Danıştay Kararları,Özelge ve Genel Yazılar
Tasfiyeye Giren Şirketin Vergisel Yükümlülükleri
T.C.
DANIŞTAY
ÜÇÜNCÜ DAİRE
E: 2018/397 K: 2020/1484
Dava Konusu İstem: Davacı tarafından, 2010 yılına ilişkin kurumlar beyannamesi, 2010 yılının Mart ila Aralık, 2011 yılının Ocak ile Ağustos dönemleri katma değer vergisi beyannameleri, 2010 yılının Ocak-Mart, Ekim-Aralık, 2011 yılının Ocak-Mart, Nisan-Haziran dönemleri geçici vergi beyannameleri, 2010 yılının Mart ila Aralık, 2011 yılının Şubat ila Ağustos dönemlerine ilişkin Ba-Bs bildirim formlarının verilmemesi nedeniyle takdir komisyonu kararı uyarınca 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin birinci fıkrası uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezaları ile beyanname verme yükümlülüğünün kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Beyanname verme yükümlülüğünün kaldırılması isteminin idari davaya konu edilebilecek bir işlem olmadığı, bu istem üzerine davalı idarece tesis edilmiş herhangi bir işlem bulunmadığı, davacı şirketin 24/11/2009 tarihinde Mahkeme kararıyla tasfiyesine karar verilmesi ve sonrasında tasfiye memuru atanmış olmasından, şirketin tasfiye tarihinden itibaren gayrifaal olduğunun anlaşıldığı, tasfiyeye giren şirketin amacının yalnızca şirketin tasfiyesi yani, borçların ödenmesi ve alacakların toplanması suretiyle şirketin faaliyetini sonlandırmak olduğu, kâr elde etme amacı bulunmadığı, bu durumda şirketin yetkili organlarının görev ve yükümlülüklerinin de tasfiye işleriyle sınırlı olduğu, tasfiye halindeki şirketin, normal faaliyetine devam eden şirketler gibi aylık veya yıllık vergi beyannameleri ile Ba-Bs bildirimleri vermesinin beklenemeyeceği, tasfiye halindeki şirketin vergisel ödevlerinin de yalnızca tasfiyeye ilişkin olan ödevlerle (tasfiye giriş ve sonlandırma beyanlarıyla) sınırlı olduğu gerekçesiyle beyanname verme yükümlülüğünün kaldırılması istemi yönünden dava incelenmeksizin reddedilmiş, özel usulsüzlük cezaları ise kaldırılmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İnceleme ve Gerekçe :
Maddi Olay :
Davacı şirket adına, tasfiye dönemlerine ilişkin olarak muhtelif beyanname ve Ba-Bs bildirim formlarının verilmediğinden bahisle sevk edildiği takdir komisyonu kararları uyarınca 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin 1. fıkrası uyarınca özel usulsüzlük cezaları kesilmiştir.
Davacı tarafından, adına kesilen özel usulsüzlük cezaları ile beyanname verme yükümlülüğünün kaldırılması istemiyle dava açılmıştır.
İlgili Mevzuat:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 160. maddesinde, işi bırakma bildiriminde bulunmayan bir mükellefin işi bıraktığının tespit edilmesi hâlinde, (matrahlı veya matrahsız beyannâme verenler dâhil) işi bırakmış kabul edileceği ve mükellefiyet kaydının vergi dairesince terkin edileceği, 162. maddesinde ise tasfiye ve iflas hallerinde mükellefiyetin, vergi ile ilgili muamelelerin tamamen sona ermesine kadar devam edeceği hükme bağlanmıştır.
Hukuki Değerlendirme:
Bu karar Maliye Postası elektronik mevzuat yayınlarına Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 17.maddesinin altına kaydedilmiş ve Danıştay Kararları basılı mevzuat seti abonelerimize de basılı olarak gönderilmiştir.
Kararın tamamını okumak için tıklayın.
Bunun gibi Danıştay Kararlarını, özelgeleri ,Vergi SGK, İş, Ticaret Mevzuatı ile ilgili güncel konularda uygulamaya yönelik makaleleri düzenli olarak takip etmek, ücretsiz danışmanlık hizmetimizden yararlanmak için siz de abonemiz olun.
Diğer özelgeleri ve Danıştay Kararlarını incelemek için tıklayın.