Maliye Postası Dergisi
2020 TAKVİM YILINDA ELDE EDİLEN ZİRAİ KAZANÇLARIN BEYANI
Ramazan TOPOĞLU
1.GİRİŞ
Gerçek kişilerce elde edilen ve gelir vergisine tâbi olan gelir unsurları 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 2. maddesinde yedi bent halinde sayılmıştır. Bu gelirlerden biri de ziraî kazançlardır.
Zirai kazancın vergilendirilmesinde işletme büyüklüğü ölçülerini aşan çiftçiler zirai kazançlarını zirai işletme veya bilanço esasına göre tespit edeceklerdir. Bu ölçüleri aşmayan çiftçiler bakımından ise tevkifat nihai vergileme olacaktır.
Gerçek kişilerce elde edilen ziraî kazançların yıllık beyanname ile beyan edilmesinin gerektiği durumlarda yıllık beyannamenin izleyen yılın Mart ayında verilmesi gerekmektedir. 2020 takvim yılına ilişkin yıllık beyannamenin, 01-31 Mart 2021 tarihleri arasında verilmesi gerekmektedir. Gelir üzerinden tahakkuk eden gelir vergisi ise 2 eşit taksitte ödenebilecektir. Ödemeye ilişkin birinci taksitin son günü 31.03.2021 tarihi olup, ikinci taksitinin son günü ise 02.08.2021 tarihidir.
Bu yazımızda, 2020 takvim yılında gerçek kişilerce elde edilen ziraî kazançların vergilendirilmesine yönelik birtakım açıklamalara yer verilecektir.
2. ZİRAİ KAZANÇLARDA VERGİLENDİRME
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 2. maddesinde gelirin unsurlarında bahsedilmiş ve zirai kazançların gelir vergisine tabi olduğu belirtilmiştir.
Kanun’un 52. maddesinde de “Zirai faaliyetten doğan kazanç zirai kazançtır.” hükmü bulunmaktadır. Kanun’un 52. maddesinin ikinci fıkrasında ise zirai faaliyet; “arazide, deniz, göl ve nehirlerde, ekim, dikim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veyahut doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle nebat, orman, hayvan, balık ve bunların mahsullerinin istihsalini, avlanmasını, avcıları ve yetiştiricileri tarafından muhafazasını, taşınmasını, satılmasını veya bu mahsullerden sair bir şekilde faydalanılmasını ifade eder.” şeklindedir.
Ayrıca Gelir Vergisi Kanunu’nun 52. maddesinde çiftçi, zirai işletmeyi işleten gerçek kişi; mahsul, zirai faaliyet sonucunda üretilen maddeler; mamul, tarımsal ürünlerin işlenmesi sonucunda elde edilen maddeler; zirai işletme ise zirai faaliyetin içinde yapıldığı yerler olarak tanımlanmıştır.
GVK’nın 53. maddesinde ziraî kazançlarda vergilendirme esasları hüküm altına alınmıştır. Bu maddenin birinci fıkrasında yapılan düzenleme şu şekildedir:
“Çiftçilerin elde ettikleri zirai kazançlar, bu kanunun 94’üncü maddesine göre hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirilir. 54’üncü maddede yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşan çiftçiler ile bir biçerdövere veya bu mahiyetteki bir motorlu araca veya on yaşına kadar ikiden fazla traktöre sahip olan çiftçilerin kazançları gerçek usulde (zirai işletme hesabı veya diledikleri takdirde bilanço esasına göre) tespit olunarak vergilendirilir. Kazançları gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçiler bu kazançları için beyanname vermezler. (4962 sayılı Kanunun 6’ncı maddesiyle eklenen cümle Yürürlük; 07.08.2003, Geçerlilik; 01.01.2004) Ancak, çiftçiye ait olmakla beraber ziraî işletmeye dahil edilmeyen biçerdöver veya bu mahiyetteki bir motorlu araç veya on yaşına kadar ikiden fazla traktörün işletilmesinden elde edilen gelirler ticarî kazanç hükümlerine göre vergilendirilir.”
GVK’nın 53. maddesinin birinci fıkrasında tam veya dar mükellefiyete tâbi gerçek kişilerce elde edilen ziraî kazançlarda vergilendirme yöntemlerine yer verilmiştir. Buna göre ziraî kazançlarda Türk vergi sisteminin temel vergilendirme rejimi olan tevkif esası ve yıllık beyan esası geçerlidir.
Bir çiftçinin Türkiye’de açtığı ziraî bir işletmesinde elde ettiği kazançların gerçek usulde vergilendirilebilmesi için aşağıdaki şartlardan bir tanesinin sağlanması gerekmektedir:
-Çiftçilerin Türkiye’de açtığı ziraî işletmenin GVK’nın 54. maddesinde yazılı işletme büyüklüğü ölçülerini aşması gerekmektedir.
-Çiftçilerin bir biçerdövere veya “bu mahiyetteki” bir motorlu araca veya on yaşına kadar ikiden fazla traktöre sahip olan olması gerekmektedir.
Yukarıdaki iki şarttan bir tanesinin sağlanması durumunda çiftçilerin Türkiye’de açtıkları ziraî bir işletmeden elde ettikleri ziraî kazançlar gerçek usulde yâni ziraî işletme hesabı veya diledikleri takdirde bilanço esasına göre tespit olunarak vergilendirilecektir. Çiftçilerin gerçek usulde vergilendirilmelerinin gerektiği durumlarda bilanço esasına göre vergilendirme bu kişilerin isteğine bağlıdır.
Dolayısıyla, tam mükellefiyete tâbi gerçek kişiler tarafından Türkiye’de açılan ziraî bir işletmede icra edilen ziraî faaliyet neticesinde elde edilen ziraî kazançlar tevkif esası veya yıllık beyan esasına göre gelir vergisine tâbi tutulacaktır.
16 seri numaralı GVK Sirkülerinde yapılan açıklamalara göre tam mükellefiyete tâbi gerçek kişilerin ziraî kazançlarının gerçek usulde vergilendirilmesi durumunda kazancın tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilmesi gerekmektedir. Ayrıca ziraî faaliyetten zarar edilmesi durumda dahi yıllık beyanname verilmesi gerekmektedir.
2.1. Çiftçilerin gerçek usule geçişleri ile ilgili esaslar