Maliye Postası Dergisi
4875 SAYILI KANUN HÜKÜMLERİNE GÖRE TÜRKİYE’DE AÇILAN İRTİBAT BÜROLARI DEFTER TUTMAK ZORUNDA MIDIR?
Levent BAŞAK
Yurt dışında mukim yabancı yatırımcıların Türkiye'deki önemli bir örgütlenme modeli de irtibat bürolarıdır. İrtibat büroları aynı zamanda yabancı yatırımların Türkiye'deki ilk halkasını teşkil etmektedir. Türkiye'de açılan irtibat büroları, 4875 sayılı "Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu" hükümlerine göre açılmakta ve bu Kanun hükümlerine göre faaliyet göstermektedir.
İrtibat bürolarının Türkiye'deki faaliyetleri kapsamında ayrıca 6102 sayılı "Türk Ticaret Kanunu" (T.T.K.), 193 sayılı "Gelir Vergisi Kanunu" (G.V.K.) ve 5520 sayılı "Kurumlar Vergisi Kanunu" (K.V.K.) hükümlerinin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Ayrıca, irtibat bürolarında usul hukuku açısından 213 sayılı "Vergi Usul Kanunu" (V.U.K.) hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
İrtibat bürosu müessesesi yabancı sermayenin Türkiye'deki ilk örgütlenme modeli olduğu için yabancı sermayenin teşviki açısından özel önem arz etmektedir. Bu nedenle, Türkiye'deki yabancı sermaye özellikle doğrudan yabancı sermaye yatırımları açısından Türkiye'de irtibat bürosu müessesesinin son yıllarda işlerliği artmış ve bu da bu kurum ile ilgili olarak uygulamada çeşitli (vergi ve diğer) problemlerin ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
Uygulamada irtibat bürolarının vergilendirilmesinde önemli problemler olduğu gibi faaliyetleri çerçevesinde büroların V.U.K. hükümlerine göre defter tutmasının gerekip gerekmeyeceği de önemli bir problem teşkil etmektedir. Bu nedenle, bu makalemizde ilk önce yabancı sermaye mevzuatına göre irtibat bürosu açılışına ilişkin temel esaslar analiz edilecektir. Daha sonra ise, irtibat bürolarında V.U.K. hükümlerine göre defter tutulmasına gerek olup olmadığı analiz edilecektir.