Maliye Postası Dergisi
DEVRE TATİL KİRALAMA HİZMETİNDE KONAKLAMA VERGİSİ
Hasan Basri CAN
1. Giriş
Ülkemizde yeni görülen devre tatil hizmeti, hak sahiplerine bir tesiste bir hafta ya da daha uzun süreli kullanma hakkı tanıyan, paylaşımlı bir tatil sahipliği uygulaması olarak tanımlanmaktadır. Devre tatil, özellikle tatil beldelerinde bir ev sahibi olmak isteyen ancak tam sahipliği karşılayamayan veya ikinci bir ev satın almanın finansal yükü altına girmek istemeyen kişiler için finansal olanakları dahilinde tatil evi sahipliği sunmaktadır. Devre tatil hakkı konut olarak kullanılmaya uygun yapılar için mümkün kılınmıştır. Senenin belirli zamanlarında belirlenmiş sürelerde kullanım hakkı tanıyan bu devre tatiller mülkiyet payına bağlı irtifak hakkıdır.
Bununla birlikte konaklama vergisi, Türkiye’deki konaklama hizmetleri sunan işletmelerin uyguladığı bir vergi türüdür. Bu vergi, otellerden karavan alanlarına kadar geniş bir yelpazede hizmet veren tesislerde uygulanır ve konaklama bedelinin %2’si olarak hesaplanır.
Bu çalışmada, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda bir yıldan uzun süre için kurulan ve bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerin devre tatil sözleşmesi olarak tanımlanmasından hareketle, devre tatil kiralama faaliyetinden konaklama vergisinin alınması hususuna değinilecektir.
2. Devre Tatil Kiralama Hizmeti
Devre tatil sistemlerinin işleyişinde iki temel tarz bulunmaktadır. ilkinde, devre tatile konu olan tesis ve üniteleri, genellikle anonim şirket şeklinde kurulan bir işletme tarafından inşa edilmekte ve devre tatil hakkına sahip olmak isteyen kişiler de bu işletmeden hisse alarak ortaklık vasfı kazanmaktadırlar. Devre tatil sistemlerinde ikinci ve en yaygın görülen işleyiş tarzı ise süreli devre tatili olarak adlandırılan uygulamadır. Bu sistemde devre tatil hakkına konu olan tesis ve üniteleri önceden inşa edilmiş olabilmektedir. Böylece mevcut tesis ve ünitelerinde, en az 3 yıl olmak üzere 15, 25 ve hatta 99 yıllığa kadar süreli devre tatil sözleşmeleri yapmak suretiyle, sahibine dört mevsime göre dağıtılmış ve yedi günden az olmamak üzere kullanım hakkı sağlanmaktadır.
Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği, 14.012015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Anılan yönetmelik; devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, değişim ve yeniden satış sözleşmelerine uygulanacak usul ve esasları düzenlemektir.
Yönetmeliğe göre devre tatil hakkı tanımlanması için öncelikle satıcı ve hizmeti alacak kişiler tarafından devre tatil sözleşmesi imzalanmaktadır. Satıcılar ile hizmeti sağlayanlar sözleşmeyi maddeleri hazırlarlar ve alıcı kişiye sunarlar. Alıcı ve satıcı kişiler arasında sözleşme yapmadan en az bir gün evvel tüketiciye ön bilgilendirme formu vermelidir. Tüketiciler bu tatil hakkından 14 gün içerisinde cayma hakkına da sahip olur. 14 günlük süre dolmadan caymak için noter aracılığıyla başvurmak gereklidir.
Devre tatil sözleşmeleri uzun süreli de olabilir. Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye, belirlenen süre zarfında konaklamaya veya konaklama ile birlikte seyahat ya da diğer hizmetlerin beraber sunulduğu durumlara ilişkin indirim yahut diğer menfaatlerden faydalanma hakkı verilen sözleşmelerdir. Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmelerine ilişkin ödemelerin, üyelik aidatı da dâhil olmak üzere eşit olarak yıllık taksitlere bölündüğü bir ödeme planına göre yapılması zorunludur. Sözleşmede, bedelin taksitli ödeme planının dışında başka bir ödeme seçeneğiyle yapılmasına imkan veren hükümler yer alamaz.
3. Devre Tatil Kiralama Hizmetinde Konaklama Vergisi
1/1/2023 tarihinde yürürlüğe giren konaklama vergisinin düzenlendiği 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 34 üncü maddesinin;
- 1 inci fıkrasında, otel, motel, tatil köyü, pansiyon, apart otel, misafirhane, kamping, dağ evi, yayla evi gibi konaklama tesislerinde verilen geceleme hizmeti ile bu hizmetle birlikte satılmak suretiyle konaklama tesisi bünyesinde sunulan diğer tüm hizmetlerin (yeme, içme, aktivite, eğlence hizmetleri ve havuz, spor, termal ve benzeri alanların kullanımı gibi) konaklama vergisine tabi olduğu,
- 2 nci fıkrasında, verginin mükellefinin birinci fıkrada belirtilen hizmetleri sunanlar olduğu,
- 3 üncü fıkrasında, vergiyi doğuran olayın, birinci fıkrada belirtilen hizmetlerin sunulması ile meydana geldiği,
- 4 üncü fıkrasında, konaklama vergisinin matrahının, verginin konusuna giren hizmetler karşılığında, katma değer vergisi hariç, her ne suretle olursa olsun alınan veya bu hizmetler için borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamı olduğu,
- 5 inci fıkrasında, konaklama vergisi oranının % 2 olduğu,
- 8 inci fıkrasında ise, her bir vergilendirme dönemine ait konaklama vergisinin, vergilendirme dönemini takip eden ayın yirmi altıncı günü akşamına kadar KDV yönünden bağlı olunan vergi dairesine,
KDV mükellefiyeti bulunmayanlarca tesisin bulunduğu yer vergi dairesine beyan edileceği ve aynı süre içinde ödeneceği
Hükümlerine yer verilmiştir.