Diğer Haberler
Yargıtay Kararı : " İş Arkadaşını Taciz Eden İşçi Tazminatsız İşten Çıkarılır"
Yargıtay, iş arkadaşı kadına SMS ile mesaj gönderen ve kadının tepki göstermesi üzerine özür dilediği halde işten atıldığı gerekçesiyle işverenin tazminat ödemesini öngören yerel mahkeme kararını bozdu.
Evli, erkek bir işçi, aynı iş yerinde çalışan genç bir kadının telefonuna SMS ile mesaj attı. Kadın işçi, telefon numarasını personele sadece işle ilgili görüşmeler için verdiğini, işle ilgili olmayan konularda mesaj atmamasını istedi. Kadının tepkisi üzerine “Tamam hakkını helal et, bir an bastırdığım duygularıma yenildim” diyerek özür dileyen erkek işçi, bu yazılanların aralarında kalmasını istedi.
YEREL MAHKEME TAZMİNATA HÜKMETTİ
Kadın işçinin mesajları iş yerindeki yetkililere göstermesi üzerine, işveren erkek işçiden yazılı savunma istedi. Erkek işçi savunmasında, yanlış anlaşıldığını, özür dilediğini, helallik istediğini söyledi.
İşveren, yazılı savunmanın ardından 7 yıllık işçinin iş akdini feshetti, ihbar ve kıdem tazminatı da ödemedi. İşçinin tazminat istemiyle açtığı davaya bakan yerel mahkeme, erkek işçinin yaptığı eylemi “sarkıntılık” olarak nitelendirmekle birlikte, sarkıntılık nedeniyle iş akdinin feshedilmesinin çok ağır bir yaptırım olduğunu, hatasını anlayarak özür dilediği ve pişman olduğu da dikkate alınarak ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerektiğine hükmetti.
YARGITAY’DAN DERS GİBİ KARAR
İşverenin itirazı üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi (Esas No: 2015/35411, Karar No: 2019/3553), numaralı kararında erkek işçinin “… Tamam hakkını helal et, bir an bastırdığım duygularıma yenildim…”, “… yaptığım bu günahtan dolayı tövbe edeceğim, bir an gaflete düştüm…” şeklindeki mesajlardan kadın işçiye cinsel dürtülerle yaklaştığının anlaşıldığı belirtildi. Cinsel tacizin, muhatabının kişilik haklarına ve çalışma özgürlüğüne saldırı olduğu belirtilen kararda, adeta ders niteliğindeki şu değerlendirmelere yer verildi:
“Ülkemizde iş alanlarının gelişmesi, kadınların okuma, bilgi ve becerilerinin artması, birçok meslek dalında yapılacak işe daha yatkın ve işin niteliğine göre erkeklerden daha becerikli olmaları sonucunda birçok kadın iş hayatında yer almaya başlamış, her alanda kadın işçilerin sayısı artmayı başlamıştır. Her alanda çalışma hayatına atılan, her kademede başarı ile yer alan kadın işçilerimizin çalışma yaşamındaki en büyük engel işin fiili, fiziki zorlukları değil, iş yerinde, iş hayatında karşılaştıkları, muhatap oldukları cinsel tacizlerdir. Bugün ülkemizde ve sanayileşmiş ülkelerin çoğunda iş yerinde cinsel taciz sorunu önemle üzerinde durulan ve yasal düzenlemelerle engellenmeye çalışılan bir alan haline gelmiştir.
Cinsel taciz, ayrıca Türk Ceza Kanunu (TCK) tarafından suç olarak kabul edilmiştir. Ülkemizde çalışanların cinsel tacize karşı korunması TCK’daki düzenlemeler dışında Türk Borçlar Kanunu’nda ve İş Kanunu’nda yasal düzenlemeler yapılmış, cinsel taciz işçi ve işveren açısından haklı fesih sebebi olarak düzenlenmiştir.
İş yerinde cinsel tacizin önlenmesinin yolu, taciz mağdurunun herhangi bir aşağılamaya maruz kalmadan karşı çıkabilmesini, tacizde bulunanı şikayet edebilmesini sağlayacak ortamın sağlanmasından, taciz faalinin ise gerekli yaptırımlara maruz kalacağını bilmesinden geçmektedir. İşverenler bu konuda duyarlı davranmak, tacizi engelleyici, mağdurun çekinmeden şikayetçi olabileceği ortamı sağlamak için gerekli tedbirleri almak, iddiaları ciddiyetle soruşturup, gerekli yaptırımları uygulamak zorundadır.”
Yargıtay kararında, kadın işçiyi mağdur eden erkek işçinin işveren tarafından atılmasının haklı nedene dayandığı, dolayısıyla ihbar ve kıdem tazminatı ödenemeyeceği belirtilerek, yerel mahkeme kararı bozuldu.