Maliye Postası Dergisi
5510 SAYILI KANUNDA “ÜCRETSİZ ÇALIŞAN SİGORTALI” İLE İLGİLİ BİLİNMESİ GEREKENLER
Mahmut ÇOLAK
Genel kaide olarak, bir işveren emrinde hizmet akdine istinaden çalışanlara ücret ödenmesi esastır. Hizmet akdinin unsurlarından birisi de ücrettir. Ücret, emeğin kirası niteliğindedir. İşverenin sorumluluğudur. Saat, günlük, haftalık, aylık çalışmalar karşılığı ödenebileceği gibi işin miktarına göre ve kardan hisse şeklinde de verilebilir. Ücretin ödenme şekli akdin niteliğini değiştirmez. Nakit veya sair şekilde ödenebilir.
Hizmet akdinin unsurlarından birisi olan “ücret”; işverenin işçiye vermeyi taahhüt ettiği ücret emeğin kirası niteliğindedir. Ücret, para veya başka şekilde ödenir. Ücret, zaman birimi esasına (saat başına, günlük, haftalık, aylık gibi) veya iş birimi esasına (parça, ağırlık, alan veya hacim birimleri gibi) göre verilebilir. İşin miktarına göre verilen ücrete götürü ücret denilir. Ücret kardan pay verilmek suretiyle de ödenmiş olabilir. Ücrete mahsuben ödenecek avans da aynı niteliktedir. Bütün bu usuller ücretin ödenme şekline ilişkin olup, akdin niteliğini değiştirmemektedir. İş sözleşmesinin tanımında, işçinin ücret karşılığında iş gören kişi olduğu açıkça belirtilmiştir. Ücretin iş sözleşmesinde açıkça belirlenmemiş olması çalışmanın ücret karşılığı olmadığı sonucunu doğurmayacağı gibi ücretin uzun süre ödenmemesi de bu niteliğini ortadan kaldırmaz. Ancak, hatır için yahut ahlaki bir görev kapsamında çalışılan işler ücret karşılığı yapılan işler olarak kabul edilmez (SGK, 2013-11 Sayılı Genelge).
4857 sayılı İş Kanunu’nun “ücret ve ücretin ödenmesi” başlıklı 32’nci maddesine göre; genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “sigortalı sayılanlar” başlıklı 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre; bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar sigortalı sayılmışlardır.
Hizmet akdi oluşmadan da 4/1-a (SSK) kapsamında sigortalı olabilmek mümkündür. Örneğin; bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından belirlenen; film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları ile müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanlar ile düşünürler ve yazarlar; ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular; işçi sendikaları ve konfederasyonları ile sendika şubelerinin başkanlıkları ve yönetim kurullarına seçilenler; Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen kurslarda usta öğretici olarak çalıştırılanlar
5510 sayılı Kanunun “günlük kazanç sınırları” başlıklı 82’nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarında ücretsiz çalışan sigortalı kavramları aşağıdaki şekilde yer almıştır.
“ Günlük kazançları yukarıdaki fıkrada belirtilen alt sınırın altında olan sigortalılar ile ücretsiz çalışan sigortalıların günlük kazançları alt sınır üzerinden, günlük kazançları üst sınırdan fazla olan sigortalıların günlük kazançları da üst sınır üzerinden hesaplanır.
İkinci fıkraya göre sigortalının kazancı alt sınırın altında ise bu kazanç ile alt sınır arasındaki farka ait sigorta primleri ile ücretsiz çalışan sigortalılara ait sigorta primlerinin tümünü işveren öder.”
Bu madde hükmü dikkate alındığında, sigortalı sayılmak için ücretle çalışmak zorunlu ve şart değildir; bir kimsenin ücret almadan çalışması, onun sigortalı sayılmasına engel değildir. Mülga 506 sayılı Kanun döneminde Yargıtay 21. Hukuk Dairesi tarafından verilen 20.06.1996 tarihli 250/409 sayılı kararda “Uyuşmazlık, işyerinde ücretsiz olarak çalışan kişinin sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır. Sigortalı olmak için ücret şart değildir. 506 sayılı Kanunun 3-I/B ve 78/II. maddelerine göre, ücretin koşul olmadığı da açık ve seçiktir.” Şeklinde hüküm verilmiştir.
Sigortalı hizmet sayılması için ücret mutlak şart değildir; ücret, para veya ayni bir şey de olabilir. Somut olayda, hizmetin karşılığı ayni yardım (buğday) olarak ödendiği de dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.