Haberler
TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7263 sayılı Kanun Resmi Gazete'de yayımlandı. Teknoloji geliştirme bölgelerinde faaliyet gösteren mükelleflerin, münhasıran bu bölgedeki yazılım, tasarım ve AR-GE faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları 31 Aralık 2028 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden müstesna olacak.
Değişiklikler yerlerine işlenmiş en güncel hali ile Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununu incelemek için tıklayın.
Değişiklikler yerlerine işlenmiş en güncel hali ile Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunu incelemek için tıklayın.
Bölgede faaliyet gösteren girişimcilerin projelerinin tamamlanma tarihinden itibaren yönetmelikle belirlenen şartlar dahilinde yeni bir proje sunmamaları ve ilgili mevzuat çerçevesinde yönetici şirkete iletmekle yükümlü oldukları bilgi ve belgeleri süresinde iletmemeleri halinde, sözleşme fesholunmuş sayılacak ve bu işletmeler bölgeden tahliye edilecekler.
31 Aralık 2028 tarihine kadar kadar, bölgede çalışan AR-GE, tasarım ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri üzerinden asgari geçim indirimi uygulandıktan sonra hesaplanan gelir vergisi; verilecek muhtasar beyanname üzerinden tahakkuk eden vergiden indirilmek suretiyle terkin edilecek. Bu kapsamdaki ücretlere ilişkin düzenlenen kağıtlardan damga vergisi alınmayacak.
Bölgede yer alan işletmelerde gelir vergisi stopajı teşvikine konu edilen toplam çalışma sürelerinin yüzde 20'sini aşmamak kaydıyla kanunda belirtilen durumlar haricinde ilgili personelin bölge dışında geçirdikleri süreler de gelir vergisi stopajı teşviki kapsamında değerlendirilecek.
Teknoloji geliştirme bölgelerinde faaliyette bulunanlara Kanun kapsamındaki projelerin finansmanında kullanılmak üzere sağlanan sermaye desteklerinin beyanname üzerinde indirim yapılmasına ilişkin süre de 31 Aralık 2023'ten 31 Aralık 2028'e kadar uzatıldı.
Bu kapsamdaki projelerin finansmanında kullanılmak üzere gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından sağlanan sermaye desteklerinin aktarımından itibaren en az dört yıl boyunca ilgili şirketlerde kalmaması, payların satılması ya da yatırılan sermayenin kısmen ya da tamamen geri alınması halinde indirim dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmemiş vergiler gecikme faizi ile birlikte tahsil edilecek.
1/1/2022 tarihinden itibaren yıllık beyanname üzerinden istisna edilen kazançları 1.000.000 Türk lirası ve üzerinde olan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından, bu tutarın yüzde ikisi pasifte geçici bir hesaba aktarılacak. Aktarılması gereken tutar yükümlülüğü, yıllık bazda 20.000.000 Türk lirası ile sınırlıdır. Bu tutarın, geçici hesabın oluştuğu yılın sonuna kadar Türkiye’de yerleşik girişimcilere yatırım yapmak üzere kurulmuş girişim sermayesi yatırım fonu paylarının satın alınması veya girişim sermayesi yatırım ortaklıkları ya da kuluçka merkezlerinde (Özellikle genç ve yeni işletmeleri geliştirmek amacıyla; girişimcilere bölge içinde veya dışında ofis hizmetleri, ekipman desteği, yönetim desteği, mali kaynaklara erişim, kritik iş ve teknik destek hizmetlerinin bir çatı altında tek elden sağlandığı yapılar) faaliyette bulunan diğer girişimcilere sermaye olarak konulması gerekecek. Söz konusu tutarın ilgili yılın sonuna kadar aktarılmaması durumunda, Kanun kapsamında yıllık beyanname üzerinden istisna edilen kazançlar tutarının yüzde yirmisi, ilgili yılda yararlanılan gelir ve kurumlar vergisi istisnasına konu edilemeyecek.
Teknoloji Geliştirme Bölgesi yönetici şirketi ile bölgede yer alan AR-GE ve tasarım faaliyetinde bulunan firmalar için iş yeri açma ve çalışma ruhsatı ilgili mevzuat çerçevesinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı il müdürlükleri tarafından düzenlenecek ve bu kapsamda denetlenecek.
Kanunla 5746 sayılı Araştırma, Geliştirme ve Tasarım Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunda da Teknoloji Geliştirme Bölgesinde verilecek desteklere ilişkin değişikliklere paralel değişiklikler yapıldı.
Türk Ticaret Kanununda yapılan değişikliğe göre ise kamu kurum ve kuruluşları tarafından, ticaret siciline tescil olunan temsile yetkili kişiler ile bunların temsil şekilleri hakkında ticaret sicili kayıtları esas alınacak.Şirketten bu kayıtlara ilişkin ticaret sicili müdürlüklerince düzenlenen belgeler ile Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan ilan dışında hiçbir belge istenemeyecek.
Kanunla 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunda da değişiklik yapıldı. Buna göre bankalarca; süresi içinde ilgili vergi dairesi başkanlıklarına/defterdarlıklara veya vergi dairesi müdürlüklerine ihbar edilmeyen açık ihracat hesaplarının altmış gün içinde ihbar edilmesi durumunda, bu bildirimler sebebiyle bankalar hakkında işlem tesis edilmeyecek.
Kanunun yürülüğe girdiği tarihte Cumhuriyet savcılıklarına intikal eden ancak haklarında idari para cezasına karar verilmemiş işlemler için Cumhuriyet savcılıklarınca idari yaptırım kararı verilmeyecek, karar verilmekle birlikte henüz kesinleşmemiş ya da kesinleşmiş olup henüz ödenmemiş olan idari para cezası kararları bütün neticeleri ile ortadan kalkacak. Ancak ödenmiş olanlar red ve iade edilmeyecek.