadesi geçirilmeksizin gecikme faiziyle birlikte ödenmesi halinde ayrıca indirim yapılması öngörülmektedir.” denilerek yeni düzenlemenin amacı açık bir şekilde belirtilmiştir.
Düzenlemeye Türk Vergi Sistemimiz açısından baktığımızda; vergi ve cezalar karşısında dava yolunu seçen mükellefleri dava aşaması devam ederken idare ile anlaşmaya sevk eden,dava açma yoluna gittiği için vergi ve cezalarda indirim ile uzlaşma haklarını kullanamayan mükelleflere telafi edici yeni haklar tanıyan, vergi uyuşmazlıklarını çözen ve mükellefleri gönüllü uyuma yönelten bir işleve sahip olduğu görülmektedir.