Danıştay Kararları,Özelge ve Genel Yazılar
Ücretler Üzerinden Tevkif Edilen Gelir Vergisinin Vergi Hatası Kapsamında Değerlendirilmesi Hakkında
T.C. Danıştay Üçüncü Daire
Esas No : 2019/6080 Karar No : 2020/3470
İSTEMİN ÖZETİ : Davacının ortağı olduğu …-… adi ortaklığının 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ait muhtasar beyannamelerinde beyan edilen ücretler üzerinden tevkif edilen gelir (stopaj) vergisinin terkini için yaptığı düzeltme şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı; muhtasar beyannamelerde ücretinden gelir vergisi kesintisi yapılan çalışanların kimlik bilgilerine ve çalışma sürelerine yer verilmediği, ücret ödemesi yapılıp yapılmadığının harici araştırmalar gerektirmeksizin mümkün olmadığı ve söz konusu vergilerin …-… ortaklığı’nın kendi beyanı üzerine tahakkuk ettiği dikkate alındığında ileri sürülen iddialar 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun vergi hatası ile ilgili maddelerinde sınırlı olarak sayılan hususlardan hiçbirinin kapsamına girmediğinden dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden Antalya 2. Vergi Mahkemesinin 10/12/2015 tarih ve E:2015/444, K:2015/1914 sayılı kararına yöneltilen temyiz istemini aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle reddeden Danıştay Üçüncü Dairesinin 08/04/2019 tarih ve E:2016/6802, K:2019/2395 sayılı kararının; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından denetmenlerce düzenlenen rapora istinaden tüm bildirimlerin iptal edildiği, söz konusu raporda firmada başka kimsenin çalışmadığının tespit olunduğu, eksik değerlendirme sonucu verilen kararda hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek düzeltilmesi istenmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince kararın düzeltilmesi istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen sebepler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi hükmüne uygun bulunduğundan, kararın düzeltilmesi isteminin kabulüne ve Danıştay Üçüncü Dairesinin 08/04/2019 tarih ve E:2016/6802, K:2019/2395 sayılı kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra temyiz istemi yeniden incelenerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 116. maddesinde vergi hatası, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak tanımlanmış ve bu hatalar, hesap hataları ve vergilendirme hataları başlığı altında 117 ve 118. maddelerde ayrı ayrı düzenlenmiş, 117. maddesinde matrah hataları, vergilendirme ile ilgili beyanname, tahakkuk fişi, ihbarname, tekalif cetveli ve kararlarda matraha ait rakamların veya indirimlerin eksik veya fazla hesaplanmış olması olarak tanımlanmış, 122. maddesinde mükelleflerin vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairelerinden yazı ile isteyebilecekleri, 123. maddesinin 2. fıkrasında da düzeltme merciinin talebi yerinde gördüğü takdirde düzeltmenin yapılmasını emredeceği, yerinde görmediği takdirde, keyfiyetin düzeltmeyi isteyene yazı ile tebliğ olunacağı, 124. maddesinde, vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikayet yoluyla Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri, 126. maddesinin 1. fıkrasında düzeltme yoluna tarh zamanaşımı süresi içinde başvurulabileceği, düzeltme zamanaşımı süresi, zamanaşımı süresinin son yılı içinde tarh ve tebliğ edilen vergilerde hatanın yapıldığı tarihten başlayarak bir yıldan aşağı olamayacağı kuralına yer verilmiştir.
Bu kurala göre düzeltme yolu, vergiye ilişkin hesaplarda; matrah ve miktar hatası bulunması yahut mükerrer vergi istenmesi şeklinde, vergilendirmede ise mükellefin şahsında, mükellefiyetle, verginin mevzuunda ve döneminde yapılmış hataların varlığı halinde izlenebilecek bir idari başvuru yoludur.
Ancak yükümlülerce vergi idaresine yapılan her başvuru nedeniyle düzeltme yolunun izlendiği düşünülemeyeceği gibi vergilendirmeye ilişkin bir olayın düzeltme ve şikayet yoluyla yargı önüne getirilebilmesi ve vergi hatasının varlığından söz edilebilmesi için, hukuksal sorun olarak çözümlenmesi gerekmeyen açık ve mutlak bir hata bulunduğunun belirlenebilmesi gerekir.
Başka bir anlatımla, idareden düzeltilmesi talep edilebilecek vergi hataları, kendisinden düzeltme isteminde bulunulan idari makamın veya uyuşmazlık halinde yargı yerinin, 213 sayılı Yasanın 3. maddesinde öngörülen yorum tekniklerine başvurmadan ilk bakışta anlayabileceği açıklıktaki vergilendirme yanlışlıklarıdır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının ortağı olduğu …-…ortaklığının 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ilişkin muhtasar beyannamelerinde beyan edilen ücretler üzerinden tevkif edilen gelir (stopaj) vergisinin terkini istemiyle yaptığı düzeltme ve şikayet başvurusunun reddi üzerine söz konusu işlemin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır.
Bu karar Maliye Postası elektronik mevzuat yayınlarına Vergi Usul Kanununun 116. maddesinin altına kaydedilmiştir. |
Kararın tamamını okumak için tıklayın. |
Bunun gibi Danıştay Kararlarını, özelgeleri , Vergi SGK, İş, Ticaret Mevzuatı ile ilgili güncel konularda uygulamaya yönelik makaleleri düzenli olarak takip etmek, |
Mevzuta hızlı ve güvenilir bir şekilde erişmek , |
Ücretsiz danışmanlık hizmetimizle zaman kazanmak, |
Hediye fırsatlarından yararlanmak için siz de abonemiz olun. |
Diğer özelgeleri ve Danıştay Kararlarını incelemek için tıklayın. |
Abonelerimizin sorduğu bazı soruları ve bunlara verdiğimiz yanıtları incelemek için tıklayın. |