Haberler
YENİ VARLIK BARIŞI KANUNU
Halk arasında yeni Varlık Barışı olarak tanımlanan yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye’ye getirilmesine ilişkin düzenlemelerin de yapıldığı 6486 Sayılı SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Resmi Gazete’de yayımlandı.
Halk arasında yeni Varlık Barışı olarak tanımlanan yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye’ye getirilmesine ilişkin düzenlemelerin de yapıldığı 6486 Sayılı SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Resmi Gazete’de yayımlandı.
Kanunu ham hali ile (değişiklikler ilgili Kanunlara işlenmemiş hali ile) okumak için tıklayın.
Kanuna göre, gerçek veya tüzel kişilerce 15 Nisan 2013 tarihi itibarıyla sahip olunan ve yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile varlığı kanaat verici bir belgeyle ispat edilen taşınmazların, 31 Temmuz 2013'e kadar Türk Lirası cinsinden rayiç bedelle, bankalara veya aracı kurumlara bildirilmesi ya da vergi dairelerine beyan edilmesi halinde beyan edilen varlıklar değeri üzerinden yüzde 2 oranında vergilendirilecek. Bu vergi , vergilendirmenin yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecek.
Banka ve aracı kurumlar, bildirimi izleyen ayın 15. günü akşamına kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan edecek ve aynı sürede ödeyecek. Bu vergiler hiçbir suretle gider yazılamayacak ve başka bir vergiden mahsup edilemeyecek. Bildirilen veya beyan edilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacak. Tahakkuk eden verginin vadesinde ödenmemesi veya diğer şartların yerine getirilememesi nedeniyle mahsup imkanından yararlanılamaması, vergi aslının gecikme zammı ile birlikte takip ve tahsiline engel teşkil etmeyecek. Tahsil edilmiş olan vergiler ret ve iade edilmeyecek.
Bu kapsamda bildirimi yapılarak vergisi ödenen kıymetler Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler tarafından beyan tarihini takip eden ay sonuna kadar kanuni defterlere kaydedilecek. Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, bu madde hükümleri uyarınca kanuni defterlerine kaydettikleri kıymetler için pasifte özel fon hesabı açacaklar. Bu fon hesabı, sermayenin cüz'ü addolunacak, sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamayacak, işletmenin tasfiye edilmesi halinde ise vergilendirilmeyecek. Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca gösterecek. Bu varlıklar dönem kazancının tespitinde dikkate alınmayacak.
5510 sayılı SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU’nunda yapılan değişikliğe göre ise Türkiye'den yurt dışına götürülen sigortalılar için ödenecek primin işveren hissesinin 5 puanlık kısmına isabet eden tutar Hazine tarafından karşılanacak. Bu hükümden yararlanabilmek için, işverenler tarafından verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde SGK'ya verilmesi, sigorta primi tutarlarının Hazine tarafından karşılanmayan kısmının yasal süresi içinde işverenlerce ödenmiş olması ve işverenlerin SGK'ya prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmaması gerekecek.
Kanunla 5510 sayılı Kanunda ve diğer bazı Kanunlarda da değişiklikler yapıldı.